Oturan Götuğ'du. Yanında da Onur vardı.
Meriç: Ne var
Onur: Artık bizim sınıfta özlemedinmi benden daha iyi tanıyosun onu malum yattınız ya hani ben seni basmıştım hani.
(1 yıl önce çok içmiştim ve Göktuğ' la istemeden yatmıştım. O zaman da Onur'la çıkıyorduk felan felan)
Meriç: Onur sana bunu anlattım
Onur: Evet anlattın nolmuş.
Göktuğ: Sanada selam Meriç
Cevap vermeden kalktım. Arkadan bana
Onur: Gerçekler acıtır Meriç
Ona cevap vermeden terastan çıktım aşağı inip arabaya şöför koltuğuna oturdum. Miraç'ı aradım. O da 1 saate geldi.
Meriç: Hiç gelmeseydin.
Miraç:Onur'la Göktuğ'u gördüm.
Meriç: Bende
Dedim burnumdan soluyarak.
Miraç:Konuştunuz mu
Meriç: Beni aldattın falan dedi. Ama bilmiyor ki öyle değil
Miraç: Ee
Meriç: Bide Götuğ bizim okula hatta sınıfa geliyormuş
Miraç: Şimdi sıçtın
Dediğinde gaza bastım ve eve sürdüm. Gözüm arabanın saatine takıldı. 02.44 Kaya ve Burhan bizi sikecek. Diye geçirirken eve geldiğimizi gördüm ve kapalı otoparka girdim. Arabadan inip eve girdik. Ortam karanlıktı sessizce merdivenlere yönelirken ışıklar açıldı. Burhan ve Kaya koltuktan
Burhan: Nereden böyle ikizler
Genellikle bize ikizler dediğinde çok sinirli olurdu.
Miraç: Bara gittik
Dedi
Kaya: Meriç sende mi
Meriç: Aynen
Burhan:Çabuk yatağa
Diye bağırıp evi inletti. Bizde korkumuzdan hızla en baştaki odaya Atahan'ın odasına girdik. Ama girmemizle çıkmamız bir oldu. Anladınız siz.
Hemen sonraki oda Miraç'ın odasıydı o yüzden hemen içeri girip uyuduk.Uyandığımda Miraç gitmişti. Bende onun odasından çıkıp kendi odama girdim. Formamı giyip lavaboya girdim. İnsan lavobada ne yapıyosa onu yaptım. Aşağı inip salona koltuğa yattım. Bizimkiler yarım saatte yedikleri için Atahan ve ben normal saatimizden yarım saat erken uyanıyoruz. Yemeklerini bitirince Miraç ve Atahan masayı topladılar bense hala televizyon izliyordum. Burhan: Meriç kalk
Dediğinde kalktım ve çantamı alıp dışarı çıktım ilk gelen Kaya olunca o arabasını açar açmaz bindim. Okula vardığımızda. Onur ve Güneş'in kavga ettiğini gördüğüm an arabadan indim. Ve yanlarına koşarak Onur'a sert bir yumruk geçirdim.
Meriç: Senin derdin ne be. Ne istiyosun bizden.
Onur: Eski günleri istediğimi anlamayacak kadar kalpsizsin hala. Dedi kanayan dudağını elinin tersiyle silerken. Bana kalpsiz dedi ya ben ve kalpsizlik???
Güneş'e döndüm noldu dediğimde yere yığıldı. Bacaklarıma kafasını koyup saçlarını okşadım. Baygındı cevap vermiyordu. Tam onun boynuna sarılacakken bir kuvvetin beni kaldırdığını hissettim. Arkamda olan Onur değildi. Bu Kaya'ydı. Beni biyere götürdü. Beni biryere götürüyordu 2 saat süren yoldan sonra dağ evine geldik. Evet dağ evindeydik. Beni salona oturttu ve mutfağa gitti. 5 dakika sonra geri döndü.
Meriç: Noluyo be
Kaya:Meriç
Meriç: Umarım bunların mantıkli bi...
Kaya: Senin bir ablan var...