Karakola vardığında yüzünde sıcaktan ter damlacıkları oluşmuştu. Çantasındaki bir peçete yardımıyla yüzünü sildi. Karakolun uzun soğuk filmlerdeki aydınlatılmış akıl hastanesi koridoruna benzeyen koridorunda yürümeye başladı ,buranın filmlerdekinden farkı avukat,polis ve şüphelilerden oluşan kalabalık bir insan seliyle dolu olmasıydı.
Orada uzun boylu kıyafetlerinden komiser olduğu anlaşılan bir polis gördü. Yavaşça yaklaşarak kendisinin İbrahim Şentürke baro tarafından atanan avukat olduğunu söyledi.komiser ona dönerek mavi gözlerinde meraklı bir ifadeyle baktı.
-bir kimlik görebilir miyim acaba
Çantasından aceleyle baro kimlik kartını çıkartarak uzattı. Israrcı bir ifadeyle polise baktı.polis parmağıyla koridoru göstererek soldan ilk kapı, orada bulabilirsiniz dedi.
Hızlı bir şekilde yürüyerek gösterilen odaya girdi. Sadece bir masa ve iki sandalye bulunan boş denebilecek camlı odada Kısa boylu hafif kır sakallı tombul bir polisin yanındaki masada oturan uzun boylu esmer tenli hüzünlü yeşil gözleriyle önüne bakan hafif kaslı yakışıklı denebilecek 20-22 yaşlarında bir genç oturmaktaydı.
-ibrahim şentürk dedi sesli bir şekilde
Karşısındaki genç evet benim diye yanıtladı kısık bir ses tonuyla
- ben size baro tarafından atanan avukatım , memur bey siz çıkabilirsiniz dedi polise
dönerek
polis hızlı adımlarla duvarı andıran beyaz kapıya yöneldi
Lale şüpheliyle en az bir saat konuştu. Ardından kapıda bekleyen polise ifadesinin alınmasına hazır olduğunu haber verdi.yüzünde ciddi bir ifadeyle karakoldan çıktığında akşam olmak üzereydi.Hava biraz serinlemişti. Elinde cinayete dair ayrıntıların yer aldığı dosya ve ifade tutanağı vardı.bir an önce ofisine varıp üzerinde çalışması gerekiyordu. Yoldan bir taksiye binerek ofisine vardığında kardeşini beklemekten bezmiş bir şekilde buldu.
- neden bu kadar geciktin diye sitem etti kardeşi.
Aslında kısa olur diye düşünmüştüm diye söze girdi ama çok ilginç bir dava bu derken kendini deri sandalyesine bıraktı yorgun bir ifadeyle.
Kardeşi merakla sordu:
- çıkarken ifade tutanağını aldın mı
evet aldım dedi sert bir ifadeyle, mesleğinin ilk başlarında unuttuğu zamanlar olmuştu.
-ben yokken birileri geldi mi
Hayır dercesine başını salladı.
-peki ilginç olan nedir,içeri girerken çok ilginç bir dava bu dedin
-ilginç olan şüphelinin katil olduğunu düşünmemem söylediğine göremaktül deniz yıldızla aynı sınıfta okuyormuş. İkisi okulun başından beriarkadaşlarmış. Şüpheli şuan coğrafya öğretmenliği 3. sınıfta maktül deöyle.anlattığına göre maktülle okuldan birlikte çıkacaklarmış. Şüpheli son andatuvalete gitmiş. Maktül erken çıkmış. Okulun karşısındaki parkta şüpheliyibekleyecekmiş.Şüpheli İbrahim şentürk tuvalete gittiğinde tuvalet camındadenizin yolda yürürken çekilmiş bir fotoğrafını bulmuş. Fotoğrafı çevirdiğindearkasında bazı sayılar yazılıymış.Dosyadan bir kağıt çıkardı ve okumaya başladı''40,7292452,31,6014131''. birinin kötü bir şaka yaptığını düşünmüş.tuvalettençıkıp maktülün arkasından gittiğinde maktülü yolda can çekişirken bulmuş.karnındanbıçaklanmış.şüpheli maktülü kurtarmak için Bıçağı üzerinden çıkarmaya çalışmış.Bu sırada öğretmenlerinden Mehmet tunç yanlarında bitmiş. Hemen polisi aramış.Polisler geldiğinde cinayeti İbrahim şentürkün işlediğini söylemiş. Açıkçasıolaylar karışık.adli tıp raporlarını inceleyeceğim.olay yeri fotoğraflarına dabakmam lazım bakalım şüphelinin anlattıklarının ne kadarı doğru acaba
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİZEMLİ SAYILAR
Historia Corta40,7292452,31,6014131 Sayıların anlamını çözebilecek misiniz?
