Koruyucu (Seth Clearwater)

Bölüm 6 - Koruyucu

Seth sıkıntıyla koltukta gerindi. Katie'yi göremediği zamanlar içinde tuhaf bir boşluk oluyordu. Onu görmeyeli sadece 4 saat falan olmuştu ama yine de kendini onu özlemekten alıkoyamıyordu. Leah kardeşinin kolunu dürttü.
"Hadi Seth kalk bugün devriye sırası sende unuttun mu?"

"Bir an aklımdan çıkmış üzgünüm."

Leah sırıttı.

"Bu şekilde aklın bir karış havada gezersen annem yakında bir tuhaflık olduğunu anlayacaktır."

"Şşt! Leah sessiz ol seni duyacak."

"Tamam, tamam."

"Seninle başka zaman uğraşacağım. Şimdi devriyeye gitmem gerek."

Seth evden çıkarken, Leah'nın ona takılmaktan zevk aldığı yüzünden okunuyordu.

○○○

Katie yaklaşık bir saat önce uyanmıştı. O zamandan beri babasının ona bıraktığı defteri okuyordu. Ağlamaktan gözleri şişmişti. Öğrendiği bazı şeyler ona çok ağır gelmişti, babası gerçekten nasıl öleceğini biliyordu. Kendini başkalarını korumak için feda etmişti. Yazanlardan anladığı kadarıyla babası geçmişte yaşayan koruyucuların anılarını görebiliyordu. Ve çoğu bilgiyi o anılardan öğrenmişti, Katie içinse bütün bunları deftere geçirmişti. Babası zamanında kurtlar hiç yoktu çünkü kurtların ortaya çıkacağı kadar büyük bir tehlike oluşmamıştı. Oluşanları da babası öngörü yeteneğiyle önceden görmüş ve çaresine bakmıştı. Defterde çeşit çeşit mühürler, bazı iyileştirici bitkiler ve Katie'nin güçleri hakkında bilgiler vardı. Her koruyucunun kendine özgü farklı yetenekleri bulunuyordu. Katie kendininkini düşündükçe ürperdiğini hissetti. Babasının kurtlar hakkında hiç tecrübe edemediği fakat anılarda gördüğü bazı bilgiler vardı. Mesela koruyucunun kurtlara karşı söz geçirebilmesi gibi, onları sakinleştirebilmek, onlarla konuşabilmek gibi. Babası, eski koruyucuların kurtlarla omuza omuza dövüşebildiğini yazmıştı.

Katie'nin istediği asıl şeylerden biri buydu. Ona yetenekleri için pratik yapabileceği biri lazımdı bir kurt. Aklına ilk olarak aklına Seth'in yüzü geldi. Hayır Seth olmazdı, onu pratik yapmak için bile incitmeyi istemiyordu. Sonra aklına Jacob geldi, hayır oda olmazdı. Boş zamanlarının çoğunda Reneesmee'leydi.
Sonra aklına Leah geldi, bu harika olurdu. Tek dişi kurt olan Leah'nın güçlerini gerçekten merak ediyordu. Ve Leah ona acıyacak birine benzemiyordu. Kesinlikle o olmalıydı. Katie üstündekileri değiştirmek için odasına gitti. Bir kot şort ve kısa kollu bir tişört giydi. Saçlarını at kuyruğu yaptı. Siyah converselerini ayağına geçirip Clearwaterların evine gitti.
Kapıyı ilk çalışında Bayan Clearwater açtı. Onun görünce sevindiği yüzünden okunuyordu.

"Katie, seni görmek ne güzel tatlım. İçeri gel lütfen."

Sue Clearwater, annesi ve teyzesinin çocukluk arkadaşıydı.

"Merhaba Sue Teyze. Leah evde mi acaba?"

"Evet evde içeride buyur canım."

Katie içeri geçip koltuklardan birine oturdu. Sue teyze ona gülümsedi.

"Ben gidip onu çağırayım. Burada bekle."

Katie başını sallamakla yetindi. Odadaki eşyalara göz gezdirdi bir sürü fotograf vardı. İçlerinden birini görünce kıkırdamasını tutamadı. Bu Seth'in küçüklüğüydü. Ne kadarda tatlıydı. Leah'nın sesi Katie'nin kıkırdaması böldü.

"Beni mi arıyordun?"

Katie, ona şüpheyle bakan kurt kıza döndü. Leah'nın yüzünde otoriter sert bir ifade vardı.