1 hafta sonra
***1 hafta geçti ve Buğra yoktu ben burdan gitmek istiyorum ama Buğra'nın arkadaşı Koray izin vermiyordu.
Elimi yatağa koydum verdiğim ağırlıktan dolayı yatak hafifçe aşşağı çöktü ayağa kalktığımda gevşek gevşek kapıya yöneldim saat akşam sekizdi ve ben yeni uyandım salona doğru yöneldim. Koray'ı içeride gördüm telefonla uğraşıyodu telefona o kadar dalmışım ki geldiğimi fark etmedi beni fark etmesi için sesizce öksürdüm. Kafasını kaldırıp bana baktı ona ifadesiz bakarak;" Buğra nerede, neden hala gelmedi 1 hafta oldu,ve benim gitmemede izin vermiyorsun."
Oda bana ifadesiz bakarak.
"Buğra'nın nerede olduğunu bende bilmiyorum, hoş zaten telefonlarımada cevap vermiyor. Ve evet gitmene izin vermiyorum çünkü Buğra seni bırakmamamı söyledi ve o yüzden ufaklık Buğra gelmeden gidemezsin "
"Neden madem Buğra' yla konuşmuyorsunuz beni bırakmana izin vermeyeceğini nereden biliyorsun"
Tek kaşımı kaldırıp ona baktığımda, o da biraz düşünür gibi bana baktı. Ardından
" Buğra gelmeden gidilmeyecek dedim o kadar "
"Ama ben gitmek istiyorum"
"Bekleyeceksin o zaman"
"Ama ben şimdi gitmek istiyorum"
Diye direttiğimde, bana sabır dilermişçesine baktı.
"Bak ufaklık Buğra gelmeden seni bırakamam tamammı sen yorma kafanı böyle şeylere, hatta o gün gördüğün şeyleride unut tamammı Buğra bir kaç güne gelir"
Dudaklarımı hafifçe kıvırdım. Ve dalga geçermiş gibi baktım.
"Sen ciddimisin ya, cidden o gördüklerimi unutmamımı istiyosun ya ben buradan çıkar çıkmaz polise gideceğimi düşünüyorum sen bana o gördüklerini unut diyorsun. Ya bu kolay bişe değil bi insana yumruk atmak değil, vurmak, kırmak değil, Buğra bir insanı öldürdü bu hiç bişeye benzemez anlıyormusun"
"Bilmediğin şeyler var"
Her ne olursa olsun bir insanı öldürmesi hiç bişeyi değiştirmez diyecektim o an aklıma geldi Buğra ne için öldürmüştü ki. Kız bi kız içindi peki o kız kim
"Ne için öldürdü peki"
"Anlatamam"
"Kız, kız diyordu. Bi kız için değilmi"
Nefesini alıp bıraktı sonra. Kafasını salladı.
"Kim o kız satmak matmak bişeyler diyordu"
Kafasını aşşağı indirip sustu.
"Bendim dimi o beni bi adama sattı sonra vicdan yapıp geri vazgeçti"
Vereceği cevaptan çok korkuyordum, evet demesin lütfen hayır desin lütfen evet demesin. Biraz bi kaç saniye bekledim yine cevap vermedi üstelik kafasını bile kaldırmamıştı.
"Noldu niye sustun"
Dedim tereddüt ederek. Yine sustu.
Cevap vermeyince yanına gittim, elimi çenesine katıp çenesini kaldırdım. Sonra.
"Bendim dimi o"
Dedim. Gözleriyle elime baktı. Elimi ateşe değdirmiş gibi hızlıca çektim. Gözlerinin içine baktım oda benim gözlerimin içine baktı. Kafasını aşşağı yukarı salladı... Gözümden akan o tuzlu sıvı kalbimde yanan ateşe doğru yol aldı söndüreceği yerde daha çok yaktı canımı. Sanki yarama tuz basılmıştı. Canım çok yanmıştı Buğra bunu nasıl yapmıştı ve üstelik benim yüzümden birisi öldü. Aklım almıyordu cidden Buğra bunu nasıl yapmıştı.
Ayağa kalktım yapacak birşeyim yoktu ne, yapabilirdim ki. Benim hiç kimsem yoktu bu dünyada, herkes arkamdan vurmak zorundamıydı, hep böylemi geçecekti. Koşulsuz güvendiğim insanlar hep böylemi yapacaklardı bana. Ya Buğra ya Buğra benim çocukluk arkadaşım herşeyim ben buraya onun beni kurtaracağını bildiğim için geldim, ama onun amacı farklıymış o beni satmak için getitirmiş buraya. Odamın kapısı sertçe açtım ardından sertçe kapatım çıkan sesten dolayı bi an irkildim.
Gözümden bi yaş daha geldi. Ardından bi yaş daha. Bi yaş daha. Ve bi yaş daha...