Selammm!! Eğer şuan bu kelimeri okuyorsan benim dünyama minik bir adım atmış bulunmaktasın...Okumaya devam et ve bu yolda benimle yürü! Desteğin için şimdiden teşekkürler!
İki Sene Önce
Bir vazo daha arkasından yüksek bir ses çıkartarak duvarda yerini aldı.O asla ağlamazdı,o asla yıkılmazdı o hiçbir zaman bu kadar çaresiz olmamıştı.Yerimden doğrulup;
"Abi.." dedim.Sözümü son dört saattir kestiği gibi tekrar kesti,konuşmama engel oluyor kimsenin onun acısını hafifletecek bir kelime dahi söylemesine izin vermiyordu.O da farkındaydı bunun imkansız olduğunun.
"Sus lan sus! Bana abi deme, benim gibi abimi olur lan! ha? söylee Can söyle! Nasıl bir abiyim ben lan,nasıl? kardeşini koruyamayan abimi olur lan!" diye kükredi. Ardı ardına ayağını duvara vuruyordu, etrafta kıracak birşey kalmadığından mı bilmem kendini yere atıp sırtını duvara yasladı.Dizlerini karnına çekip başını ellerinin arasına aldı ağlıyormuydu? O ağlamazdı ki, o bu hayatta tanıdığım en güçlü insandı ,o kendi yaşıtlarının bile "abi"diye seslendiği saygıduyduğu biriydi.Onu böyle görmek benim için o kadar acı vericiydi ki...Sahi o ve Yağız benim hayatıma girdiğinden beri ben ne zaman bu kadar çaresiz hissetmiştim ne zaman bu kadar yıkılmıştım? O ve ikiz kardeşi Yağız beni paradan başka hiçbir şeye sevgi besleyemeyen ailemin elinden canıma kıymadan kurtarmış, bana sımsıkı bir kardeş bağı hediye etmişlerdi."Böyle hediyemi olur "demeyin insanın dibe vurduğu,çırpındığı o anda "kardeşim" dediği böyle insanlara o kadar ihtiyacı oluyordu ki...Tekrar bağırmaya başlayınca gözlerimi ona sabitledim.Şuan eşya mezarlığı haline gelmiş odada oturuyor,etrafta zarar vercecek birşey kalmadığından saçlarına asılmış çekiştiriyordu, etraf yıkık döküktü ama o yıkımın ta kendisiydi.
"Nasıl lan nasıl! Aklım almıyor!Benim kardeşim nasıl bir faişe için canına kıyar ha? Nasıl bu kadar savunmasız,bu kadar çaresiz olabilir? Can 'Yağız' lan bizim 'Yağız' seni canına kıymaktan kurtaran, seni şu siktiğim hayata tekrar bağlamak için günlerce dil döken 'Yağız'! Sesi çatlayıp duruyordu, bu kadarmı canı yanıyordu? Birşeyler söylemek istiyordum ama kelimeler ağzımda birer acı çeken ruhlara dönüşmüş dışarı çıkmak için çırpınmıyorlardı bile.Zaten Bora'ında beni dinlediği yoktu daha çok kendi kendine konuşuyordu. Acısı tarif edilemezdi canının,ruhunun,hayatının yarısını kaybetmişti kimbilebilir belkide tamamını yitirmişti...
Ellerimi gözlerime sımsıkı bastırdım. Nasıl bir acıydı bu böyle? Göz yaşlarım ardı ardına dökülüyor sanki onlarda birşeler söylemek istiyordu.Ellerimi çekip Bora'ya baktım gözlerini boşluğa dikmiş yumruklarını sıkıyor gözlerinden ard arda damlalar yuvarlanıyordu.Kafasını kaldırıp gözlerini ağlamaktan kızarmış olan gözlerime dikti.
"İntikamımı alıcam Can.O faişeye benim kardeşime dünyayı dar ettiği için her gününü zehir edicem!Onun en sevdiği şeylerle oyuncak gibi oynayacağım!Yemin ederim ki Can, Yağızı ölüme sürüklediği her dakika için yaşadığı her saniyeye lanet edecek o sürtük!İster yanımda ol ister olma ama ben bu saatten sonra kalan ömrümü buna adıyacağım! Onun çektiği her acıda ben biraz daha huzura kavuşacak,kardeşime olan borcumu biraz daha ödemiş olacağım. Dedi intikam ateşiyle kararmış gözleriyle.Yüzümde acı bir gülümsemeyle:
"Abi neden uğraşıyoruz ellerimle öldüreyim o faişeyi izin ver.Yaşadığı her saniye ona ödül!" dedim yalvararar.
"O oruspuyu öldürüp kardeşimin yanına göndererek ödülendiremem Can! O burada 'Azrailinin'yanında ölüp kurtulmak için gün sayacak!" dedi yüzüne yayılan soğuk ve korkutucu derecede karanlık gülümsemesiyle...
Okuruma minik bir Not: Ölen kişi yani Yağız, Bora'ın ikiz kardeşi:'(
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAMIN BEDELİ
Chick-LitSelammm!! Eğer şuan bu kelimeri okuyorsan benim dünyama minik bir adım atmış bulunmaktasın...Okumaya devam et ve bu yolda benimle yürü! Desteğin için şimdiden teşekkürleer!