Asel ateşler içinde yatıyordu. Gürkan hemen telaşla yorganı çekti. Aseli kucağına aldığı gibi banyoya götürdü.
"Asel aç gözlerini " Hemen tepelerindeki suyu açtı. Soğuk su üstlerine gelmesiyle Asel irkilerek uyandı. Bedeni tir tir titrerken çıkmaya çalışıyordu. Ama bedenini saran Gürkan yüzünden çıkamıyordu.
"Dur be kadın debelenme ateş gibi yanıyorsun" Asele duvara yaslayıp üstündekileri çıkartmaya baslamıştı. Asel ellerini kaldırıp engel olmak istiyordu ama hic dermanı yoktu. Gürkan iç çamasırına varasıya Kadar soymustu Aseli. Asel daha çok titremeye başlamasıyla Gürkana sokuluyordu.
"Su-suyu... Ilıt..y-yoksa daha çok... Hasta olucam" zar zor konuşmaya başardıktan sonra Gürkan suyu biraz ılıklastırdı. Bir süre sonra suyu kapayıp havluyla Aseli sardı. Belinden destek vererek odaya götürdü.
Aseli yatağa oturtup dolaptan ona bir şeyler bakıyordu. Hiç kadın kıyafeti yoktu ki. Ama en azından ona şuan bir boxer ve badi verebilirdi.
Zaten çok kalın giyinmemeliydi. İhtiyaçlarını aldıktan sonra Aselin yanına ilerledi. Minik karısı kuş gibi titriyordu.
Yanına varırak havlusunu çıkarttı. Asel ateş elleriyle buza dokundu.
"Ben giyinirim" güçsüz çıkan sesiyle mırıldandı. Bu Gürkanda etki etmiyerek işine devam etti. Karısının leziz vucuduna fazla bakmamalıydı. Şuan karısı bir seksi kaldıramazdı.
Aseli giyindirip kendi üstünü de değişti. Asele saç havlusu attı.
"Al saçını kurula bende şomineli odaya yatak kurucam "Diyerek çıkmıştı odadan. Asel şaşkınlıkla giden adamın arkasından baka kaldı.
Sabah onu öldürecek öfkeye sahip adam nerdeydi şimdiki adam neredeydi. Deli olduğuna bir kere daha kanaat getirdi.
Havluyu alarak basına götürduki. Kolunun acısıyla yüzünü burusturdu. Hemen kolunu indirdi.
Tam o sırada odaya Gürkan girdi.
"Niye kurulamadın saçını"
"Kolum çok acıyor" Gürkan derin bir iç çekerek Asele yaklaşıp elindeki havluyu sertçe çekip saçlarını kurulamaya başladı.
Başındaki sislige elbette dikkat ediyordu. Yeniden mızmızlanmasını istemiyordu. Saçını kuruladıktan sonra ateşini kontrol etti.
"Düşüyor ateşin hadi geç içeri" diyerek önden gitmişti. Aselde ayağa kalkarak peşine yöneldi. Şuan kılık kıyafeti çok açıktı ama buna dikkat edemeyecek kadar yorgun ve açtı.
İçeri girer girmez yatağa yatıp kıvrıldı. Şuan titremesi azalmıştı. Gözlerini açtığında Gürkan tam karsisindaki tekli koltuğa yayılmış Asele bakıyordu.
Ve bir sesle Asel yerin dibine girmişti. Midesi daha fazla açlığa dayanamamıştı. Kaç gündür aç aç hastahanedeydi. Çok bile dayanmıştı.
Gözlerini sımsıkı kapatıp Gürkandan gelen ezici sözleri bekledi.
"Bize çorba ve yemek getir 15 dakikaya kapıda olsun"
Asel şaşkınlıkla gözlerini açıp kocasına baktı. Yada hemen sevinmemeliydi belki de karşısında yiyerek onunla alay edecekti. Evet evet bunu yapardı. o yüzden yemek gelince hemen atlamamalıydı.
"Hiç babanlara sordunmu senden neden nefret ediyorlar" Gürkan aklındakileri sormak istiyordu. Hala inanamıyordu. Karşısındaki kadının gözlerini hüzün kaplamıştı. Gözlerini kaçırıp sırt üstü döndü.
"Sordum.... Varlığım gereksizmiş... Bana hep böyle derdi" Aselin boğazı düğümlenmişti. Gürkanında merhamet kırıntıları meydana çıkıyordu. Asele belki de ilk defa üzülmüstü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam Berdeli
Ficción GeneralAsel... Tam bir günah keçisiydi. Acılarla harmanlanmış minik bir kalbin öyküsü..