Kaşlarımı çatarak gözlerimi açtım.Sabah sabah bu bağırış çağırışta ne!? Söylene söylene yataktan kalktım ve tipimin kayık olmasına aldırmadan aşağıya indim.
İnmemle gözlerimin açılması bir olmuştu.Mustafa ve eski sevdiğim ali kavga ediyorlardı.Bende öylece onları izliyordum.
Sıla'nın bir hışımla aliye yürümesiyle bakışlarım ona döndü."Sen salakmısın amk!? Kız senin için o kadar üzüldü,çabaladı,senin aklın şimdi mi yerine geldi!"
Ada kaşlarını çatarak söze girdi. "şimdi siktir git burdan!."
Ali 'sel-' sözünü tamamlayamadan mustafa aliye kafa attı.Ali yere düşmüştü ve burnu kanıyordu.Öfkeyle bağırdı.
"O kızın adını ağzına almıycaksın ulan!" diye kükredi evet resmen kükredi! Mustafayı ilk defa bu kadar sinirli görüyordüm.
Sakin, sessiz utangaç kimseyle konuşmayan biriydi o bu hallerine alışık değilim vr ilk defa şahit oluyorum.
Ali burnunu tutarak ayağa kalktı bir şey demeden kapıyo yöneldi mustafa ise boynundaki kabarmış damarlarıyla ve kıpkırmızı olmuş yüzüyle adeta burnundan soluyordu.
Ardından sıla ve ada'nın mustafaya 'yürü be enişte!' diyerek cıvıldamalarıyla şaşkınlıktan açılan ağzımla onlara baktım.
Ali özürlüsü gitmişti.Mustafa sinirle koltuğa oturdu hala nefer nefeseydi çom öfkeliydi onu bu kadar sinirlendiricek ne olmuş olabilirdi ki?
Merdivemlerden yavaşça inmemle beni farkettiler.Mustafa gözlerini kaçırdı ada ve sıla ise az önce olanları görüp görmediğimi anlamak için yüzüme bakıyorlardı.
Mustafa'nın yanına oturdum arkama yaslandım o ise kafasını önüne eymiş gözlerini kapatmıştı.
Dağılmış saçlarıyla sinirli haliyle gözüme çom sevimli gelmişti.Kendimi tutamadım salak diyip onu kendime çekip sarıldım.
Mustafa ilk önce şaşırsa da oda bana sarıldı.Gülümsedim.Ada ve sıla resmen gözlerinden kalpler fışkırır gibi bakıyorlardı.
Mustafaya baktığım da sakinleşmişti."Evet noldu az önce sizi dinliyorum." dememle mustafa benden ayrıldı ve oturuşunu düzeltti.
Kimsenin konuşmasına gerek kalmadan (her zamanki gibi) ada kobuşmaya başladı.
"ya kanka nolucak işte ali geldi saçmaladı seninle konuşcakmışta amacı seni üzmek değilmişte falan filan gevşek gevşek konuşunca biz de sıla'yla cırladık biz cırlayınca mustafa enişte beyciğimiz araya girdi sonrasını sen gördün."
"Enişte beyciğiniz??"
Diye sorarcasına adaya baktım.sıla sırıtarak "o kadar şey dedi kız bi ona mı takıldın?" dedi ve kıkırdadı.
Mustafaya baktığımda yere bakarak gülümsüyordu.Yanımdaki kırlenti sılaya fırlattım.
"Tamam ya neyse kahvaltı edelim acıktım"dedim karnımı ovuşturarak.
Mustafa kıpkırmızı olmuş bir şekilde hala yere bakıyordu.
Neyden utanmıştı ki bu şimdi??
Kızların kikirdemesiyle onlara döndüm hayırdır dercesine işaret yaptım.Kikirdeyerek sıla şortumu işaret ettim.
Hayır hayır lahkaha atmamalıyım.. Derken kendimi tutamayıp seslice güldüm.Mustafa bu sefer sonunda bakışlarını yerden kaldırmış ve yüzüme bakmıştı.Kaşlarını kaldırmış hafif gülerek bakıyordu.
"kusura bakama tutamadım ama bi şey söylicem,bu kadar utangaç olmana inanamıyorum.Yani garip gerçekten ve erkeksin seni gibi yok bu zamanda.." derken sözümü bitirmeden sıla araya girdi.
"Mustafa bey enişte diyor ki bu zamanda senin gibisi yok diyor yani zor bulunur diyor bak ahahah"
sılaya yohamına!? Dercesine baktım onlar ada'yla kikirdediler.
"izin verseydin de sözümü bitirseydim" diyip devam ettim.
"hiçmi sevgilin falan olmuyo ne biliyim ya işte anladın sen beni" dedim.
Mustafa kırmızı suratıyla "hayır hiç sevgilim olmadı." deyince ada"uha amık"dedi.
"sıla benim yerime adanın ağzına geçirirmisin bi tane" mustafa dediğime biraz sesli güldü.Ay Allah'ım adem elması..
Sıla "zevkle canım arkadaşım" dedi ve sılaya bi tane yapıştırdı.
"Günah kıza ya" dedi mustafa
"ne günahı ya küfür ediyo edemez o küfür falan!" dediğimde kaşları havaya kalktı.
"bi de bir daha söylersen ağzına acı biber sürerim hıı diye azarla kızı da tam olsun" dediğinde sıla ve ada kahkaha attılar.
Ada "helal ve enişte" diyerek mustafa'nın kolunun altına girdi.
Mustafa sırıtarak bana baktı.Hiç bir tepki vermedim rnişte dedikleri için kızlara kızsam mustafa alınıcak yine, bir şey demesemde olmıycak çf amaan..
"Kahvaltı hazırlıyım ben kızlar siz de yardım edin"dedim ayaklanarak kızlar oturdukları yerde iyice yayılıp mızmızlansırken mustafa ayağa kalktı.
"Ben yardım ederim."
Kızlara kınayıcı bakışlarımı atıp gözlerimi kısarak"Püü size kızlığınızdan utanın" dedim.
Mustafa sesli bir şekilde güldü.
Gülme öyle be yiğidim içim eridi
Mutfağa girer girmez vazgeçilmezim olan patatez kızartması için dolaptan patatesleri çıkartıp soymaya baladım.
Mustafa da peynir, zeytin, reçel vs şeyleri çıkartıp masaya koyduktan sonra domatezleri buzfolabından çıkartıp,yıkadıktan sonra doğramaya başladı.
Mustafa da benim gibi patatez kızartmasını çok seviyordu ama evde kahvaltı yapacakları zaman da annesi gelir bana kızartırdı patatezleri benim kızartmamı daha çok seviyo..
Kapı çaldığında benden önce mustafa ben açarım dedi.Elindeki domatezi doğradığı tahtaya bıraktı,ellerini suyu tuttuktan sonra hemen mutfaktan çıktı.
Acaba kim geldi diye düşünürken içeriden gelen bir kız sesiyle kailarımı çattım.Ellerimi durulayıp mutfaktan çıktım.Böyle bir görüntüyle karşılaşacağımı sanmıyordum bu yüzden sinirle gözlerimi kapatıp sıktım.
Gelen mahallenin yavşak kaltak gevşek ve orospusu eda'ydı.Ve cıvıldayarak mustafaya sarılmıştı.Mustafa'nın ellerine baktığımda oda kollarını eda'nın beline sarmıştı..
