2

62 6 0
                                    

yeni kesif kelimesi duyunca sevilay ile birbirimize donup sırıtısımız onları guldurmustu. sevilay

"aman ne komik, gulmesene lotus.. bak hala guluyo hayvan" dıyerek sırtına okkalı bir yumruk atmıstı aslında tokat ta olabilir hala emin degilim.

hazırlanıp cıktık yola bizim hödüklerin arabası olmadıgı icin minibuse bindirmislerdi neymıs efendım tamırdeymıs ya hayvan normalde zaten ısımıze yaramıyo araban isimize yaradıgı gun tamire gondermis..

ben boyle kendi icimde bogusurken sevilay ile lotus kavga etmekle, tugberk ise eli belimde diger eli telefonunda ugrasıyodu bende herzamankı masumiugumu takınıp dısarıyı seyrediyodum..

***

biricik hödüklerimizle son durağa geldik, lotus kalkıp minibüs şöförünün kulağına bişeyler fısıldadı ve oda hemen kalkıp gitti. sonrada gayet normal bişeymiş gibi oturup minibüsü sürmeye başladı.. sevilayda ufacık minibüste hoplayıp zıplayarak lotusun yanındaki koltuğa oturdu.

enes başını kucağıma koymak için eğilirken hafifçe bi tane vurdum. şok olmuş bi şekilde hızlıca kalkıp "noluyo yaa !" dedi ve elini kafasına götürdü. kulağına yaklaşıp fısıldayarak "burda neler oluyor enesçim" dedim ve gözlerimi kısıp tek kaşımı kaldırdım. oda benimle aynı surat ifadesini yapmaya çalışarak "süpriz cınım süpriz" dedi. hemen doğrulup "tek kaşını kaldıramadın ezik" dedim ve kollarımı birbirine doladm

"tek kaşımı kaldıramadığımı biliyosun" dedi kalkıp öne doğru gitti

yahu ne tür bişeysiniz hiç anlayamicam neler olduğu hakkında meraktan çatlayan bi ben miyim hu huuu..

sevilay desen halinden memnun gibi lotus desen o zaten ayrı bi telde çalıyo enes te.. evet onda sessiz kalma hakkımı kullanmak istiyorum..

yol bittiğinde birsürü dikenli kısa çalılık ve koruma gibi sıralanmış ağaçların olduğu bi yerde durduk

sevilay "gerçekten burdamı inicez" deyince lotus meşur dalga geçer edası ile "evet sevgilim burda inicez" dedi ve piç gülüşü yaptı garibim sevilayımda hırrlar gibi bakış atıp indi..

enes ve lotus bagajdan bişeyler çıkarmaya çalışıyodu ben arabadan inmek istemiyordum sevilay bana bağırıp bişeyler diyordu.. emin değilim küfür de ediyor olabilirdi..

büyük bi nefes alıp arabadan indim. enes "aman efendim sonunda inebildiniz" dedi "tüm ormana yaydığın için teşekkür ederim seni salak" dedim. sevilayın yanına doğru yürüdüm enes birsürü poşet ve çanta yüklenmiş önden önden gidiyodu..

"ayy kıyamam bitaneme almıs bütün çantaları gidiyo" dedim ve yanına gelip bitane poşeti aldım. biraz daha öyle yürüdük ve arkamızdan çığlık sesi geldi "sanırım lotus sevilayı yine sınırlendirdi" dedim enes kahkaha atıp ikimzide aynı anda arkamızı döndük bide ne görelim bizimki yerde bileğini tutuyo

ahh dostuum !!

poşetleri yere bırakıp yanına gittim

"hatuun iyimisin?? çok canın acıdımı. yerdede dikenler var ayağa kalkmaya çalış derken bağırdı ve

"aaaaaaggghaaah"

çığlığı yarıda kesilip lotusun kucağında kendini bulunca kısa bi kuyruğuna basılmış kedi ciyaklaması yaptı ve "kıçım" dedi

iyice açılmıştır ciğerlerinde maşallah..

gözlerimi devirip yürümeye başladım..

yaklaşık bi 15 dk lık yürüyüş yaptıktan sonra kumsala gelmişdik

Elektronik ÖküzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin