Eve gelip kendimi yatağa fırlattım. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Ona plotonik bir aşıktım. O da beni seviyor mu bilmiyordum ve bilemiyeceğim. Hızla yataktan kalktım ve masamın üzerinde duran her şeyi yıktım.. Yere çöküp ağlamaya devam ettim. Annem girdi odama.
''Oğlum! Boran neler oluyor?'' dedi ve bana gelip sarıldı.
''Anne..'' diyebildim sadece. Başımı okşadı..
''Söyle ne oldu yavrum.. Lütfen bana anlatabilirsin..''
''Anne çok kötüyüm.'' dedim ve daha çok ağlamaya başladım. Kollarımdan sıkıca tutup sardı kendine.
*******************************
Sabah annemin kollarında uyandım. Annem de benle birlikte uyandı. Başımı okşayıp öptü.
''İyi değilsen okula gitme.''
''İyiyim anne.'' dedim ve kalktım ayağa. O da kalktı yeniden sarılıp aşağı indi. Üstümü giyip evden çıktım. Bisikletime binip okula geldim. Yavaş yavaş adımlarla giriyordum. Çünkü her toprağın altında olduğunu düşündüğümde hayat zindan oluyordu bana. Sınıfa girdim ve sırama geçtim. Gözyaşlarım kendi kendine akıyordu. Herkes bana bakıp gülüyordu. Yanıma Genco geldi.
''Boran , sana önemli bir şey demem gerek.''
''Söyle.'' dedim soğuk kanlılıkla.
''Miray- miray bana mektuplardan veriyor. Ve tahmin ediyorum ki o mektupları sana da göndertiyor.'' dediğinde şaşırmıştım. Gözyaşlarımı silip kolundan tuttum. Onu köşeye çekip konuştum.
''Başkaları , onlardan haberin var mı?'' kafasını olumluca salladı.
''Tuğrul, Kubilay, Pınar ve Ben.'' dediğinde çok şaşırmamıştım aslında. Onunla el sıkışıp sırama geçtim.
Demek bu oyunun bir parçası onlarda. Ne yapmış olabilirler ki? Hoca geldiğinde elimi yanağıma dayayıp göz gezdirdim etrafa. Tuğrul ve Pınar girdi içeri.
''Geç kaldık kusura bakmayın hocam'' deyip yerlerine geçtiler. Tuğrul'a döndüm. Gayet Pınarla mutlu gözüküyordu. Onlara baktığımı görünce sinirlendi.
''Ne bakıyorsun lan!''
''Hiç, nasılda bu kadar mutlu olabiliyorsunuz anlamıyorum..'' dediğimde hızla yanıma geldi.
''Bak bana Boran sen fazla oluyorsun!''
''O öldü ve siz, siz hala mutlu nasıl olabiliyorsunuz.''
''Yeter Tuğrul yerine geç!'' diye bağıran hocanın sesi ile Tuğrul yerine geçti. 30 dakika sonra teneffüs zili çaldı. Yerimden kalkıp kolidora doğru gittim.
''BORAN!'' diye bağıran Tuğrul'a döndüm.
''Ne oldu Tuğrul bir şey mi diceksin. Yoksa ne kadar üzgün olduğundan mı bahsedeceksin. ''
''Ortalık yerde konuşmak istemiyorum..''
''Yoksa korkuyor musun? Miray yoksa senin yüzünden mi öldü?'' bunu dediğime herkes işini bırakıp bizi dinlemeye başladı.
''Boran yeter!'' diye seslendi Pınar.
''Durr.. Yoksa senin yüzünden mi Pınar? Onunla çok iyi arkadaş idin sen.''
''Lütfen kes artık.'' dedi Pınar.
''Eğer biz Miray'ı üzmeseydik şuan hayatta olabilirdi.''
''Aaaaaa yeter!'' dedi ve üzerime atladı Tuğrul. Bir kaç yumruk yediğimde , hoca gelip üzerimden aldı onu.
''Daha bitmedi!'' dedim ve hızla okuldan çıktım. Her şeyi öğrenmem gerekiyor.
*************************************************************
Eve hızla girdim. Annem beni bekliyor gibiydi.
''Annecim nasılsın?'' dedim elimi saçlarımda karıştırarak.
''Yüzüne ne oldu?'' dedi.
''Ufak bir tartışma.'' dedim ama pek inanmadı sanki.
''Bir mektup geldi sana. Son zamanlarda geliyor. Neler oluyor Boran=?'' dedi annem. Şüpheleniyor gibi. Bir şey demeden mektubu alıp odama çıktım. Hemen kağıdı çıkardım.
'Hey Boran,
Bugün artık neler yaşadığımı anlatacağım sana. Ama bunları okurken lütfen ağlama. Hissedebilirim.
Öncelikle Tuğrul ile başlayalım..
Tuğrul ile o okul partisinde tanışmıştık. İlk geldiğimde onu görmüştüm. Seni tanımıyordum bile. Bana çok yardımcı oluyordu Tuğrul. Ama ilerleyen zamanlarda her şey çok değişmişti. Senle tanışmıştım ve sen hatırlıyorsan onun pek iyi olmadığını söylemiştin. Daha doğrusu bana facebook'tan yazmıştın. Keşke seni dinleseymişim diyorum bazenleri. 22 ocak 2015 i hatırlıyor musun? 10.sınıftık. Ve 23 ocakta 15 tatilimiz olacaktı. Dışarıda kar yağıyordu. O gün hepimiz deliler gibi eğlenmiştik. Hele ki seninle..
Neyse işte o gün çok fazla kar topu yediğim için kızlar soyunma odasına gitmiştim. Meğer Tuğrul da beni izliyormuş. Yanıma getirdiğim yedek kıyafetleri giyerken beni hep fotoraflamış. Onu fark ettiğimi görünce yanıma geldi. Bana dokunmaya falan çalışmıştı. Sonra Kubilay geldi ve bizi görünce çekmişti. Hatırlıyorsan o fotorafların hepsi okula yayılmıştı ve ben 11.sınıfa kadar tüm okulda konuşulmuştum. Ve o fotorafları sende görmüştün. Ve o zamanlar pek benle konuşmuyordun.. İşte o gün başladı Tuğrul'a nefretim. Sana da kırgınlığım. İnsanlara iğrenmem. Daha yazacağım. Bekle Boran. Bekle..'
Bana çok kırılmış. Evet o zamanı çok iyi hatırlıyorum. Hatta ben o zamanlar onun yanında hiç olmamıştım. Allah kahretsin beni! Çok kötü biriyim..! Ben nasıl fark edemedim. Aptalım ben! Ama Tuğrul'a hesap soracağım.! Hem de çok kötü bir şekilde.!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölü Kız | Başlangıç (TAMAMLANDI)
Novela JuvenilYeni 18'ne basmışken evinde ölü olarak bulunuyor. Geri de bıraktığı mektupları , onun ölümüne sebep olan kişilerin evlerine bıraktırıyordu. *13 Reason Why hayranıyım bu nedenle ona benzeyen bir şey yaptım. --Acaba Miray'ın Hikayesi Ne? 18.10.2017 t...