NOT: ing klavye oldugu icin bazi harfleri yazamiyorum ilerki bolumlerde yeni bir klavye alacagim
Ruffols cok zor bir yasam suruyordu.Ailede surekli babasindan siddet goruyordu. Ruffols bir demircide calisiyordu ve ailede siddet gordugu yetmedigi gibi istede surekli azar isitiyor ve dayak yiyordu. Yinede Ruffols bunlara dayanmak zorundaydi, onu seven tek kisi annesiydi hep onunle konusmak onunla olmak istiyordu.Ama babasi buna karsiydi hep Ruffols'u annesinin yanindan cekip aliyordu. Bir gun Ruffols isten eve donerken annesiye babasinin kavga ettini gordu annesi babasina bir tokat atti. Babasi cok daha sinirlenip annesini gozlerinin onunde bogarak oldurdu. Ruffols hayatta tek sevdigi seyin olumunu gorunce bi ofke patlamasiyla babasinin kapinin yaninda duran kilicini alip ona batirdi. Babasi gozlerinin onunde can verirken Ruffols hic pisman deyildi babasinin olumunu izledi ve olu cesidini bile defalarca kesip parcaladi hala sinirliydi ve kilicini babasinin her tarafina batirdi. Babasinin parcalanmis cesedi yerde yatarken Ruffols babasinin kilicini ve evdeki yiyecekleri alarak yolla cikdi. Iste bizim hikayemiz esas burda basliyor. Ruffols kuzeye hep merak duymustu oradaki hikayeler hep ilgisini cekmisti ve kuzeye yola cikdi. Ilk kez koyunden bu kadar uzaklasmisti daha once hep koyunden gordugu daglarin arkasina gitmek istemis ama cesaret edememisti.Ama bu sefer mecburdu babasinin olumu anlasilmadan ordan uzaklasmaliydi. Dagin tepesine cikip son kez koyune bir bakis attiktan sonra bida geri donmemek uzere yola cikdi.
