Sabah alarmın çalmasıyla kalktım. Cidden bu sesten nefret ediyorum.
Hızlıca duş aldıktan sonra üstümü giyinmeye başladım. Ardından biraz bişey atıştırdıktan sonra evden çıkıp, beni evin önünde hazır olarak bekleyen arabama bindim.
Bügün öğretmenliğimin ilk günü olduğu için çok heyecanlıyım.
Gideceğim okulun yolunu bilmediğim için sürekli çevremdekilere sorarak gelebilmiştim. Ve oyalandığım için baya geç kalmıştım.
Okulun bahçesine girdiğimde herkes bana bakıyordu. Acaba üstümde mi bir tuhaflık var diye baktığımda gayet normal olduğumu fark ettim.
İçimden 'Her neyse' diye geçirdikten sonra okulun içine girdim fakat birşey fark ettim. Ben daha ne neresi bilmiyorum ki? böyle bulamayacağımı anladığımda yanımdan geçen bir öğrenciye sormaya karar verdim.
" Ah merhaba acaba öğretmenler odasının nerede olduğunu tarif edebilir misin? "
Dediğimde kız başını olumlu anlamda sallayıp gülümsemişti.
" öğretmenler odası 3. katta soldan 4. oda... Benim sınıfımda aynı katta isterseniz benimle gelin "
Başımı olumlu anlamda salladığımda kız önden yürümeye başlamıştı bende hem onun arkasından geliyordum. Hem de etrafı çözmeye çalışıyordum.
Öğretmenler odasının olduğu kata gelince kız parmağıyla kapıyı işaret edip
" Burası " dedi.
" teşekkürler "
Dedikten sonra tam kapıdan giriyordum ki kolumun tutulmasıyla kafamı kızdan tarafa çevirdim.
" Şey... Yanlış anlamayın ama ne için gelmiştiniz? "
" Ben yeni ingilizce öğretmeniyim " dediğimde kız baya bir şaşırmıştı.
" Demek yeni gelen ingilizce öğretmeni sizsiniz. Böylesine yakışıklı bir hoca beklemiyordum "
Bu söylediği şey beni hem mutlu etmişti. Hem de utandırmıştı. Ayrıca açık sözlü olmasına şaşırmıştım.
" iltifatın için teşekkür ederim "
" ah önemli değil. Her neyse birazdan ders başlayacak ben gidiyim izninizle "
Kafamla onayladıktan sonra içeri girdiğimde çoğu öğretmen benim yeni ingilizce öğretmeni olduğumu anlamış olmalılar ki selam vermişlerdi. Aynı şekilde ben de onlara selam vermiştim. Ardından kapının açılmasıyla bir bayan, diğer hocalara selam verdikten sonra yanıma gelip bir kağıt uzattı.
" Bu sizin ders programınız kusura bakmayın aslında önceden çıkarmamız gerekiyordu. Fakat daha yeni ayarlayabildik. Bu arada ben müdür yadımcısıyım adım min sun tanıştığımıza memnun oldum "
" Ah ben de çok memnun oldum "
Dedim hafif önünde eğilerek.
O çıktıktan sonra ders programıma baktığım da pazartesi ilk iki dersimin ve Çarşamba günü öğleden sonramın boş olduğunu fark ettim.
En azından pazartesi günleri daha geç kalkacağım için mutluydum.
Etrafıma baktığımda herkesin çıktığını fark ettim. Sanırım şuan da sadece benim dersim yoktu.
Camın kenarındaki koltuğa oturup telefonumu karıştırmaya başladım.
***
Gözlerimi açtığımda bir kız beni dürtüyordu.
Gözlerimi ovuşturup kendime geldiğimde kız hafif geri çekilerek gülümsemişti.
" ah hocam rahatsız etmedim değil mi ? "
" ettin " dedim kendimden emin bir şekilde " Bir dakika sen bu sabah bana öğretmenler odasını tarif eden kızsın değil mi? "
Diye sorduğumda başıyla onayladı.
" evet bendim. Bu arada rahatsız ettiğim için özür dilerim. Yapamadığım bir soru vardı da size sormak istemiştim "
" ilk teneffüste test mi çözüyorsun? " dediğimde anlamamış gözlerle bakınca,
" ah her neyse ne soracaktın? " dedim.
Kız yanıma oturup test kitabından anlamadığı soruyu gösterip,
" Bu soru" dedi.
Elindeki test kitabını alarak soruyu çözdükten sonra aynı şekilde de ona anlattım.
" Anladın değil mi? "
" hayır " dedi anında.
" Sorun değil tekrar anlatırım " diyerek tekrar anlatmaya başladım.
Anlattıkta sonra " bu sefer anlamışsındır herhalde "
Dediğimde başını tekrar 'hayır' anlamında salladı.
" Üzgünüm ama bu sefer de anlamadım "
" İki kez anlattım ve gayet kolay bir soruydu aslında. Ama buna rağmen anlamadıysan okul çıkışı bir işin yoksa yanıma gel tekrar anlatırım "
Dedim test kitabını ona uzatarak.
" çok teşekkür ederim hocam "
" Sorun değil " dedim sırtını patpatlarken.
