(10).Gizli bir yer

12.7K 843 449
                                    


-

"Neyin var senin?"

"Ha?"

"Yaklaşık bir saattir halı'nın üzerinde desenlerini inceliyorsun."

Mina söylemeden ne yaptığımın farkında bile değildim. Düşünceli bir şekilde ellerimi birbirine kenetleyerek ağzımı aralamıştım;

"Hiç." dedim

"Hâla dün gece bana anlattığın mevzuyu düşünüyorsun değil mi? unut gitsin Hei
Jimin ve tayfasının aşkla meşkle işi olmaz. Kesin bir bokluk vardır. Emin ol."

Mina doğruyu söylüyordu. Jimin için planladığım şeylerin dönüp dolaşıp benim başıma gelmesi cidden çok saçma geliyordu.

Ben ondan değil onun benden hoşlanmaya hatta aşık olmaya başlaması lazımdı.

Şimdi ise onu önceden gördüğümde nefretle atan kalbim, artık heyecanla atıyordu.

Teklifini başta kabul etmemeliydim. En fazla ne yapabilirdi ki? Önce büyükbabamı sonra da beni öldürürdü. Hiç olmazsa acı çekmeden kurtulur giderdim.

Derin bir nefes alarak ayağa kalmıştım. Kanepenin kenarında duran havluyu elime alarak saçlarımın nemini alıyordum.

Mina ise kahve yapmak İçin mutfağa gitmişti. Onun da sıkıntılarının olduğu çok belliydi. Bu sıkıntılarının sebebi ise Jungkook olduğuna adım kadar emindim.

Düşüncelerimden sıyrılıp son olarak ensemdeki ıslaklığı silerken kapı çalmıştı.
Nemli havluyu bir kenara bırakarak anahtarını çevirdiğim kapıyı biraz araladım.

"Sen şu geçenki çocuksun." demiştim, işaret parmağımı geçen gece gördüğüm çocuğa doğru tutarak.

"Şşş, sessiz ol." dedi, sesi oldukça kısık çıkmıştı.

"Burada ne işin var?"

"Hei, seni oldukça iyi tanıyorum. Soru sorma ve beni dikkatli dinle."

Davranışları onun endişeli olduğunu gösteriyordu. Sadece birkaç gece önce partide ayak üstü konuştuğum bu çocuk, beni nerden tanıyor olabilirdi ki? Bu resmen saçmalık.

"Hey baksana, seni dinlemek istemiyorum.
Bence artık gitmelisin."

Kapatacağım kapının girişine ayağını koyup kapanmasını engellemişti.

"Buradan kaçmak istediğini biliyorum Hei ve eğer kabul edersen sana yardım edebilirim." elindeki kağıdı avcuma yerleştirip "Bana bu numaradan ulaş."demişti.

Ellerini cebine sokup giderken arkasından fısıldadım. "Adın neydi senin?"

'Adım Kai.'

Jimin

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Jimin

"Yaa hyung, ne diye geldiğimden beri aptal gibi gülüyorsun?  Yoksa aşık falan mı oldun."

Benimsin | P.J Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin