0.9

241 29 2
                                    

Yayınlama tarihi: 26 Mayıs 2020

Kelime Sayısı: 1724

Multimedia şarkısı: Catch Fire-5 Seconds of Summer

İyi okumalar...

"Peter."

Peter tetikte uyuduğunu, duyduğu fısıltıdan sonra yatağında sıçradığında kavramıştı. Yatağına ellerini koymuş dizlerini kırmış genç kız Peter'ın sıçramasıyla ayağa kalkmıştı. Elleriyle kendine hızlıca bir koruma kalkanı oluşturdu. Oluşan kalkanın rengi odayı biraz da olsa aydınlatıyordu. Böylece Peter Wanda'nın yüzünü seçebildi. Sırtını yatağının başına yasladı ve ayılabilmek için avuçlarıyla gözlerini ovdu.

"Wanda, bu saatte ne yapıyorsun?"

"Üzgünüm ama seninle önemli bir konu hakkında konuşmam lazım. May ve Ned'in dinlemesini istemediğim için bu saatte seni uyandırdım."

Ned evine gideli birkaç saat oluyordu ama Wanda belli ki May'in yatmasını da beklemişti. Peter ayaklarını kendine doğru çekti ve yatağının ayak ucuna, Wanda'ya oturması için işaret etmek üzere vurdu.

Wanda güç kalkanını indirip yatak ucuna oturunca odanın siyahlığı Peter'ın görüşünü tekrar bozdu. Baş ucundaki lambanın anahtarını açtıktan sonra kollarıyla dizlerini sardı. Çenesini de kollarına yasladıktan sonra açmakta zorlandığı gözlerini Wanda'nın yüzüne dikti.

"Ne oldu?"

"Dün okuldan eve dönerken telefonuma bir numara geldi. Odama gidince numarayı aradım. Mesaj atan kişi Steve'miş. Onunla önümüzdeki salı görüşmemi istedi. Ailemle ilgili bir durum olduğunu söyledi. Onun anlattıklarını sindiremeden Tony beni çağırdı. Ne yapacağımı bilmiyorum Peter. Onun yanına gitmeli miyim?"

Wanda konuşurken Peter'ın yüzüne bakamamıştı ama konuşmayı bitirince gözlerini ona çevirdi. Genç kızın gözleri dolmuştu. Kısa zamanda üzerine büyük bir yük binmişti. Kardeşinin kaybına, abisi gibi gördüğü kişinin tutuklu durumuna düştüğü için kaçışına, yeni okuluna, yeni arkadaşlarına anca alışabilmişti. Şimdi de güçleri ortaya çıkarılırken kaybettiği hafızası geri dönüyordu ve bu süreçte aklı ona hiç yardımcı olamıyordu. Gözlerini her kapadığında aklına ailesi geliyordu. Uyuması mümkün değildi.

Peter üzerindeki yorganı atıp Wanda'nın yanına oturdu. Kızı sakinleştirmek istiyordu. Değer verdiği birinin ağlamasına dayanamıyordu. Tedirgince elini kızın omzuna attı ve omzunu sıvazladı. Wanda birkaç saat önce de yaptığı gibi başını Peter'ın omzuna yasladı. Sanki bunu bekliyormuşçasına göz yaşları hızlıca akmaya başladı. Hızlıca kollarını Peter'ın boynuna doladı ve ona sıkıca sarıldı. Peter onu sakinleştirmek için ne yapacağını bilmiyordu. Elleri kızın belindeydi ve yanlış bir şey yapmaktan korkuyordu.

"Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Her şey bana bir anıyı hatırlatıyor ve hepsi canımı yakıyor. Çok korkuyorum."

"Wanda..."

"O adamı aklımdan atamıyorum. Onu bilerek öldürmüş. Aklımda çok fazla soru var ama hiçbirinin cevabını bulamıyorum."

"Belki bu yüzden onun yanına gitmelisin."

Wanda kollarını Peter'ın boynundan çekti. Eliyle gözyaşlarını silip ona baktı.

"Kimin?"

"Steve. Sana ailenle ilgili ne anlatacağını bilmiyoruz."

Wanda bu fikri kafasında tarttı. Kaybedecek bir şeyi yoktu. Hem böylece Steve'i görmüş olacaktı. Onu tahmin edebileceğinden çok özlemişti. Clint'in emekliliğe ayrılışından dolayı Steve ile daha fazla vakit geçirmişti. İkisinin de geçmişi onları kovalıyordu ve bu durum ikisini yakınlaştırmıştı.

Differences (SpiderWitch Fan Fiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin