Son ders ziliyle yapıştığım sıradan kalktım. Nedensizce fazla yorulmuştum. Yağmur benim aksime fazla enerjikti. Gülücükler saçarak yanıma geldi. "Aley neyin var senin ? Hasta mısın ?" diyerek elini alnıma koydu. Tam konuşacakken sıra arakdaşım lafı ağzıma tıkarak "Bu okul böyle. Zamanla alışacaksın Aley" dedi. "Aley mi ? Bana böyle hitap etme hakkını sana verdiğimi hatırlamıyorum" "Sakin ol. Bir daha kullanmam" dedi sırıtarak. Ondan hiç hoşlanmamıştım. Yağmurun kolumu dürtmesiyle dönüp ona baktım. "Gidelim mi ?" "Gidelim" dedim sakince. O sırada yanımıza bir çocuk geldi. Kumral kıvırcık saçları kendi haline bırakılmışcasına dağınıktı. Hepimiz aynı anda ona bakınca afallayarak "Gitmeyi düşünüyor musun ?" dedi sıra arkadaşıma. "Seni yeni sınıf arkadaşlarımızla tanıştırıyım. Ege bu güzel bayanlar Yağmur ve Aleyna. Güzel
bayanlar bu benim kardeşim dediğim insan Ege." "Memnun oldum Yağmur" diyerek ilk önce elini Yağmur'a uzattı. Etkilenmiş görünüyordu. Ardından "Memnun oldum Aleyna" diyerek elimi sıktı. Ardından okuldan çıktık.
Bu gece Yağmur ile film gecesi yapacaktık. Filmin ilk 15 dakikasını izler ardından sohbete dalardık her seferinde. Elinde büyük bir kase mısırla içeri girdi Yağmur. "Ne oturuyorsun tembel şey kolaları getir" dedi sırıtarak. "Tamam ya bi oturtmadın" "Söylenmee yürü" dedi. Bu kızı çok seviyorum. Film başlayalı henüz yarım saat olmamıştı. Yağmur derin bir iç çekip konuştu " Berkay'dan çok hoşlandım" "Berkay ?" dedim afallayarak. Bugün tanıştığımız çocuk. Ahh sıra arkadaşımdan bahsediyor olmalıydı. "Bu çok güzel bi haber canım" Yağmur kolay kolay hoşlanmazdı. Onun adına çok mutlu olmuştum.
Yeni bir okul günüydü...Okul düşündüğümden çok daha sıkıcıydı. Son ders ziliyle zafer kazanmışcasına sevindim. Yağmur derse girmemişti. Kapıda beni bekliyor olmalıydı. Çantamı alıp sınıftan çıkacakken bir el bileğimi tuttu. Dönüp baktığımda Berkay olduğunu fark ettim. "Eğer işin yoksa biseyler yapalım mı?" çok masum görünüyordu. Bunun Yağmur'un da hoşuna gideceğini düşünerek "Olur" diye yanıt verdim.
Ben, Yağmur, Berkay ve Ege onların takıldığı bir mekana gelmiştik. Küçük şirin bir yerdi. "Beğendin mi burayı?" dediğinde Berkay Yağmur'a sormuş olmasını umut ederek başımı kaldırdığımda umutlu gözlerle bana baktığını fark ettim. Bu iyi olmamıştı. "Hoş bir yer" dedim soğuk bir sesle. En yakın arkadaşım ondan hoşlanıyordu. Sıcak davranmak doğru olmazdı. "Aleyna dışarda biraz konuşalım mı?" diye sorduğunda Berkay yerime çakılıp kalmıştım. Ne yapacaktım şimdi. "Hadi ama lütfen çok kısa" diyerek dudağını büzdü. Yavaşca yerimden kalktım ve kapıya yöneldim. Dışarı çıktığımızda Berkay birden elimi tuttu. "Aleyna senden çok hoşlanıyorum" dediğinde şok olmuştum. Az önce en yakın arkadaşımın sevdiği çocuk benden hoşlandığını söylemişti. Bu bir tür şaka olmalıydı. "Berkay sen ciddi misin?" diyebildim. Sesim kısık çıkmıştı. "Hiç olmadığım kadar Aleyna. Bak bana güven. Seni üzmem. Gerçekten. Bana bi şans ver lütfen. Herkes bi şansı hak eder değil mi?" Ne diyordu bu. "Bak B-Berkay" tam konusacakken kapıda bizi izleyen Yağmuru fark ettim. Söyleyeceklerim boğazımda düğümlenmişti. Elimi çekip Yağmurun yanına ilerledim. "Bunu bana nasıl yaparsın?" dedi Yağmur. Gözlerinden yaşlar dökülüyordu. "B-ben hiç bisey yapmadım Yağmur. Açıklamama izin ver" dedim. Arkasını dönüp koşarak gitmeye başladı. Ben şimdi ne yapacağım... ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vazgeçilmez Olmak
Fiksi RemajaAleyna Yağmur ile birlikte güzel hayata sahipken İzmir'e taşınmaları gerekir. Geride Barış'ı bırakmak zorundadır. Aleyna hayatına giren insanların iyi mi kötü mü olduğuna karar verebilecek mi ? Yağmur gerçek aşkı bulabilecek mi ? Aleyna Barış'a bes...