Do not leave me alone

13.

Yun'un ağlamasıyla kalktım. "geldim Yun ağlama annem" hızlı hızlı bebek odasına doğru yürüdüm.Odanın önüne geldiğimde kapıyı açıp içeri girdim. Ah bu kız neden bu kadar erken uyanıyordu ki. Yun'u beşikten kucağıma aldım ve sırtını yavaş yavaş pış pış ladım. Kısa sürede düzenli nefes alış verişlerini duyduğumda tekrar yavaşca beşiğine bıraktım.

Odama geldim ve telefonumu elime alıp saate baktım. 06:14.

Kendimi yatağa sırt üstü attım. İçimden ağlamak geliyordu. Onun gittiğinden bu yana kadar 2 yıl geçmişti. Yaşlanmıştım, en azdın ben öyle sanıyordum. Yun 2 ben 23 yaşındanyım. Bu arada yun onunla benim kızımdı. En çok ona benziyordu. Yun'u her gördüğümde onu hatırlıyorum ve her seferinde kendimi hıçkıra hıçkıra ağlamamak için zor tutuyorum.

Ah herneyse geçmiş geçmişte kaldı. 2 yıldan sonra da bana dönmezdi zaten. Çoktan başkasıyla evlenmiş yeni çocukları bile olmuştur bence.

Yavaşca yataktan kalktım ve aşağı mutfağa indim. Bu şehirde artık yanlızdım Yun ve ben vardık sadece. Annem 3 yıl önce ölmüştü. Nedenini bilmiyorum. Kafamdaki düşünceleri bir kenara fırlatıp Yun'un sütleri olduğu çekmeceyi açtım. Lanet! süt yoktu ve ben bu saate dışarı çıkıcak halde değildim. Off layıp buz dolabını açtım sadece benim yiyebileceğim türden yiyecekler vardı.

Yukarı Yun'un odasına çıktım. kapıyı yavaşca aralayıp baktım. Mışıl mışıl uyuyordu. Kapıyı kapatı odama gittim. Üzerime düzgün bir şeyler bulup giyindim. daha sonra telefondan saate baktım. daha erkendi. Umarım bu saate dükkanlar açıktır.

evimize biraz yakın olan dükkana gittiğimde açık olduğunu gördüm. "Sonunda" kendi kendime fısıldayıp içeri girdim. Kasaya hiç bakmadan direk süt tozlarının olduğu yere gittim (adını bilmiyorum onların hani küçük bebekler için olur ya onlardan işte) bir kaç tane aldım ve kasaya doğru gittim. Önümde yaşlı bir teyze vardı.

Sessizce oflayıp bekledim. Bende yaşlanınca bu kadar yavaş olmam umarım. Gerçi daha ne kadar yaşlanıcaksam. Sonunda teyze çıktığında ben kasaya aldıklarımı koydum ve hızlıca parayı ödeyip eve hızlı adımlarla gitmeye başladım. Yun evde yanlız olunca endişeleniyordum.

Eve geldiğimde aldığım şeyleri tezgaha bıraktım ve yunun odasına çıktım. Hala uyuduğunu görmem rahatlamama sebeb olmuştu. kapıyı yavaşca kapattım odama gittim. Biraz kestirsem fena olmazdı.

Tekrar Yun'un ağlamasıyla uyandığım yerimden kalktım "geldim annem" telefonumuda alıp saate baktım işe gitmeme bir kaç saat kalmıştı ve birazdan clara teyzede gelirdi.

Yun'la aşağı indim ve onu bebek sandalyesine oturtdum. Sütünü hazırlamaya başladım.Clara teyze 45 yaşında alman yanlız yaşayan bir kadındı. Hergün ben işe gidince Yun'a bakardı. Çok iyi bir kadındı alman olmasına rağmen korecesi iyiydi. Kapının çalmasıyla sütü çalkalıyarak kapıya gittim ve açtım. Tahmin ettiğim gibi clara teyze gelmişti. "Hoş geldin clara teyze" "hoşbuldum yavrum. Nerde bakalım benim küçük kuşum" hafifçe gülüp "mutfakta" dedim Clara teyze mutafağa geçince bende arkasından gittim.

"Ver hadi sütü ben ilgilenirim kuşumla dimim kuşum" diyip Yun'un başını okşadı "tamam calara teyze bende işe gideyim artık" sütü ona verip odama çıktım. Her zamanki siyah eteğimi ve beyaz gömleğimi giydim. saçımıda sıkı at kuyruğu yapıp hafif bir rimel ile işimi bitirdim. Kolumdaki saate baktığımda neredeyse geç kalacaktım üstelik bu gün yeni ortak olacağımız şirket başkanı gelecekti. Hızla aşağı indim ve clara teyzeyle Yun'a bir öpücük verip çokta topuklu olamayan ayakkabılarımı giyinip çıktım.

Hiç otobüsü beklemeden direk taksiye bindim. Şirkete geldiğimde hızla parayı ödeyip indim. Hızlı adımlarla içeri girdim ve çantamı filan odama bıraktım gerekli dosyaları alıp toplantı odasına doğru yürüdüm. Geldiğimde derin bir nefes alıp kapıya tıklatıp içeri girdim. Hafif bir baş selamıyla bana ait olan sandalyeye geçtim. geç kalmaktan son anda kurtulmuştum.

Başkan konuşmaya başladığında dikkatimi ona verdim. "Evet herkes burada olduğuna göre yeni iş ortağımızı buraya davet ediyorum. Gelin lütfen".İçeri giren bedeni gördüğümde küçük dilimi yutacaktım. Ağzımdan şaşkınlıktan tek bir kelime çıktı

"J-jimin?"