Sonun da dinlemekte olduğum koltuktan kalkarak.
Dersimin olduğu sınıfa ilerlemeye başladım.
Bu benim gireceğim ilk sınıf olduğu için baya heyecanlıydım.Kapıdan girdiğim anda ayağa kalkan öğrecilere 'oturabilirsiniz' Dedikten sonra kollarımı önümde birleştirerek konuşmaya başladım.
" Öncelikle herkese merhaba. Sizin de Bildiğiniz üzere ingilizce öğretmeniniz doğum iznine ayrıldı. Bu yüzden onun yerine bir süre derslerinize ben gireceğim.
Bu arada benim adım Park jimin. İzne ayrılan öğretmen sizin sınıf öğretmeniniz olduğu için aynı zamanda da sınıf öğretmeninizim. Eğer bir sorununuz olursa bana danışmaktan çekinmeyin lütfen. Elimden geldiğince yardımcı olurum. Ve son olarak tahtaya telefon numarı yazacağım bana buradan ulaşabilirsiniz "Dedikten sonra tahtaya numaramı yazıp tekrar sınıfa döndüm.
" Şimdi yoklama alacağım. lütfen sırası gelen kişi ayağa kalkıp kendini tanıtsın "
Öğrenciler onaylar mırıltılar çıkardıklarında öğretmen masasının üstüne oturup sınıf defterini elime aldım.
Yoklama alma işim bitince oturduğum masadan kalkıp sandalyeye oturdum. Saati öğrenmek için koluma baktığım da takmayı unuttuğumu fark edince öğrencilere sormaya karar verdim.
" Saati olan var mı? "
Diye sorduğumda bir oğlan öğrenci ayağa kalkarak,
" Hocam zilin çalmasına 15 dakika var " dedi.
" Tamam serbestsiniz "
Dediğimde sınıfta gürültüler çıkmaya başlayınca elimle masaya vurdum.
" Sessizce! "
Dediğimde gürültüler az da olsa azalmıştı.
Oturduğum yerde arkama yaslanarak cebimdeki telefonu çıkarıp kurcalamaya başladım .Sonun da zil çaldığında 'çıkabilirsiniz' dememe kalmadan zaten herkes çıkmıştı bile.
Oturduğum sandalyeden kalkıp telefonumu cebime koyduktan sonra öğretmenler odasına doğru ilerlemeye başladım.