17

418 44 8
                                    

Selağm herkese iyi okumalar❤️⚡️

Sonsuzuz..

O sırada Sadie yanıma gelip sarıldı ve dedi ki.

-Siz sonsuzsunuz, sizin birbirinize olan sevginiz asla evren gibi sonsuz.. Bitmeyecek .

-Sadie eğer daha fazla duygusal konuşursan sevgi patlamasından şuracıkta düşüp bayılacağım.
diyen Gaten'a gülerek baktım.

O sırada Gaten yanımıza gelip ben,Finn ve Sadie'ye sarıldı ve diğerlerine " gelsenize lan eşşoleşekler!" dedi. Herkes gelince bende şöyle dedim;

-Bu sarılmanın ismi sonsuzluk.. Eğer bu sonsuzluktan biri yanımızda olmazsa,sonsuzluk bozulur.. Tamam mı. Biz sonsuzuz,söz verin..
Herkes "promise" deyince içimde olan sevinç ve sonsuz olma isteğinin haddi hesabı yoktu..

Birkaç saniye sonrasında herkes kalktı ve gülümseyerek birbirlerine baktılar..

-Sıkıldım ve sizinle bereaberken sıkılmak hoşuma gitmiyor bu yüzden bir şey yapalım. dedi Jaeden o sırada bende dedim ki hadi dışarı çıkalım!!

Dışarıda

Jack hemen şurada ki kafeye gidelim deyince kafeye girdik. Masaları birleştirip içecekleri sipariş ettik. Finn bana o sırada, Mira şortun çok kısa değil mi? deyince gözlerimi akrep gibi yana çevirip hayır? dedim. O sırada garson gelip içeceklerimizi dağıttı o sırada benim üstümü inceliyordu ve bunu Finn farketmişti.. Elimi hızlı ve sertçe tutup masanın üzerine tutuşmuş olan ellerimizi koydu. Tam o an garson Jack'in limonatasını masaya koyuyordu ki ellerimizi bam diye masaya koyan Finn sayesinde limonata Jack'in üstüne döküldü. Jack'de hemen oh shit! deyince adam dönüp Finn'e ve tutuşmuş olan ellerimize bakıp sinirle gitti. arkasından Finn asshole diye fısıldadı. Gülümseyip dudağından öptüm. Senden başkası yok. Götler bizim sonsuzluğumuzu şahı gelse bozamaz! dedim ve güldüm.

-Finn çıkar o pantalonunu bana ver şu an şortum limonata oldu ve ...'ye benziyo!! diyen Jack'e kahkaha atarak baktım. (mide bulanmasın diye yazmadm çok iyiyim kahretsn aaksslsö)

O sırada Wyatt üzgünce bana bakıp 52 saat 23 dakika dedi. İlk anlamadım ve sonra Noah şunu dedi 52 saat 23 dakika sonra uçağa binmiş olacağız ve içim yanıyo aq. Seni bırakma hissi nasıl bi duygu biliyomusun? Benim için böyle Finn'i düşün..

Finn'e baktım ve bana şunu söyledi.

-Mira kahretsin seni bırakıp Amerika'ya dönmek istemiyorum. Nerede olursam olayım ama seninle olayım.. Sokak şerefsiz pislik heriflerle dolu ve bunu düşünüp bile bile gitmem bana sana ihanet ettiğim düşüncesini uyandırıyor. Sikiyim gitmek istemiyorum!

Caleb araya girerek şunu dedi;

Lan hepimiz şöyle biraz daha büyük olacaktık sende gelip bizimle yaşayacaktın lan! Ulan bunları düşünüp gerçek hayata,gerçeklere dönünce içimde bi boşluk oluyo amk...

Millie bende şurda duygusal iki laf etmek isterdim ama eğer biraz daha duygusallaşırsak toplu ağlama moduna geçeceğiz hadi kalkalım..

Kalktık o sırada Jack benim üstümdeki yeleği istedi şortunun üstüne bağalayacakmış. Ben çıkarıp verince Finn üstündeki hırkasını çıkarınca Jack hemen yok kanka gerek yok yeter dedi. Finn güldü ama çıkardı ve bana giydirdi, üşüyormusun diye sordu. Sen yanımdayken,hayır.. dedim

Herkes kollarını birbirinin omzuna attı ve kafeden çıktık...

Selağm yaşıyorum merak etmeyin ve sizce bu bölüm nasıldı? Bu arada ortak yaramıza tuz basatım okullar açıldı pöf ama neyseki yarın Cuma hadi yine iyiyiz🙈❤️💫

I Miss You | Finn Wolfhard Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin