İğrençsin carolina

23.7K 81 3
                                    

Yalnız o dudaklarında ki nemi asla unutmam. Bu efsane bir histi. Ve kahretsin kabullenmeye başlamıştım o eskortluk yapan kadını, Carolina'yı benimsemiştim. Aşık oluyordum belkide. Yada tutku. Bilmiyorum. Ama ne olursa olsun bana iyi geliyordu. Beni tamamlıyordu. Eksikliğimi alıyordu. Bilmiyorum aradığım ne varsa onda gibiydi. Bi kaç dakika öpüştükten sonra gözlerime bakıp. Üzerime tamamen uzandı. Neyse ki zekiydi. Uyumadan küvetin boşalması gerektiğini düşünmüş musluğunu açmıştı. Açmış yada sabah susuz uyandık. Sakallarımla oynuyor gözüme bakıyordu; sessiz kaldık bi süre. Sonra bozdu sessizliği;

-ilk defa kendimi çıplak güvende hissediyorum

Bende nasıl oluyoduysa kendimi hep alışmış buluyordum. Sevdiğim kadının iğrenç mesleği ve sex muhabbetini daralmadan dinliyordum. Doğruyu söyleyin aşk insanı bu kadar genişletecek derece de büyük bi kavram mıydı?

- neden? Neden bu işi yapıyorsun?
- sakin parker (gülümsedi)
- yeryüzü için fazla güzelsin neden yani?
-şşşşşş

Diyip dudaklarıyla susturdu beni. Böyle olmamalıydım. Neden kızamıyordum? Yada neden çekip alamıyordum? Ben böyle birisi değildim. Beni böyle yapan neydi? Güzelliği mi? Fiziği mi? Jestleri, mimikleri, dansı, imkansız diye düşündüğüm psikoloji mi? Beni ne böyle ne yapmış olabilirdi.
Kalktı gülmeye başladı. Git bi aynaya bak mosmorsun dedi. Sen bak dedim burnun s harfine benziyor. Kalktım aynaya beraber baktık. Orijinal palyoçoyduk. Sıfır makyaj. Bu sefer gerçekten duş alıp üzerimizi değiştirdik. Kahvaltıyı beraber hazırlayıp. Dışarıya çıktık. Dışarıya çıkarken gözüm kapıdaki mektuba benzer kağıda çarptı. Ama carolinaya çaktırmadım çünkü gün özel ilerliyordu. Bidahası olmaya bilirdi.  Devam ettik yürümeye Şeftali tepedeydi ev. Atış poligonuna götürdüm onu deli gibi silah atıp eğlendik. Çok güzel silah tutuyordu kansız. Geldik eve bana geçen geldiğim de açtığım plağı getirir misin dedi tabi dedim getirmez miyim. Çıktım yukarıya yoktu. Koyduğum yerde değildi. Tüm plakları karıştırdım. Ama yoktu. Ve carolina beni bekliyordu. Yan odaya baktım orda da yoktu. Koyduğum yerde nasıl olmaz deliye dönüyordum. Aşağıya inip bulamadığı mı söyledim. De. Duyan yoktu. Bağırıyorum evde 'carolinaaaa!' Yok. O da gitmişti. Noldu bi anda anlayamadım. Küvete koştum. Oradadır sürpriz yapar diye. Yine sadece südyeni vardı. Ve yine içinde notu. "Plak fırında :)" yazıyordu. Manyaktı bu kadın. İnsanda gizem, sır ve çılgınlık ancak bu kadar güzel bi bedene oturabilirdi. Fırının kapağını açtım ordaydı plak ve yine peçeteye yazdığı not. " veda edemezdim parker söz seni bulacağım"  yine gitmişti. Ama bu sefer biraz daha rahattım. Çünkü inanıyordum. Ama kafayı yiyordum. O siktimin insanları yine ayaklarına galoş takıcaklardı. Ve ben hala onu seviyor olacaktım. Ama böyle güzel geçen bi günü böyle düşüncelerle mahvedemezdim.  nasıl bir gündü Zaten anlamakta zorlanıyordum. Carolinayla istediğim gibi sabahlamıştım. Ve içimdeki hislerimin anlatımı olmazdı. Zaten anlamatazdım da. Yüce bi histi o. Aklıma kapıda gördüğüm mektup geldi. Gittim baktım. Davetiyeye benziyordu. Okudum. Ve böyle bir gün ancak bu kadar güzel bi yazıyla taçlandırılabilirdi. Çocukluk ama yıllardır görmediğim arkadaşım evleniyordu. Ayhan. Ayhan evleniyordu. En az onun kadar mutluydum. Çocukken en iyi arkadaşımdı. Ne zaman başıma iş gelse mutlaka kurtarırdı. Küçük yaşta büyük dostluğumdu Ayhan. Ve aynı hayalindeki gibi yurt dışından birisiyle evleniyordu. Çokta güzeldi ismi. Ayhan& amy. Ve hemen ertesi günün gecesiydi nikah. Telefonu gece çaldırmıştım atayamıyordum. Gidip telefon aldım. Sonra hemen babamı arayıp babasının numarasını sordum. Yok olduğunu ama bulabileğini söyledi. Yarım saat sonra arayıp numarayı verdi. Aradım. Bedeettin amcayı. Hayırlı olsun dedim. "Saaol "dedi  belliydi tanıyamamıştı. Dalgacı' nın en küçük oğlu Dedim. Şirketin isçide dalgacıydı. Aile lakabımız. Haaa dedi buyur oğlum. Da sesinde hala bişey vardı. Kapatırken dedim " ayhanın düğünde izin ver ayhanın hayaliydi babası ben kendisi zeybek oynuycaktık. üçümüz bi oynayalım. "Ohoo dedi bizim ayhan kız buluncaya..."
Bu neydi şimdi. Ayhan neden babasına söylemedi eveleneceğini. Üstelik antalyalılar davetiye adresi Trabzon. Tamam hayaliydi Karadenizde düğün. De babası neden bilmiyordu.
Güldüm, Başıma talihsiz olay geldiğini numarasının gittiğini söyleyip numarasını aldım. Sonra kapattık. Kapatır kapatmaz ayhanı aradım. Bir saat falan konuştuk. Geldiğimde bana yaşadığı tüm anılarını anlatacağını. Kesinlikle birisini deli gibi sevip alık olmam gerektirdiğini anlatıyordu. Hayatın o zaman tadının çıktığını falan filan. Şu cümlesi beni iyice mutlu etmişti. " herşey hayalimdeki gibi oluuum" o babası mevsusuda Babasına sürpriz yapacakmış nasıl sürprizse artık. öyle güzel anlattı ki heyacanını bekar kaldığıma pişman oldum. Onunla beraber heyanıyordum. Benim dostum evleniyordu. Benim küçüklüğüm evleniyordu. İlk uçağa binip gidecektim. Hava alanında yine tanımadığım bi numaradan mesaj geldi. " yarın gece evde kal parker seni özledim" mesajı ve dudak emojisi vardı. Nasıl denk getirdi bilmiyorum. Benim dostumun düğünü vardı. En mutlu anında yanında olmalıydım. Nasıl kalabilirsiniz gece yanında. Aradım numarayı çoktan kapanmıştı. Aklım carolina da kalacaktı. Ama değerdi. Ayhanın yanında olmalıydım. Oldum da. Binip uçağa indim. Karşıladı, sarıldık. Gözümden yaş geldi. Onunda tabi. Ama sinsiydi yine belli etmedi hiç bir üzüntüsünü. Küçükken kırdığımda ağladığı tabancayı getirmiş gülüp tekrar sarıldık. Yemeğe götürdü beni. Kilo almış düşündüğü markayıda yaratmış. Çokda yakışıklı sevimli olmuş. Başladı anılarına..

Avm' de tanışmışlar. 2 yıldır beraberlermiş uçağın icadından çok mutlu olduğundan uçak sayesinde gün içinde bile buluşabildiklerinden Çok farklı bi kadınmış öyle anlatıyor ki dinlememek mümkün değil gözünden aşk akıyor anlatırken. Ve acayip mutıu. İstemeden kulak veren insanlar bile tebessüm ediyordu. Ve saat akşam 6 ya geliyordu akşam olmak üzereydi. Nikah 9' daydı. Hepimiz acayip heycanlıydık. Ve ailesinin geldiğini gördüm annesi ölecek gibi yürüyordu heyecandan. dediği gibi sürprizmiş. Ve en büyük sır ise kızı herkes ilk defa görecekmiş. Bende sordum banada göstermedi. Nikahta dedi. Saat 7 yi geçti kalabalık olmaya başladı. Efsane müzikler eşliğinde rahatlamak için dışarda bişeyler içiyorduk. Kalbinin atışını gömleğinde görebiliyordum. Ve gün çok güzeldi. Hem dostumun en özel anı hemde eve gidince belki evde carolina olabilirdi. Burda bile aklıma geliyordu. İçeriye geçtik. Saat 8 di. Ne zaman geleceğini sordum.  Saniye tut tam 9 da saldalyede oturuyor olacağız dedi. Ama nasıl heycanlı herkes. Pür dikkat saati bekliyoruz. Ve saat 20:46  sahneye çıkıp herkesin sahneye bakmasını istedi Ayhan. Herkesde öyle yaptı. İnsanlarda ölüm sessiliği. Haporlör de ise küçüklüğünün en sevdiği şarkısı. Hepimiz çok mutluyuz. Ve dünya sanki sadece oradaki insanlar için dönüyor gibiydi. Vee saat 20:57. Salona koskocaman saat koymuştu tavana kadar. Mutluluğa geri sayım yapıyordu saat. Nikah memurunun masaya oturuşuyla alkış sesinden sağır olabilirdim kalabalık değildi ama herkes içten alkış yapıyordu. Vee saat 21:00 ama şahitler oturdu ama Ayhan Yok. Ayhan yoktu. Geri sayım bitti ve Ayhan yoktu. Bağırarak kürsüye çıktı. " yok! Yok! Gelmedi! Amy! Nerdesin?" Deliye döndü. Herkes yatıştırmaya çalışıyor kız evi böyle olur gibisine teselli ediyordu. Saat 15 geçti yoktu. Geldi bana sarıldı hep söylediği zaman gelirdi Yok bu sefer Yok diyordu. Benimde gözlerim doldu. Herkes bitkin hale büründü. Çok uzak yoldan gelen vardı. Ama amy yoktu. Ağlayarak bana bi sır vereceğini kimseyle paylaşmamak için yemin ettirdi. Yemin ettim. Bana amy ismini ona kendisi koyduğunu ve yabancı ismi çok sevdiğini söylediğini, söyledi. Allahım bu olamazdı. Olmasındı. Yalvarırım olmasın. Ona çok güzel bi anı olduğunu söyledim üzülmemesini gerektiğini falan söyledim ne dilediğimi bilmeden söyledim, söyledim, söyledim.. sonra fotoğrafını göstereceğini söyledi. Kalbimi hissedemiyordum artık bakmak istemedim. Sonra gösterdi.

Senin amına koyuyum carolina!!! Bu oydu.

ŞehvetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin