Biliyorum, çok uzun süredir bölüm koymadım. Beklettiğim için çok üzgünüm. Açıkçası Soma olayı yatışana kadar pek bir şey yapmak istemedim. Normalde bu şekilde bekletmem, emin olabilirsiniz. Emeğin karşılığı olarak oy vermeyi unutmayalım lütfen. İyi okumalar!
Multimedia Dorukhan bu arada.
---
"İriiiis! Hemen uyan yoksa geç kalacağız."
Gökhan'ın sesini bastırmak için kafamı koltuğun sert minderine daha fazla bastırdım. Ama bir kere uykumun içine etmişti bile. Yeniden uykuya dalmanın imkansız olduğunu bilmeme rağmen, yerimden kalkmamak için direniyordum. Zaten dün gece çok yorulmuştum, bir de sabah erken kalkmak işkencenin sözlük anlamıydı resmen.
"İris kalk yoksa kulağının dibinde elektro gitar çalarım ve en iyi sen bilirsin elektro konusunda ne kadar berbat olduğumu."
Oflayarak başımı hafifçe yukarı kaldırdım. Hala gözlerimi açmamıştım. Oturur pozisyona geçip bir süre başımın ağrısının geçmesini bekledim. Dün gece o kadar içersem olacağı buydu tabikide. Barda çalışmanın kötü yanlarından biri, performans sonraları içilen içkiler. Ve kasıklarımdaki hafif sızıya bakılırsa seks yapılan yabancı insanlar.
Bileğimdeki lastik tokayla özensiz bir şekilde ördüğüm saçımı topladıktan sonra yüzümü yıkamak için lavaboya gittim. Dün gece fazla sarhoş olmuş olmalıydım ki Gökhan'ın koltuğunda uyuyakalmışım. Birkaç saatlik uyku ile ancak bu kadar toparlanabilmiştim.
"Gökhan eşyalarımı gördün mü?"
Gökhan birkaç saniye bana baktıktan sonra başıyla yan tarafını işaret etti. Bütün eşyalarım koltuğun kenarındaydı. Ben unutsamda Gökhan çantamı içeri getirmeyi unutmamıştı demek ki. Yoksa o kalabalıkta eminim çantamdan geriye hiçbir şey kalmazdı.
"Kahramansın bildiğin Gökhan."
Gülümsedi. Ama biraz... Fazla ruhsuz gibiydi. Fazla uzak. Fazla soğuk. "Bir sorun mu var Gökhan?"
Bana bakmadan elindeki bir kaç eşyayı koltuğun üzerine koydu. Sonra yerdeki sırt çantasına uzanıp içini karıştırmaya başladı. Kısacası bana aldırmamak için elinden geleni yaptı. Sıkıntıyla nefesimi üfledim.
"Gökhan kız gibi trip mi atıyorsun? Hemde sebebini bile bilmediğim bir şey için."
Gökhan'ı kız yerine koyma taktiğim her zamanki gibi işe yaramış ve bakışlarını bana çevirmesini sağlamıştı. Ama kızgın görünmüyordu, ya da çok iyi bir oyuncuydu. Daha çok hayal kırıklığı vardı yüzünde. Tamam. İşte şimdi şaşırmaya başlamıştım.
"Trip falan atmıyorum İris saçmalama. Sadece..."
"Sadece ne Gökhan? Bilirsin sabırsız bir kişiliğim var, elini çabuk tutsan iyi olur."
Bir şeyler söylemek için ağzını açtı. Bakışlarını bana çevirdikten sonra ağzını kapadı. Susuyordu. Yine. Ne zaman benim tepki vereceğim bir şey söyleyecek olsa böyle oluyordu. Bana oldukça uzun gelen bir sürenin sonunda, sabırsız bakışlarım karşısında sessizliğini bozdu.
"Sadece İris, sence de biraz fazla rahat davranmıyor musun?"
Rahat mı? Nasıl rahat, ne demekti bu şimdi? Gökhan ona bakışımdaki sorgulamayı fark etmiş olmalı ki konuşmasına devam etti.
"Bak. Biliyorum. Barda çalışınca illaki insan içki içiyor. Ama İris dün gece bir adamla yattın, hemde barın tuvaletinde. Sarhoştun biliyorum, ayık olsaydın bunu yapmazdın ama--"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bilinmeyen (Askıda)
أدب المراهقينBİR SÜRELİĞİNE ASKIYA ALINMIŞTIR. BÖLÜMLER ÜZERİNDE DÜZENLEMELER YAPIYORUM VE BİRKAÇ BÖLÜM YAZDIKTAN SONRA DEVAM EDECEĞİM.