Reika'nın Evinde

2.2K 86 31
                                    


       Reika

       Erika'yla havaalanına giderken ikimiz de çok mutlu ve heyecanlıydık. Çünkü arkadaşlarımızla yeniden bir araya gelecektik. Tıpkı eski günlerdeki gibi.

       Ama işler istediğimiz gibi gitmemişti. Ouzou Erika'dan uzak duruyor, onunla hiç konuşmuyordu. Erika'ya karşı mesafeliydi. Tavırları soğuktu ve son olarak bir de onu tersleyince ortam iyice gerilmişti. Ouzou'nun umursamaz ve kırıcı tavırları Erika'yı incitmişti. Moralinin bozuk olduğu açıkça belli oluyordu. Onu böyle görmek beni de üzüyordu.

       "İyi misin Erika?" diye sordum. Bir süre cevap vermedi.

        Sonra birden, "İyi olmaya çalışıyorum." dedi üzgün bir ses tonuyla. O kadar üzgündü ki zar zor konuşuyordu benimle.

        Böyle bir durumda ailesinin yanına gitmesinin uygun olmayacağını düşündüm. Bu yüzden, "Erika, bu akşam bizde kalsan iyi olur bence. Ailenin yanına böyle moralin bozuk ve üzgün gitmen uygun olmaz." diyerek bize gelmesini teklif ettim.

        Erika, "Haklısın," dedi. "Annemi arayıp ondan izin isteyeceğim. Birazdan yanına gelirim." Biraz sonra Erika yanıma geldi. "Annem izin verdi. İstersen şimdi size gidelim." dedi.

        "Annenin izin vermesine sevindim." dedim.

        Eve giderken sohbet etmeyi umuyordum. Ama bir süre hiç konuşmadık. Erika suskundu. Canı sıkkın bir haldeydi ve konuşacak gibi de görünmüyordu.

        Sessizliği bozmak için, "Erika, o kadar zamandır aynı şehirdeyiz fakat bir kere bile görüşemedik. Tuhaf, değil mi?" dedim ona bakarak.

      "Evet, çok tuhaf," dedi gözlerini devirerek. Sanırım çok aptalca bir şey söylemiştim konuşmayı başlatmak için. Biraz konuşursa bu onu rahatlatır diye düşünüyordum.

     "Beni teselli etmeye çalıştığını biliyorum. Endişelenmene gerek yok, Reika. İyiyim ben."

       Bana bir şey sormak istiyor gibiydi. Bir süre bekledi ve konuşmaya başladı. "Peki Ouzou, seninle ne hakkında konuştu? Bayağı uzun bir süre konuştunuz da."

     "Evet, böyle sorman çok normal tabii." dedim Erika'ya. "Açıkçası ikinizin arasında kalmış gibi hissettim ben de. Ouzou benimle konuşurken aklı başka yerde gibiydi sanki. Biraz da huzursuzdu," dedim. "Bu aralar neler yaptığımızla ilgili sohbet ettik."

      Söylediklerime Erika çok da şaşırmamıştı. "Neyse," dedi. "İstersen bunları evde konuşalım."

      Haklıydı. Konuşmak için uygun bir ortam değildi. Hem eve gelene kadar kendini biraz toparlar diye düşündüm.

     Bir süre arabanın camından dışarıya baktık. Eve yaklaştığımızı fark ettim bir an. Demek ki ben de dalmışım. Şoför arabayı durdurdu sonunda. Eve gelmiştik.

     Arabadan inerken Erika, "Dinlenmek için önce senin odana gidelim. Hem biraz da konuşuruz." dedi.

    "Olur tabii." dedim. Evin kapısına doğru yürüdük. Yürürken Erika'ya baktım. Sessizdi, üzgün görünüyordu.

     Zile bastım. Kapıyı Matsushima açtı ve içeri girdik. Matsushima içeri girdiğimizde, "Hoş geldiniz. Acıkmış olmalısınız. Yiyecek bir şeyler ister misiniz?" dedi.

   "Olur, getirebilirsin. Biz de odama geçeceğiz." dedim. Yukarı çıktık ve odama geçtik.

    Matsushima biraz sonra gelip kurabiye ve meyve suyu bıraktı. Kapıyı kapattım.

VİCTORY KİCKOFF: DÜĞÜNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin