Gece yarısına doğru sokaklarda pahalı bir araba belirdi. Rengi siyahtı, camları siyahtı, jantları siyahtı. Sokak lambalarının ışığının en kuvvetli olduğu yerde bile camlardan içerisi görünmüyordu. Sanki kendiliğinden ilerliyor, taşları sıçratıyor, köşeleri keskin manevralar yaparak kendiliğinden dönüyordu. Şehir ve sokakları, gezintiye çıkmış bir araç gibi değil, savaş planı yapan bir kurmay gibi inceliyordu. Boş sokaklardan, kapalı dükkânların önünden, ışıkları sönmüş sessiz binaların yanından geçerken terk edilmiş bir şehirde tek canlı Berber dükkânının olduğu sokağa girdi. Kepenklerini kapatmamış berberin içerisi simsiyah görünüyordu. Sisle karışık bir karanlık dükkânın içini doldurmuştu. Karanlık oradan sokaklara sızdı. Sokak lambaları sisle karışık aydınlattı ortalığı. Boydan boya, asfalt yerine kaldırım taşı döşenmiş sokak titriyordu. Deprem oluyor gibi sallanıyordu. Kaldırım taşları yerinden fırlayacakmış gibi oynuyor, huysuzlanıyor, tekerleklerin altından kayıp gidiyordu. Araba sokağın sonunda, ıssız kahvehanenin karşısında durdu. Köşedeki ahşap evi gözüne kestirmişti. Nasıl şehrin ortasında yoktan var olduysa, aynı şekilde sokağın köşesinde kayboldu. Hiç bana bakmayın müneccim değilim. Rüyanın yorumunu yapmayacağım. Olayları bildiğim için yazarın böyle bir bölüme niye yer verdiğini az çok anlıyorum. Fakat siz kitabı bitirdiğinizde kendiniz yorumlayabilirsiniz. Okuyacağınız bazı bölümler size kitabın genelinden bağımsız gelebilirler. Unutmayın ki bunlar sadece olaylara değil, kitabın fikrine hizmet eden bölümler. Şimdiki bölüm de küçük bir çocuğa ait. Karşılaşabileceğiniz en masum, en tatlı veletlerden biri. Onunla ilgili kitapta bir bölüm daha var.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi Ülke - Atahan Başaran - Birinci Bölüm
Фанфик"Bu kitabı yazmaya başladığımda lise ikinci sınıfı yeni bitirmiştim. Okuldan nefret ediyordum. Yaz bittiğinde okula dönmek yerine başka bir dünyaya gitmeyi tercih ederdim. Başka bir dünyadaki başka bir ülkeye... Bu kitapta o dünyayı yazmadım ama o d...
