(1) Ilk karşılaşma

214 13 7
                                    

Hazanın evinde Hazandan:
Annem bugün için bir düğüne davetli ve bizim de gelmemizi istiyor.
Aslında ben hiç gitmek istemiyorum, ama annemde bir değişiklik olur diye, iyi peki dedim. Zaten bu düğünler olmasa biz hiç dışarı çıkamıcayız.
Neyse üstümüzü giydik. Ece baya bir süslenmişdi, sanki evleneceklerin çok yakınlarıyız. Ne yapmaya çalışıyor bu kiz ya. Babamın ölümünden be iflasdan dolayı baya bir değişdi. Neyse artık birşey demiyim.

Bir taksiye binip yola koyulduk, bayada uzak bir yerde düğünlerini yapıyorlarmış. Nedense...
Geldiğimizde baya büyük bir salona geldik. Kızın evleneceğı kişi demekki zengin.
Annemde hemen bakın ve görün, bazılarınız ne kadar uyanık, hemen zengin kocayı kapmışlar dedi.
Üff nefret ediyorum böyle konuşmasından. Belki ben zengin koca istemiyorum, belki ben gerçek aşkın peşindeyim. Yani olamaz mı?

Sinandan:
Yine herzaman gibi herkez aceleciydi.
Çünkü beni kuzenim evleniyordu. Ben çokdan hazırlanmışdım, ama ah bu kadınlar makyaj için 2 saat ayna karşısında nasıl oturabiliyorlar, anlamış değilim. Gökhanda karısını ikna etmeye çalışıyordu. Ama yok nuh diyor peygamber demiyor. Neyse onlar sonradanda gelirler. Bu arada Yağı ve babam merdivenden aşağa iniyorlarda. Onlara daha Selini bekleyeceğimizi söyledim.
Neyazıkki selin aşağa indi ve yola koyulduk. Çok heycanlıydım, sanki ben evleniyorum haha. O kadar çok kuzenimi seviyorum yani, o kadar.

Bu arada kuzende bizi aradı, nerde kaldığımızi sormak için. Ben ise ona 5 dakika içinde orda olduğumuzu söyledim. Gerçekdende 5 dakikada ordaydık. Tahminlerim iyidir. Içeri girdiğimizde çok kalabalıkdı. Zar zor kuzenimin yanına gelebildik, tebrikler etmek için.
Babam kuzenimin babasının masasına oturmuşdu, Yağızda yanlarına gitmişdi. Ne kadar sıkıcı, ben ise biraz daha kuzenimin yanında kaldım.

Faziletden:
Ay kizlar hadi buraya oturmaya mı geldik? Hadi kalkın. Hazan yine hayır dedi, ama eceyi ikna edebildim. Biraz anne kız birlikte oynayalım dedi.

Hazandan:
Onlar masadan kalktıkları zaman, arkadaşım zeynep geldi. Severim onu, tek arkadaşım diyebilirim. Ama oda oynamayı çok sever, geldiğinden beri benimle oynamak ve halay çekmek istiyor. Bende iyi peki dedim ve oynamaya başladık. Bir kaç dakika sonra kendimi baya kaptırdım. Öyle bir oynuyorumki haha.
Baya bir eğleniyoruz zeynep ile.

Sinandan:
Dans edenlerin arasında gözüme bir kız takıldı. Çok güzeldi, sanki bir melek gibi. Bir and kendimi dans pistinde buldum. Oynamaya başladım, ama ona bakarak. Tabi diğer kızlar ise bana bakıyordu, ama ben şimde birtek onu görüyordum.
Üstünde güzel borda bir elbise vardı, saçları ise up uzundu ve açıkdı.
Cesaretimi toplayıp onun yanında oynamak istedim. Tam arkasındaydım ve bu koku benim başımı döndürdü. Sanki sarhoş olmuşdum. Sanki ben ben değilmişim. Bir tek ben ve o! Adını bile bilmezken nasılda bu kadar etkilendim ondan bilmiyorum.
Bu arada ona arkadan çok yaklaşmışdım ve o bunu fark etti. Hemen uzaklaşdı ve masaya oturdu. Ben ise bir köşeden onu hayranlıkla izliyordum.

Hazandan:
Biz oynarken birden arkamda bana hep biraz daha yaklaşan birisini fark ettim. Bir erkekdi. Tanımam etmem, nasıl bana bu kadar yaklaşabiliyor? Olay çıkarmamak için arkadaşımla yerime geçtim. Ama böyle bir baktığımdada baya yakışıklı gözüküyordu.

Eceden: Ablamı masaya geçerken gördüm. Neden acaba? Oynarken baya bir eğleniyordu. Şimdi ise yüzü asık.

Ece masaya doğru ilerledi.

Ece: Abla iyi misin? Sanki yüzün düşmüş gibi gözüküyor.

Hazan: Yok bir şey ablacım, sanki biraz başım döndü ve oturmak istedim.

Ece : Hmm peki. Ben o zaman oynamaya gidiyorum tekrar.

Hazan: Git, git sen. Annem nerde bu arada?

Aşk Tutulması❤Wo Geschichten leben. Entdecke jetzt