brother? ;; yoonmin ✓

:::::

medya; SYML - Where's My Love

¡aradığım mucize

"Jimin?"

"Yoongi?"

"Jimin??"

"Yoongi??"

"Ahş Jimin delirdin mi?!"

Garip diyaloğumuz ortamda daha garip bir atmosfer yarattığında ağlamaklı bir ses çıkarıp dolaptan çıktığım. Yoongi ise hızla çıkardığı pantolonunu geri giymeye çalışıyordu. Ben olabildiğinde gözümü onun dışında bir yerlerde oyalıyordum.

"Dolabımda ne halt yediğini açıklayacak mısın? Şu an sinirlenecek modda değilim."

Yorgun ve halsiz çıkan sesi içimi daha da burkarken başka zaman olsa beni öldürebileceğini biliyordum.

Fakat daha büyük bir sorun vardı ki ben bu durumu nasıl açıklayacaktım? Her şeyi duyduğumu söylersem iş daha da içinden çıkılmaz bir hale gelirdi. O yüzden bir miktar yalan söylemek durumunda kaldım.

"Şey şimdi hyungcum ben erken uyuduğumda gece birden uyanıyorum. İnanır mısın su içmeden uyumaya devam edemem. Geçen gece de öyle olmuştu hani beni dolaba çek- her neyse ne diyordum ben, hah mutfağa gitmek için kalktım işte bir de ben karanlıktan korkarım söylemiş miydim? Tam gidiyorum işte Bay Min'in çalışma odasının kapısı birden açılınca korkup ne yapacağımı şaşırdım. Merdivenlerden çı-"

"Tamam, tamam sus!"

Tek nefeste söylediğim cümlelerden dolayı nefesim kesilmişti. Derin nefesler alarak Yoongi'nin ifadesini ölçüyordum. Sanırım inanmıştı.

"Babamın odasının önünden geçerken..."

Çaktırmadan yutkunduğumda ifademi olabildiğince düz tutmaya çalışıyordum.

"Herhangi bir şey duydun mu?"

Bütün numaracılığımı kullanarak anlamamış gibi yüzümü garip şekillere sokuyordum. Yoongi ise gözlerini kısmış doğru söyleyip söylemediğimi ölçmeye çalışıyordu.

''Bir şey duydum mu, mu? Nasıl bir şey?''

"Her neyse, şu an çok yorgunum bu yüzden benden gizli odama girip odamda saklanmanı ayrıca beni yarı çıplak görmenin bedelini başka zaman ödeteceğim. Şimdi çık artık dışarı."

Yarı çıplak kelimesinden sonra Yoongi'nin üstsüz bir şekilde durduğunu yeni fark ediyordum. 

Sıcak mı oldu ne? Zaten bu aralar Yoongi'ye çok iltifat etmeye başladım odama gidip nefret güncellemesi yapmalıydım. En sonunda odadan çıkmaya karar verdiğimde aklıma gelen şeyle duraksayıp Yoongi'ye geri döndüm.

''Şey son bir şey daha...''

Bunu neden söylediğimi bilmiyordum ama...

''Sana sarılmamı ister misin?''

''Ne?''

''Boşver.''

Hızlıca kapıdan çıktığımda elimi deli gibi atan kalbimin üzerine koydum. Ne saçmalamıştım şimdi ben? Cidden ona sarılmamı istediğini mi sormuştum? Kafamı kıvılcım çıkarana kadar duvarlara sürtmek istiyordum. Durduk yere ne gerek vardı böyle bir şey söylemeye... Benim ponçik bedenim bu kadar heyecanı kaldırmıyor.

Hızla Mutfağa inip su aldıktan sonra odaya döndüğümde aklımda bir çok soru vardı. Öğrendiklerimi kafamda toparlamam lazımdı.

Bay Min Yoongi'yi dövüyordu.
Bay Min Yoongi'yi sevmiyordu.
Bay Min homofobikti.
Bay Min gay oğlunu bir kızla evlendirmeye çalışıyordu.