➳ ʜɪs ɴᴀᴍᴇ ɪs ; ᴊᴇᴏɴ ᴊᴜɴɢᴋᴏᴏᴋ ❁ ✔️

" go hand in hand..."

Jimin ile kafeterya ya inmiştik...Boş bir yer bulunca oraya oturduk ... Jimim bana döndü.

~Yoona ne istersin??

~Aslında bir çikolata ve süte hayır demem..

~Beni burda bekle hemen geliyorum...

Beş dakika sonra yanımda iki tane çikolata ve iki tane süt ile geldi.  Bende aynı şekilde gülümseyerek elinde ki çikolatayı ve sütü aldım.

Aklımda ki bir kaç soruyu sormak niyetiyle ona bakmıştım. Ama bir türlü karar veremiyordum. Acaba sormasam mı ?

Bakışlarımı hissedip, bana baktığında hafif kaşları havalandı.

- Ne sormak istiyorsun?

- Ihm, Jimin-ah, ne zaman bitirmeyi düşünüyorsun bu oyunu?

Sorduğum şeyle şaşırdığını belli etmemeye çalışarak, kafasını bir süre masaya gömdü. Ve derin nefes verdi.

- Neden soruyorsun Yoon?

- Yani, bilmem.. Kız-

Cümlemi bitiremeden konuşmaya başladığında, kaşlarımı çattım.

- Bir, neden onun için endişe ediyorsun Yoon?
İki, fazla uzatmayı düşünmüyorum tabiki, ama acı çektiğimi bile bile yapması ona karşı içimde nefret uyandırmıştı.
Üç, sorunun cevabı, taki benim nasıl acı çekdiğimş anlayana kadar devam edeceğim. Evet acımasızca, ama yoruldum.

- Jimin-ah, anlıyorum ama onunla oyun oynamak da pek iyi bir fikir gibi gelmiyor. İnsanların duygularıyla oynanmaz. Sen sana kötülük yapan insana kötülükle cevap vermek zorunda değilsin. Sen onu iyiliğin ile yenebilirsin. Bu senin daha olgun, ve daha düşünceli olduğunu öne sürer.

- Pekâlâ, haklısın..

Dedi başını öne eğerek. Bende elimi omzuna götürdüm, ve sıktım. -destek verircesine.-

Jimin'i anlıyordum, kızı seviyordu. Ve bazen aşk kör eder. Her anlamda. Bazen isteksizce sevdiklerimizi bile yaralayabiliriz.

Aceleyle, ve öfkeyle hareket etmenin faydası yok yani. Kız acımasızca davranarak onu bırakmıştı, evet bu kötü, evet bu acıtır, evet bu insanı her anlamda yaralar.

Kalbi artık sevemez, güvenemez.

Ama Jimin'in yinede ona aynı şekilde cevap vermesine gerek yok. Ayrıca tam bir aptalım! Baştan oyun fikrinin iyi olmadığını söylemeliydim.

Fazla ileri gitmemiz, isteyeceğim son şey bile değildi. İkisi de acı çekerken, üstüne.