Herşey Koreceden kelime kelimesine çevrildiği için böyle paylaşıyorum.
Jonghyunla çok yakın olan Dear Cloud grubunun ortaya çıkardığı Jonghyun'un intihar mektubu
난 속에서부터 고장났다.
İçim başta olmak üzere bozuğum ben.
천천히 날 갉아먹던 우울은 결국 날 집어삼켰고
yavaş yavaş beni kemiren hüzün sonunda beni yakalayarak yuttu ve
난 그걸 이길 수 없었다.
ben buna karşı gelemedim/kazanamadım.
나는 날 미워했다. 끊기는 기억을 붙들고 아무리 정신차리라고 소리쳐봐도 답은 없었다.
Kendimden nefret ettim. Buna son vermek için anılara tutundum. Ama ne kadar ''kendine gel'' deyip
bağırsam da bir cevap yoktu. (yani benden cevap yoktu diyor)
막히는 숨을 틔어줄 수 없다면 차라리 멈추는게 나아.
Nefesimi durdurmama/bastırmama engel olamıyorsam düzgün bir şekilde son vermek daha iyi.
날 책임질 수 있는건 누구인지 물었다.
Benden sorumlu olanların kim olduğunu sordum.
너뿐이야.
Sadece bendim.
난 오롯이 혼자였다.
Ben hep yalnızdım.
끝낸다는 말은 쉽다.
''Son verme'' kelimesi benim için kolaydı.
끝내기는 어렵다.
Ama (gerçek anlamda) ''son vermek'' zordu.
그 어려움에 여지껏 살았다.
Bu zorlukla bir süre yaşadım.
도망치고 싶은거라 했다.
Kaçmak istedim.
맞아. 난 도망치고 싶었어.
Evet. Kaçmak istedim.
나에게서.
Kendime.
너에게서.
Sana.
거기 누구냐고 물었다. 나라고 했다. 또 나라고 했다. 그리고 또 나라고했다.
Orada kimin olduğunu sordum. ''Ben'' diye cevap verdi. Yine ''ben'' diye cevap verdi.
Ve yine,yine ''ben'' diye cevap verdi.
왜 자꾸만 기억을 잃냐 했다. 성격 탓이란다. 그렇군요. 결국엔 다 내탓이군요.
Acaba neden sürekli hatıralarımı unutuyorum diye sordum. Karakterim yüzündendi.
Evet öyleydi. Sonuç olarak her şey benim yüzümdendi.
눈치채주길 바랬지만 아무도 몰랐다. 날 만난적 없으니 내가 있는지도 모르는게 당연해.
Farkına varmayı dilerdim ama hiçbir şey bilmiyorum. Benimle tanışmışlığı olmadığı/hiç tanışmadığı
için benim varlığımı bilmemesi doğaldı tabiki de. (İçindeki kişiden söz ediyor zannımca)
왜 사느냐 물었다. 그냥. 그냥. 다들 그냥 산단다.
Neden yaşıyorsun diye sordum(veya sordu. Hani içindeki şu kişi. Baştaki
kısımlar da buna göre değişebilir. Özür dilerim. Dikkatimi tam veremiyorum)
Sadece.Sadece.Herkes sadece yaşıyor işte.
왜 죽으냐 물으면 지쳤다 하겠다.
Neden öleceksin diye sorarsa ''Bitap düştüm'' diye cevap verecektim.
시달리고 고민했다. 지겨운 통증들을 환희로 바꾸는 법은 배운 적도 없었다.
Acı çektim ve endişelendim. Bitap düşüren acıları mutluluğa çevirmeyi de hiç öğrenmemiştim.
통증은 통증일 뿐이다.
Acı sadece acıydı.
그러지 말라고 날 다그쳤다.
Böyle yapma diye kendimi bastırdım.
왜요? 난 왜 내 마음대로 끝도 못맺게 해요?
Neden ? Neden kendi dilediğim gibi sonumu getiremiyorum ?
왜 아픈지를 찾으라 했다.
Canımın neden yandığını bul dedim.
너무 잘 알고있다. 난 나 때문에 아프다. 전부 다 내 탓이고 내가 못나서야.
Gerçekten bunu iyice öğrenmek istiyorum. Ben,ben yüzünden acı çektim. (benim yüzümden)
Her şey tamamen benim suçumdu ve (bunu ben yaptım) diye öne de atılamıyorum.
선생님 이말이 듣고싶었나요?
Doktor,bu sözleri duymak istiyor musunuz acaba?
아뇨. 난 잘못한게 없어요.
Hayır. Benim hatalı olduğum bir şey yok.
조근한 목소리로 내성격을 탓할때 의사 참 쉽다 생각했다.
Alçak sesle benim kişiliğime suç attığında doktorluğun çok kolay olduğunu düşündüm. ??????????
왜 이렇게까지 아픈지 신기한 노릇이다. 나보다 힘든 사람들도 잘만 살던데. 나보다 약한 사람들도 잘만 살던데. 아닌가보다. 살아있는 사람 중에 나보다 힘든 사람은 없고 나보다 약한 사람은 없다.
그래도 살으라고 했다.
Bu kadar acı çekmem ilginç bir durumdu. Benden daha da zorlanan insanlar hayatlarını iyi bir şekilde sürdürüyordu.
Benden daha zayıf insanlar da iyi yaşıyordu. Ya da öyle değil mi? Yaşayan insanlar arasında benden daha da zorlanan bir başkası yok ve
daha da zayıf birisi yok.
왜 그래야하는지 수백번 물어봐도 날위해서는 아니다. 널위해서다.
Neden böyle yapmak zorunda olduğumu milyonlarca kez sorsam da bu benim için değil. Sizin için.
날 위하고 싶었다.
Kendim için de yapmak istiyorum.
제발 모르는 소리 좀 하지 말아요.
Lütfen bilmediğiniz şeyler hakkında konuşmayın.
왜 힘든지를 찾으라니. 몇번이나 얘기해 줬잖아. 왜 내가 힘든지. 그걸로는 이만큼 힘들면 안돼는거야?
더 구체적인 드라마가 있어야 하는거야? 좀 더 사연이 있었으면 하는 거야?
이미 이야기했잖아. 혹시 흘려들은 거 아니야? 이겨낼 수있는건 흉터로 남지 않아.
Neden zorlandığımı bulmak için uğraşmayın.Kaç defa söyledim zaten. Neden zorlandığımı.
Bu konular beni yoramaz mı ? Daha somut bir sebebi mi olmak zorunda ?
Daha özel bir konu mu olmak zorunda. Çoktan söyledim zaten.
Yoksa dinliyormuş gibi mi yapıyordun ? Zorlukların üstesinden gelmem ben de bir ''yara/iz'' olarak kalmadı.
세상과 부딪히는 건 내 몫이 아니었나봐.
Dünyaya kafa tutmak/karşı gelmek benim hakkım değil sanırım.
세상에 알려지는 건 내 삶이 아니었나봐.
burayı pek anlayamadım ama sanırım : ''Ölüm haberini verdiğim hayat benim hayatım değildi'' diyor.
다 그래서 힘든 거더라. 부딪혀서, 알려져서 힘들더라. 왜 그걸 택했을까. 웃긴 일이다.
Hep bunlar yüzünden zorlandım. Kafa tuttuğum için,size (ölümümü ?) bildirdiğim için zorlanıyorum.
Neden bunu seçtim acaba ? Bu çok komik.
지금껏 버티고 있었던게 용하지.
Bu zamana kadar sabretmem cesurcaydı.
무슨 말을 더해. 그냥 수고했다고 해줘.
Başka ne söyleyebilirim ki ? Sadece ''Çok çalıştın'' diyeceğim.
이만하면 잘했다고. 고생했다고 해줘.
Buraya kadar ise çok iyi yaptın. Çok sıkıntı çektin.
웃지는 못하더라도 탓하며 보내진 말아줘.
Gülmeyi beceremesen de kendini suçlayarak öylece gitme.
수고했어.
Çok çalıştın.
정말 고생했어.
Gerçekten çok sıkıntı çektin.
안녕.
Hoşçakal.Ben bir Jonghyun biaslı olarak 2gündür yıkımla uğraşıyorum çöktüm ve kelimelerim boğazıma dizildi sadece yutkuna biliyorum. Tüm Shawollara sabr diliyorum. Jjong ardında mutlu bir gülümseme ve büyük bir sevgi bıraktı büyük işlerini sesini müziğini bırakıp gitti. 2 gündür tüm fandomlar bir oldu ve sarıldılar ağladılar her şeyi unutup. Artık sonlandırıyorum. Umarım herkes bu hadiseden ders çıkarmışlardır. ve idöllerine bir robot gidi davranmayı bırakırlar. Sevgilisi mi var destekleyin evleniyor mu destekleyin guruptan mı ayrılıyor destekleyin en azından hâlâ hayattalar ve size gülümsüyorlar sevdiklerini söyleyip size hiss ettiriyorlar. Sonradan pişman olmayın. Ben kaybettim acısını daha da çok iyi anlıyorum şimdi ama ben her zamanda destekledim. Her ne olursa olsun. İyi geceler benim marshmellow okuyucularım