Yayınlama tarihi: 26 Ağustos 2017
Kelime sayısı: 1376
Multimedia şarkısı: Yellow-Coldplay
Umarım beğenirsiniz...
Wanda o gün uyanması gereken saatten iki saat önce uyandı. Geniş odasından kalkıp duşakabine girdi ve sıcak bir duş aldı. Odasında girdiğinde her şey hazırladığı gibiydi.
Odasında fazla eşyaya gerek duymuyordu. Bir tane gardırop, iki kişilik bir yatak, dün gelmiş beyaz renkteki çalışma masası ile önündeki siyah sandalye, çekmece ve üstünde duvara monte edilmiş ufak bir televizyon, yatağının yanına Tony tarafından zorla konulmuş bir komodin ve kendi banyo kapısının yanında iki tane raf vardı. Rafın üstünde Pietro, Wanda ve annelerinin olduğu iki tane, biraz zarar görmüş, fotoğraf vardı.
Wanda banyosundan çıktı ve odasına girip yatağının üstündeki kıyafetlerini giydi. Siyah bir pantolon,
-üzerinde ne yazdığı önemli olmayan- siyah yazılı mavi bir tişört ve tişörtün üzerine deri ceket giydi. Genelde taktığı siyah yüzüklerini teker teker parmaklarına geçirdi ve ince bir kolyeyi taktı. Bir önceki akşamdan içine birkaç tane kalem ve bir tane defter koyduğu mavi çantayı aldı ve odasından çıktı.
Odası, geniş bir koridordaki son odaydı. Koridordan geçildiğinde sağ tarafta tesisin büyük ve aydınlık bir katına uzanan merdivenler vardı ama merdiven yerine hemen yanındaki asansör genelde daha çok işe yarıyordu.
Wanda merdivenleri kullandı. Normalde her gün uğradığı kitaplıkları geçti ve birkaç yerden geçip iki gün önce Peter ve Vision ile çay içtiği mutfağa girdi. Tezgahın yakınındaki, büyük camların önündeki masaya çantasını ve telefonunu koydu. Tesiste çok vakit geçirdiği için Tony'den bir tane istemişti.
Camın dışından, tesisin biraz uzağındaki, ağaçlar çok rahat gözüküyordu. Bugün tesisin önünü gösteren cam yerine burada durmak istedi. Düşünceli olduğu zaman buraya gelirdi. Bugün ki sorun okuldu. Uzun zamandır bu kadar heyecanlı olduğu bir zaman hatırlamıyordu.
Buzdolabına yöneldi ve iki tane yumurta ve portakal suyunu çıkardı. Önce yumurtaları kırdı ve baharat ekleyip içine biraz peynir koydu. Tavayı çıkardı ve yüzeyini yağladı. Kısa süre sonra yumurtayı tavaya döktü ve olması için beklerken bir bardağa portakal suyunu koydu. Omletini spatula yardımıyla çevirdi ve diğer tarafının olması için tavayı biraz salladı. Omleti olunca ocağı söndürdü ve tavadaki omleti tabağına koydu. Masaya oturup kahvaltısını etmeye başladı.
"Wanda? Günaydın. Saat biraz erken değil mi?"
"Günaydın Vis. Bugün okulun ilk günü. Gitmem gerekiyor. Hem Peter okula tek başıma gitmemem için buraya gelecek. Hazır olmalıyım."
"Biraz gergin duruyorsun. Gergin olunca ki hareketlerin seni olumsuz etkileyebilir. Sakinleşmen gerekiyor."
Wanda omletini kısa sürede bitirdi ve tabağını alıp yıkamak için mutfak kısmına doğru ilerledi.
"Ben iyiyim Vision, merak etme. Hem gayet sakinim."
Vision Wanda'nın yolunu kesti ve tabağı alıp tezgaha bıraktı.
"Sakin değilsin Wanda. Bunu sen de biliyorsun. Bay Stark ile tekrar konuşacağım ve eğitimine tesiste devam edersin. Bu sadece geçici bir süreç."
"Bence artık konuşmana gerek yok. Belki de okulu severim."
Wanda yavaşça başını eğdi ve saçını kulağının arkasına sıkıştırdı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Differences (SpiderWitch Fan Fiction)
Fanficİlk Türk SpiderWitch kurgusudur. Wanda, o anda sadece hayatta kalmaya çalışmıyordu. Aynı zamanda arkadaşlarını, ona değer veren insanları, kurtarmaya çalışıyordu. Peter ise o anda sadece Tony Stark'ın gözüne girmeye çalışıyordu. Wanda, bazen o...