¡düğün günü
Hayat karşımıza garip tesadüfleri çıkarırken aynı zamanda bize yol gösterici mesajlar gönderirdi. Babamın bizi terk etmesi, annemin Bay Min'le tanışması, bizim Seoul'a gelmemiz, hatta gece birden uyanıp mutfağa inmek için odamdan çıkmam... Hepsi ayrı ayrı düşünüldüğünde saçma fakat bir araya geldiklerinde bir 'amaç' için oluşturulmuş bir hayat döngüsüydü. Sorgulamak yerine anı yaşarsak, zaten her şey yoluna girecekti. Fakat benim bunu anlamam için daha çok erkendi.
Seoul'a geldim geleli uyuduğum en güzel uykudan uyanırken nereden geldiğini anlayamadığım insan ve koşuşturma seslerine tanık oldum.
Gözlerimi açıp kendime gelmem uzun sürerken sesler artmış, üstüne eşya itip kakma sesleri de eklenmişti. Uyuduğum en güzel uykumdan bu şekilde uyandırılmam sonucu artık uyuduğum en güzel uyku sıfatından çıkmıştı.
Sinirle yüz üstü dönüp yastığı kafamın üstüne bastırdığımda bir kaç dakika rahatlasam da bu sefer nefessiz kalmam sonucunda eski pozisyonuma geri dönmüştüm. Pes ederek dağılan uykum ile yatakta doğrulurken onca sesin nereden geldiğini anlamak adına bir gözüm açık uykulu halimle kapıya çıkmaya karar verdim.
Koridora çıktığım an eş zamanlı olarak Yoongi de oldukça uykulu ve sinirli ifadesi ile odasından çıkmıştı. Gözleri yumuk yumuk, saçları dağınıktı. Her zamanki sert görünümünün aksine oldukça soft görüntüsü gülümsememi sağlamıştı. Tatlı.
"Sabahın köründe beni güzel uykumdan uyandırmış olmanıza mantıklı bir açıklama istiyorum. Gerçi mantıklı ve mantıksız hiç bir açıklama beni uykumdan uyandırmanıza bahane değil."
Yoongi uzun koridorda koşturan hizmetlilere hesap sorarken huysuz ve çocuksu hali beni eğlendirmişti.
Ve daha demin Yoongi'yi tanıdım tanıyalı kurduğu en uzun cümleye şahit olmuştum.
"Küçük Bey saat öğlen on ikiyi geçiyor pekte sabahın körü sayılmaz. Ayrıca bugün Bay Min ile Bayan Park evleniyor bütün koşturma bu yüzden."
Ah doğru ya, bugün annem evleniyordu.
Yoongi yerinde homurdanıp bana döndüğünde bir kaç dakika duraksamış daha sonra da adımlarını bana doğrultup yanıma gelmişti.
"Benim odam alt kata daha yakın bu yüzden daha fazla ses geliyor senin odanda kestireceğim, itiraz kabul etmiyorum."
Cevabımı beklemeden odama daldığında ağzım açık kalakalmıştım. Fazla oyalanmadan ben de odama girdiğimde Yoongi kendini çoktan yatağıma yüz üstü bırakmıştı.
"Ben nerede uyuyacağım Küçük Bey?"
Hizmetli kadının ona hitap şekli ile konuşmam Yoongi'yi gülümsetmişti.
"Yatak iki kişilik."
Başka zaman ya da başka bir zaman olsa utanacağımdan ve yanlış anlayacağımdan emin olabilirdim fakat Yoongi'yidi işte o, dalga geçtiğini anlamak zor değildi. Görmeyeceğini bildiğim halde gözlerimi devirmiş ve pencere önündeki tekli koltuğa oturmuştum. Komodinin üstündeki telefonumu da elime aldığımda bildirimlerime bakmaya başladım.
"Annen evleniyor heyecanlı mısın?"
Yastığa gömülü suratı yüzünden boğuk çıkan Yoongi'nin sesi ile bakışlarımı ona çıkardım.
"Senin de baban evleniyor Yoongi, sen heyecanlı mısın?"
Yoongi yüzünü yastıktan kaldırıp kafasını benden tarafa döndürdü. Kaşları çatıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
brother? ;; yoonmin ✓
FanfictionJimin'in annesi ve Yoongi'nin babası evlenmeye karar vermişlerdi. Aynı evde yaşamak zorunda kalan Jimin ve Yoongi'nin tanışmaları pek de iyi başlamadı.