Sabah kalaktığımda saat 11.20'ydi. Normal şartlarda bu kadar geç kalkmazdım. Sanırım depresyon bana pek iyi gelmedi. Daha yatakta ayılmaya çalışırken telefonuma bir bildirim geldi ve bildirim sesimin yüksekliği beni yatağımdan zıplatmıştı. Gelen bir instagram mesajıydı. Sahte bir hesap olduğu çok belliydi. Gelen mesajda " Saat birde saat kulesinin orda ol"yazıyordu. Bizimkilerden birinin beni trollediğini düşünerek random attım ve gülmeye başladım. Daha sonra bir mesaj daha geldi. Mesaj şu tek gösterimlikliklerdendi. Açtığımda şoka uğramıştım. Uzaktan benim şuanki halimin çekilmiş bir fotoğrafıydı bu. Hemen ayağa kalkıp perdeleri kapattım. Korkmuştu,polisi aramayı düşünürken bir mesaj daha geldi"Amacım kötu değil,sadece saat birde dediğim yerde ol!"yazıyordu. Hemen Serra'yı aradım ve birlikte gitmeyi teklif ettim. Kabul etti;o kadar hızlı bir şekilde hazırlanmıştım Serra ile buluşacağımız yere geldiğikde saat 11.57'ydi. Serra gelir gelmez bana mesajları göstermemi söyledi. Mesajlara baktıktan sonra yüzü kıpkırmızı olmuştu. Saat kulesine gidene kadar hiç konuşmadı. Saat kulesinin önüne gelince ona "Serra kötü bir durum mu var? Mesajları okuduğundan beri yüzün düştü." Dedim. Serra sanki bana çok önemli bir şey açıklayacakmış gibi baktı. Bir süre böyle baktıktan sonra bu mesajı gönderen kişiyi tanıdığını söyledi. Şok geçirmiştim,tanıyosa yol boyunca neden bana bunu söylememişti ki? Gözlerime baktı ve korkmamam gerektiğini söyledi. Bu kişiyi zamanı gelince benimde öğreneceğimi belirtti. Şimdi Serra da mı daha önce böyle mesajlar almıştı. Serra'ya bunu sorduğumda "Burası konuşmak için uygun bir yer değil. Paketi aldıktan sonra hemen bir kafeye oturalım. Söz o zaman sana bilmen gereken her şeyi anlatacağım."
****************
Ben Serra'yı soru tufanına düşürmüşken bir mesaj daha geldi."Arkandakı kutuyu al ve hemen oradan uzaklaş." Kutuyu aldık ve hemen yakınlarda ki bir kafeye oturduk. İki tane türk kahvesi söyledikten sonra ben pat diye konuya girirverdim. "Serra bunlar kim? Niye böyle bir kutu verdiler ve bu kutuda ne var?"
"Ay biraz sakinleşir misin? Herkesin kutusunda aynı şey olmuyor ve gerçekten daha önce bu kutu olayını hiç duymadın mı? Bu kutu bizim kampüste yaygınlaşmış bir olay. Bu kişiler kim bilmiyoruz ama bizim zaaflarımızı ve herkesten sakladığımız şeyleri bildikleri kesin. Korkma ama bu kutunun içinden senin kimseye söyleyemediğin bir sırrın veya daha kötüsü çıkabilir. Burda açmak istediğine emin misin?" Korkum ve heyecanım daha da artmıştı-tabi merakımda- bu yüzden kutuyu hemen orada açmaya karar verdim. Ne kadar korksamda açmak zorundaydım. Annem "Olacağı varsa olur iyi ya da kötü ,ikiside senin hayrınadır" der hep. " Evet eminim Serra burada açacağım."
"Sen bilirsin fakat içinden kötü bir şey çıkma ihtimali var bunu unutma."
Daha fazla beklemeden kutuyu açtım. İçinde kuru papatyalar ve günlüğüm vardı. Ama nasıl olabilirdi bunlar evdeki dolabımda kilitliydi.Serra da bunları biliyordu. "Hiç bu kadar ileri gitmemişlerdi yani birinin evine girip eşya alıcak kadar !"
Kutunun içinde ufam bjr kutu daha vardı. Bu kutuda dolabımın anahtarı ve bir not kağıdı vardı. Kağıtta anahatarın bir yedeğinin onlarda olduğu yazıyordu. Bunu Serra 'ya göstermedim ve hemem ordan kalkmak istediğimi söyledim." Eve gitmem gerek,biraz yalniz kalmak iyi gelecektir."dedim ve oradan uzaklaştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay Tutulması
Teen FictionAslında hep bir psikolojik gerilim kitabı yazmak istemiştim. Ama Ay gibi benimde içinde bulunduğum durum buna sebep oldu. Mutluyum. Kitabin ikincisi Ay'ın yazdıği kitap olacaktır :) Oy vermeyi unutmayin PAPATYALARİM🌼🌼🌼 -Her cumartesi yeni bölüm- ...