6.Bölüm

135 22 5
                                    

Merhaba. Nasılsınız. 5.Bölümden sonrasını merak ediyorsunuzdur diye düşündüm ve yazmak istedim. Bölüme geçelim.

Bu gün, öldürme sırası başka kölelerdeydi, ama her zamanki gibi Big Madam, Tina 'nın zindanına uğramayı ihmal etmezdi. Yani en azından Tina, öyle düşünüyordu.

İç çekti.' Biraz dinlenebilirim' diye düşündü. Gözlerini kapattı, ve uykuya daldı.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Uyandığında karanlık olduğunu fark etti. Akşam olmuştu ve ayak sesleri zindanına doğru yaklaşıyordu. 'Birazdan uykuya dalacak' diye düşündü Tina. Sabahtan beri aynı şeyi düşünüyordu. Buradan kurtulursa, belki, O'nunla buluşabilirdi.

Ayak sesleri artıyordu. Tina, hazırlandı. Zindanın kapısı açıldı ve o mide bulandırıcı ses duyuldu.
"Bu gün iyi bir kız oldun mu Tina?"
Cevap vermedi Tina. Sadece onu çözmesini bekledi. Hızlı bir hareketle ona saldıracaktı.
"Hm? Neden cevap vermiyorsun? Bu puanını düşürür. Biliyorsun değil mi?"
Yine sustu. Sinirlenip, işkence etmesi için onu çözmesini bekliyordu. Az kalmıştı. Çok az.

"Yeter. Puanını çok düşürdün. Ceza alacaksın."
Derken, eli Tina 'nın zincirinin, kilidine gitti. Tina, sırıttı. İşte bunu bekliyordu. Zincirlerden kurtulur kurtulmaz, saniye farkıyla yanındaki masanın üzerindeki hançeri aldı ve ilk darbeyi vurdu.
"N-ne?! S-seni-"
Sözünü bitiremeden kan kusmaya başladı. Tina, ardı ardına bıçak darbeleri atıyordu. Sonunda Big Madam, karnı delinmiş, ve iç organları dışarı çıkmış bir biçimde yere yığıldı.

Tina, elindeki bıçağı düşürdü. Kahkahalarla gülmeye başladı. Sonunda başarmıştı. Buradan kurtulabilecekti. Tek sorun, kapıdaki güvenliklerdi...

O sırada...

Çocuk, elleri cebinde, gece yarısı ortalıkta dolaşıyordu. Elinde bir kağıt uçak vardı. İçinde bir şey yazdığı belliydi. Soğuk bir rüzgar esti. Çocuğun saçları, rüzgarla dans etmeye başladı. Derken, kağıt uçağı serbest bıraktı. Rüzgarın kuvvetiyle, havalanıp uçmaya başladı kağıt uçak. Gittikçe uzaklaşıyordu.

O aklına geldi. 'Belkide kaçmıştır' diye umutlandırdı kendini. Ama gözleriyle görmeden inanmazdı. 'Umarım haklıyımdır' diye düşündü.

Tina...

İki görevlininde karnı deşilmişti. Tina, şaşkınca etrafa bakıyordu. Üstü başı kan olmuştu. Elindeki bıçağı yere attı. Gözleri parlıyordu. Kapının dışına doğru bir kaç adım attı. Hala rüyada gibi hissediyordu.

Gökyüzündeki yıldızlara baktı. Rüzgar esti. Biraz titredi Tina. Birden, havada uçan bir şey farketti. Ona doğru geliyordu. Tina, onu yakalamak için havaya zıpladı. Yakaladı. Bu bir kağıt uçaktı. Yazılar fark etti Tina. İçini açtı ve yazıları okumaya başladı.

Merhaba...
Eğer bunu okuyorsan çok şanslıyım demektir.
Adın Tina'ydı. Değilmi?
Endişelenme diye söylüyorum. Ben iyiyim. Umarım sende iyisindir...
Yakında görüşmek üzere...

Tina'nın gözleri kocaman açıldı. Bu o olabilirmiydi. Birisi ona şaka mı yapıyordu? Ona yapılan şakaları hiç sevmezdi. Kağıt uçağı katlayıp, cebine sıkıştırdı.

Koşmaya başladı. Nereye gideceğini bilmiyordu ama bu oysa, Tina'yı her türlü bulurdu.

Yani gerçekten bulurdu. Değilmi..?

Bölümü sevdiyseniz yorum yapmayı unutmayın. Umarım beğenmişsinizdir. Diğer bölümde görüşmek üzere. Bye bye.

Tina Aremi (Tokyo Ghoul) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin