NİŞANA HAZIRLIK.

99 14 25
                                    


NASILSINIZ BAKALIM CANLARIM. EVET YENİ BÖLÜN GELDİ. GEÇEN BÖLÜME İSTEDİĞİM GİBİ OY VE YORUM GELMEDİ VE BU ÜZDÜ. NEYSE BU BÖLÜMDE BENİ MUTLU EDİN LÜTFEN.

OY VE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM.

MEDYADA Kİ ŞARKI KİTAPLA ALAKALI DEĞİL. YAZARKEN BUNU DİNLEDİM VE SİZİN DE DİNLEMENİZİ İSTEDİM. OKURKEN DİNLEYİN...

İYİ OKUMALAR...


Üzerimde ki delici bakışların tenim de ki rahatsızlığıyla gözlerimi ağır, ağır açtım. Karşımda bir mücevheri andıran gözleriyle beni izleyen Umutu görmemle gülümsedim.

"Günaydın."

"Günaydın. Hazır mısın?"

"Neye?"

"Güzelim bu gün bizim nişanımız var ve bir hafta sonra da düğünümüz."

"Ha?" Doğru ya bu gün nişan vardı. Bir hafta resmen su gibi akıp gitmişti. Tabi bizim Mardin maceramızdan sonra. Umut'un çok yakın bir arkadaşının düğünü vardı ama biz düğüne gidememiştik çünkü bizim düğünümüz hakkında ki şeylerden fırsat kalmamıştı ama aynı gece Umut'u biri aramış ve bir arkadaşının karısının kaçırıldığını söylemişti.

Nasıl hazırlanıp Mardin'e gittiğimizi inanın hatırlamıyorum bile ama gittiğimizde kadın kendi evindeydi ve kendi başına adamların elinden kurtulmuştu. Gerçekten güçlü bir kadındı Buğlem! Umut'un tüm arkadaşlarıyla tanışmıştım ve eşlerini çok sevmiştim. 

Hepsi çok sıcak ve anlayışlı insanlardı. Gerçi hepimiz yeni tanışıyorduk diğerlerinin de önceye dayalı bir tanışmışlıkları yokmuş. Her neyse Umut'un bana tek  kaşını kaldırarak baktığını görünce kendime geldim. Yataktan aniden doğrulunca bedenim Umut'un bedenine çarptı.

"Umut bu gün nişan var." Attığı kahkahayla bakışlarım dudaklarına indi.

"Evet güzelim bu gün nişanımız var."

"Umut ne gülüyorsun, kalk üzerini değiştir."

"Sakin ol güzelim daha çok var. Kalkıp kahvaltı edeceğiz ve saat iki gibi salona gideceğiz daha sonra orada hazırlanıp nişanımız yapılacak."

"Anladım. O zaman sakinim."

"Peki, şimdi gel böyle" Kollarını açtığında kaşımın birini kaldırıp yüzüne baktım.

"Hadi Aysima."

"Neden?"

"Sarılacağım."

"Neden?"

"Sarılmak istiyorum."

"Neden?"

"Gel buraya." Kolumdan çektiğinde kucağına yerleştim ve hemen belime dolanıp bana sıkıca sarıldı. Ben de kollarımı boynuna dolayıp ona sarıldım. Başını boyun girintime yerleştirmiş dolgun dudaklarını arasından firar eden nefesler boynuma çarpıp içimde ki ısının akmasına sebep oluyordu.

"Umut..."

"Efendim." Aslında sadece sesini duymak için söylemiştim, şimdi ne diyeceğim?

UMUT VE AŞK. (ARA VERİLDİ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin