Evlilik Teklifi

357 21 1
                                    

Artık her gün bir bölüm keyifli okumalar.

- Anne...
- Efendim oğlum.
- Biraz sonra gelseydin.
- Neden ki
- Ya şey
- Bir şey yok Aurora anne neden bizle kahvaltı yapmıyorsun?
- Neden olmasın.
- Miyacım bizim içindi ama bu yemek
- Olsun Alucum biz sonra daha güzel bir yerde yeriz.
- Bak buna söz veriyorum daha güzel bir yere getireceğim.
- Tamam hadi Aurora anne şüpelenicek bırak beni ineyim.
- Olmaz ben yedireceğim sana
- Alucu....
Ağzına salatadan biraz koyar ve mecburan yer Miya. Kahvaltı bittikten sonra masayı topladılar Alucard ve Miya ama Miya birden durdu.
- Alucard çocuğumuz olursa adına ne koyacağız?
- Hmm... Hiç düşünmemiştim.
- Aslında Alucum.
- Miyacım
- Ben geçen gün bir kedi elfi ile tanıştım çok şirin bir kız çocuğu onu...
- Çocuğumuz olarak sahiplenebiliriz Miyam.
-Aaaluuucaardd canım benim ya
O gün öğlene doğru kedi elfine baktık cidden çok şirindi adı da Nanaydı kendisi gibi şirindi. Hemen alıp eve götürdük. Miya bu kedi elfe bayılmıştı. Miya'dan harika bir anne olurdu. Gelir gelmez banyo yaptırdı. Bir masal okudu ve uyuttu. Miya'da yorulmuştu. Ama ona söylemem gereken bir şey var. Miya:
-Alu
-Miya benimle evlenir misin?
Tek taş yüzüğü kutusundan çıkardım.
Elini tuttum ve yavaşça yüzüğü taktım. Miya:
-Alucum
- Miya
- Alucard
- Gel buraya
Bana sarıldı. Ağlıyordu ama mutluluktan.
- Artık zamanı gelmişti Miya. Artık zamanı gelmişti aşkım.
- Bencede aşkım.
##############
Miya upuzun gelinliği ile Alucard'ın koluna girmiş kürsüye doğru gidiyordu. Kalbi aşırı hızlı atıyordu. Kürsüye vardıklarında hiç bir şey duymuyordu sadece Aşık olduğu adamın gözlerine bakıyordu. Alucard ağzını hareket ettirerek ona evet demesini söylemişti. Oda yerime getirdi:
- Eveeeeeeeet!
Somra Alucard'a sordular:
- Evet, eveeeeet,eveeeeeeeeet.
Artık evliydiler.
- Miya, Karıcım.
Çenesimden tutup hafif kaldırdı ve yacaşça öptü. Hiç bitmesin istemişlerdi ama olmadı. Çünkü iblisler geri geliyordu.
##################
Bu Alucard için bile fazlaydı çok fazlaydı nereye baksa iblis kaynıyordu. Miya'nın elini tuttu ve kutsal odaya getirdi. Bu ölümüne bir savaştı ve dua ettiler. Miya kocasına bir şey olmaması için Alucard da karısına bir şey olmaması için dua etti. Bu zor bir savaş olucaktı. Alucard karısına döndü ve yanağını okşadı. Yayını karısına uzattı ve Miya'nın yayı parlamaya başladı. Estes bunun ne demek olduğunu biliyordu ve ordusuna saldırı emri verdi. Miya'nın yayından çıkan bir ok onlarca düşmanı yere seriyordu. Havaya attığı oklar yağmur olarak yağıyordu. Her vuruşta daha hızlı ve daha hatasız atıyordu. Alucard ise ona gelen atışlardan koruyordu onu ama bu sadece savaşın güney yönüydü. Kuzeyde Annesi Aurora ve Elf büyücü Eudora savaşıyordu. Alucard o tarafa baktığında gökten yıldırımlar ve buzul metaorları yağıyordu. Karısına döndü. Eşi değişmişti fazlasıyla. Saçları daha da solabilirmiş gibi beyazlamış, kıyafetleri küçükken giydiği ilk karşılaştıklarındakı kıyafetine dönmüştü ve en çok gözleri elmas gibi her ışık vurduğunda ışıldıyordu. Ama savaş bitmemişti. Mızraklı bir şövalye hızla Alucard'ın üstüne doğru gelip ona doğru atladı. Alucard bundan kaçtı ama savaşçı mızrağıyla arka arkaya saldırı yapıyor. Durmuyordu Miya'nın oklarını bile savuşturuyordu. Ama sanki Alucard bu savaşçıyı tanıyordu ama... olamazdı by hamleleri ancak soylu savaşçı Zilong yapabilirdi. Zilong onun dostuydu şimdi niye düşmandı ki. Sonra onda bir şey farketti. Gözlerinin rengi mızrağını tutuşu sanki zorla yaptırılıyordu. Alucard:
- Miya dur. Dedi ve Miya durdu. Alucard ne yapması gerektiğini biliyordu.
- Estes!
Estes hızla gelmiş ve durumu görmüştü. Zilong'u kutsadı ve Zilong yavaşça diz çöktü. Yere düşmesini Alucard engelledi. Dostuna:
- Kim? Diye sordu ama zaten cevabını biliyordu bu büyüyü bir kişi yapardı Vexana.
################
Miya, Alucard, estes kuzey cepesine gittiler. Eudora ve Annesi baya iyi bir takım olmuşlardı. Vexana ölmedi ya da sürülmeliydi. Sürülecekse Alice'in koyuldupu yere koyulması iyi bir fikir olabilirdi ama bunu tek başına yapamazdı. Eşine sarıldı be kulağını
- Sana ilk dediğim şeyi hatırla Miya ve boynuma tutun.
Miya boynuna tutundu ve ellerini kılıcın sapına koydu. Eşinin kulapına eyilip fısıldadı:
- Biz geleceği değiştirebiliriz.
Ve Alucard hızla yola koyuldu. Vexana'nın izini sürmek zor değildi. Yanındaki nerdeyse her canlının ruhunu emebilir onu kontrol edebilirdi. Bu Zilong'da sadece kontroldü çünkü Zilong bu büyüye dayanabilirdi. Ama şimdi bu ruh emicinin yok olması gerekiyordu. Elf krallığı kendini korurdu. Çoğu kişi ordaydı. Tigreal ve freya da zaten savaşmakta ustaydı ama Freya Zilong'a olanları öğrendiği gibi Vexana'yı öldürmeye gelirdi. Freya yıllardır Zilong'a aşıktı ve sanırım bunu artık söylemesi çok zordu çünkü Zilong geri dönmeyebilirdi. Sonunda onu gördü. Eşine:
- Miya kılıcı bırak boynuma tutun.
Miya hızlıca bunu yaptı ve Alucard kılıcını Vexana'ya attı. Vexana arkasındaki ağacı kontrol edip kendini korudu. Alucard Eşini indirdi. Şuan kılıcı ondaydı ama şuan. Onun üstüne doğru atladı ama ağaç önüne çıktı ve son anda kaçtı. Miya ağacı epeyce oklamıştı ama yıkılmıyordu. Alucard ağaçtan kılıcı çıkardı. Ve doğruca Vexana'nın üstüne atladı. Onu yere yatırdı. Kılıcını kaldırdı. Ama Vexana bir şey söyledi. Ne demişti arkana bak mı? Arkasını döndü ve üç mavi ok göğsüne saplandı. Onu Miya vurmuştu ama neden?

Ay Işığında(Bitti) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin