Vazgeçilmez Olmak

145 4 1
                                    

Evde herkes çok telasliydi. Bense aksine cok sakindim. Bahçedeki salincagimda agir agir sallanip içimi yiyen düşüncelerle bogusuyordum. Annemin işi sebebiyle apar topar tasiniyorduk. Okul acilali henüz 1 ay bile olmamisti. İzmir'e gidiyorduk. Annem bir tasarimci. Yeni anlastigi firma izmirdeydi, bu nedenle gidiyorduk. Aslında güzeldi. Annem, ben ve Yağmur yeni bir hayata baslayacaktik. Ama canimi yakan geride birakacagim insanlardi. Barış ve babam.Annem ve babam ben 10 yasindayken ayrildirlar. Birbirlerini çok severek büyük bi aşkla evlenmişler ama nedense o ask zamanla bitmis. Benim iyi bi çocukluk gecirmem için 10 yasina girmemi beklemişler. Annem ve babam iki dost gibi arada görüşürler. Genelde benim zorumla. Annem babamdan sonra bir daha evlenmedi. Annem işiyle evli bir kadin. Babamda öyle. Galiba asklarinin bitme sebebi de bu. Babamin şirketi burada olduğu için gelemeyecek. Ama hafta sonları ziyarete gelecegine söz verdi. Babam bir iç mimar. Ve işinin en iyisi. Ondan ayrılmak zor olacak. Ama normalde de pek gördüğüm söylenemez. Asıl zor olan Barıştan ayrılmak. Barisla hemen hemen birlikte büyüdük. Aramızda yillardir cozmedigim bir bağ var. Bu belki aşk belki de asiri sevgi. Bence 2. seçenek çünkü aşk saçma olurdu. Kardeş gibiyiz sonuçta. henüz gittigimizden haberi yok ve bu iğrenç haberi ona vermek zorundayim. 2 saattir kendimde o cesareti bulmaya calisiyorum. Omzumda hissettiğim elle irkildim. Dalmis olmaliyim. Yan tarafima baktigimda bana kocaman gülümseyen Yağmuru gördüm. Yağmur benim en değerli varligimdi. İki kiz kardeş gibi buyumustuk. Tek fark soyadlarimizdi. 6 yasinda kreste tanismisiz. Ardından babalarimiz ortak olmuş. Samimiyet ilerlemiş. Hergun görüşür olumuşuz. Ta ki o iğrenç kaza Yağmurun anne ve babasini bizden alana kadar. 14 yasindaydik. Bi iş görüşmesi için Ankaraya gitmişlerdi. Yagmur bizde kaliyordu. İstanbul a dönerken olmuştu kaza. O günden sonra Yağmuru yanimiza aldik. En zor en aci günlerinde onun yaninda oldum tabii oda benim. Zaten tek çocuktum. Yağmur da benim kardeşim oldu.12 yildir birlikteyiz. Omzumda ki ellerin beni sarsmasiyla tekrar irkildim. ' Aley senin neyin var boyle ? Dalip dalip gidiyorsun'. Kendimi toplayıp Yağmura döndüm. 'İyiyim bitanem bir şeyim yok. Sadecee.. ' ' Barisa nasil veda edeceğini düşünüyorsun değil mi ?' ' Hıh işte bende tam onu diyecektim Yağmurum '. Ona hep boyle hitap ederdim. Yağmurum. O ise Aley demeyi tercih ederdi. Onun disinda kimseye dedirtmezdim, Aleyna derlerdi. ' İstersen onunla konusabilirim' ' Ciddi misin ?' 'Tabi ki. Senin için yapmayacagim şey yok bilirsin'. Aslında bu çok cazipti. Ama Barisa ayip olmaz miydi ? ' Ya galiba benim konuşmam daha doğru olacak' 'Nasil istersen. Ben odamda son kalan esyalarimi toplamaya gidiyorum ' ' Tamam tatlım görüşürüz ' Yüzüme sahte bir gülücük yerleştirip konusmustum. İçim buruktu. Yavaşca kalktim. Odama cikip dolabi actim beyaz sortumu ve pembe tisortumu cikarip giydim. Saclarimi gevşek belik örüp sol tarafima aldim. Solgun gorunuyordum. Beni böyle gormemeliydi. Hafif bir makyaj yapip esyalari toplamakta olan annemin ve Aylin ablanın yanina indim. Aylin abla bizim yardimcimizdi. Çok güzel yemekler yapar. 2. annem gibidir. ' Güzel bayanlar ben cikiyorum. Yarim saate donerim' diyerek ikisinin yanagina birer öpücük biraktim. Ardından merdivenlerden yukari bagirdim ' Ben cikiyorum Yağmuur ' Cevap gecikmedi. ' Tamam Aleey iyi sanslaar'. Sansa bolca ihtiyacim olacak diye mirildandim. Evden ciktim. Barislarin evi 1 sokak asagidaydi. Titrek elimle yavaşca zile bastim. Kapiyi Tülay teyze acmisti. ' Merhaba Tülay teyze. Barış evde mi ?' ' Yarim saat önce evden cikti canim' 'Nereye gittiğini söylemedi mi ?' ' Hayır Aleynacigim' ' Peki tesekkur ederim Tülay teyze' ' Görüşürüz canim'. Baris bu saatlerde hep evde olurdu. Olabileceği yerlere bakmaya karar verdim. Bu işi halletmeliydim. Sahile geldiğimde Barisi bir kayanin üzerine oturmuş denizi izlerken buldum. Yavaşca yanina oturdum. ' Neden bana soylemedin?' Olamaz. Ben söylemeden öğrenmiş olamaz değil mi ? ' Neyi' diyerek salaga yattim. 'Gidiyormussunuz.Babam söyledi. Neden bana soylemedin ? Yoksa öylece çekip gidecek miydin ?' Masmavi gözlerinden bir kaç damla düştü. Onun aglamasina dayanamiyordum. 'Hayır söyleyecektim gerçekten' ' Ne zaman ? Gitmeden bir kaç saat önce mi ? Bana bunu mu layık gördün Aleyna ?' Soran gözlerle bana bakti. Hakliydi. Boynuna sarildim. ' Özür dilerim. Yapamadim. Nasil söylenir ki. Hem çok anî oldu' yavaşca geriye çekildi. 'Peki Aleyna. Umarim hayatında herşey güzel olur. Hoscakal' diyerek dönüp yürümeye başladı koşup bileğinden yakalayıp kendime çevirdim. Agliyordu. Hemde benim yuzumden. Kalbim 100 parçaya ayrildi o an sanki. 'özür dilerim Baris nolur affet beni boyle ayrilmayalim' 'Beni yalnız birak' dedi soğuk bi sesle. Son kez gözlerimin içine bakti ve uzaklaştı. Çaresizce eve yürümeye başladım. Dagilmis bi haldeydim. O benim guvendigim tek erkekti. Şimdi onu kaybetmistim...

Vazgeçilmez OlmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin