"Hatırlamıyorum"

2.9K 142 31
                                    

MERABAA :) ARTIK İKİ GÜNDE BİR YENİ BÖLÜM GELECEK.LÜTFEN VOTE VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.SİZLERİ SEVİYORUM :)

İçimdeki garip his hala benimleydi.Hala bir boşluk hissediyordum.Fakat ne artan ne de azalan bir boşluktu bu.İçimi kemirip durmuyordu ama sinsice bekliyordu orada beni.Bazı  anıları en ummadık anımda hatırlatmak ve yaşadıklarımı yüzüme vurabilmek için bekliyordu.Her sabah kalktığımda ilk hissettiğim ve karşılaştığım bu boşluk hissi olurdu fakat bu sefer sabah kalktığımda ilk gördüğüm karşımda oturan Justin'di.Şu an bir boşluk hissetmiyordum.O boşluğu kocaman bir mutluluk dolduruyordu."Sonunda kalktın Jenny." dedi sırıtırken.

"Sanada günaydın Justin." Neden ben mutluyken böyle bir öküzlük yapmıştı.Halbuki yüzüne baktığınızda öküzlük yapabilecek son insan gibi duruyordu.Gerçi hala onun bir insan olduğundan şüpheliydim.

"Neredeyse 3 gündür uyuyorsun." dedi.Suratına baktım aval aval.Çok ciddiydi.Hiç bir gülümseme veya mimik yoktu ve bu beni dehşete düşürdü.Halbuki fazlada alkol almamıştım.Bunun olması imkansızdı.

"Hey,bana öyle bakmayı kes.Sadece şakaydı." diye devam etti ellerini havaya kaldırıp.Bende güldüm ve bir an ne kadar aptal olduğumu düşüdüm.Hem bir kere doğru bile olsaydı Justin üç gün boyunca burada yatmama izin vermezdi.Son derece şık olan misafir odalarından birine yatırırdı beni.Gerçi öküzlüğü tutarsa onuda yapabilirdi ama o kadar yumuşak kalpliydi ki bence dayanamazdı.

"Neden burada kaldın?" diye sordu bana kısık sesle.O an dilim tutuldu ve uykudan yeni kalkmış olmanın verdiği sersemlikle afalladım ve bir an neden gece burada kaldığımı bile unuttum.Bir kaç saniye gözlerimi kapadım ve kendimi toparlamaya çalıştım.

"Gece taksi bulamadım,arabam da yoktu.Bende sabah giderim diye düşünmüştüm.Rahatsızlık verdiysem özür dilerim.Gidecektim zaten." dedim hemen kalkıp.Belki rahatsız olmuştu,belki eve takıldığı bir kız gelmişti ve beni görünce yanlış anlamıştı.Duyduğum pişmanlıkla hızlı adımlarla kapıya  doğru ilerlediğimde kolumu kavradı ve beni kendine çevirdi.Elinin  koluma olan temasıyla baştan aşağıya eridiğimi hissettim.Beni tek bir hücresiyle parçalara ayırabilirdi. Üzerimdeki etkisi o kadar büyüktü.Ama bu beni rahatsız ediyor muydu? Tabiki de hayır.Çünkü biliyordum ki o bana zarar verebilecek en son insandı.O bana zarar veremezdi,o bi insanı kıramayacak kadar iyilik doluydu.

"Rahatsızlık falan vermedin.Ne münasebet.Ben sadece buraya neden geldin,onu sormak istemiştim aslında." dedi o taptığım gözleriyle bana bakarken.Bu soruyu sorduğuna göre dün gece yaşanan hiçbir şeyi hatırlamıyordu.Buda demek oluyordu ki dün gece beni öldürmek üzere olan ama aynı zamanda bir hayat bahşeden o minik öpücüğü hatırlamıyordu.Bir yanım buna sevinirken diğer yanım buna üzülüyordu.Seviniyordum çünkü eğer hatırlasaydı benden uzaklaşabilirdi,üzülüyorum çünkü o bir kaç saniye senelerin hayaliydi ve çok özeldi.Fakat sadece benim için özeldi.O ise bundan bir haberdi.Yine de emin olmak için sormak istedim."Dün geceye ait hatırladığın bir şey yok mu yani?" dediğimde kaşlarını çattı ve kollarımı bırakıp tek elini saçlarından geçirerek kendini hatırlamaya yordu.

"Immm,sanırım hayır.Hayır,hatırlamıyorum." dediğinde bu sefer ben kaşlarımı çatmıştım.Hatırlamıyordu.Neyse,Polyannacılık yapıp olaya olumlu yönden bakmalıydım.

"Peki,gece barda sarhoş oldun,bende seni eve getirdim.Hepsi bu." dediğimde aslında herşeyi anlatmak isteyen bir iç sesim vardı ama dediğim gibi iç ses.Dış sesim dün geceki olanları bazı şeyleri es geçerek anlatmıştı bile.Gözlerimi kusursuz yüzüne çevirdiğimde gülümseyerek bana bakıyordu."Hepsi bu mu? Emin misin?" dediğinde benle dalga mı geçiyor acaba diye düşündüm.Acaba olanları hatırlıyor ve benimle oyun mu oynuyordu.Eğer öyleyse tam anlamıyla yerin dibine geçerdim.

Dream Has Come True | JustinBieberHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin