Annemin dediği şey ile şaşkınca anneme bakmaya başladım. O sırada Bayan Jeon konuşmaya başladı. Bende Bayan Jeon'a doğru döndüm;
- Bak Melodi. Biz 3-4 aylığına başka bir ülkeye gitmek zorundayız. Ve Jungkook'u götürmeyeceğiz. Nedenini sorarsan Jungkook'u sürekli bir ülkeden başka bir ülkeye sürüklüyoruz ve okulundan geri kalıyor. Ve ayrıca onun evde tek kalmasını da istemediğimiz için bu süreç içinde senin evinde sana arkadaşlık edicek. Yada sevgilisiniz sanırım.- Iıı... Şey evet. Öyleyiz.
- Senin iyi bir çocuk olduğunu biliyorum. Bu yüzden Jungkook ile de iyi anlaşacağınızı düşünerek ilişkinizi destekliyorum. Bizim geri buraya gelme sürecimize kadar Jungkook'a iyi bakabilir misin? Evinizde kalması seni rahatsız etmez değil mi?
- Tabiki etmez. Siz hiç merak etmeyin. Jungkook'a iyi bakacağıma ve güzel bir şekilde anlaşacağımıza söz veriyorum.
- Teşekkür ederim Melodi. Bu kadar iyi kalpli ve anlayışlı bir kızın oğlumla çıkması beni çok mutlu etti.
- Teşekkür ederim... Ama size birşey sormak istiyorum.
- Tabi. Dinliyorum.
- Sizin gideceğinizden Jungkook'un haberi var mı?
- Evet var.
Biz böyle konuşurken Bay Jeon ve babam mutfağa girdi. Bay Jeon Bayan Jeon'un yanına geldi;
- Hayatım hadi artık biz gidelim. Yarın erkenden uçağa binmemiz gerekiyor.
Bayan Jeon'da gülümseyerek;
- Tamam canım.
Dedi ve ayağa kalktı. Sonra kapıya doğru ilerlediler. Jungkook salonda otururken kankam sanırım odama çıkmıştı. Bay Jeon ve Bayan Jeon kapıya geldiklerinden Jungkook'da ayağa kalktı ve yanımıza geldi. Jungkook ve ben hariç herkes dışarı çıkmıştı. Ben Jungkook'a dönerek;- Yarın buraya geliceksin sanırım.
Dedim. Jungkook'da başını olumlu anlamda sallayarak cevap verdi;
- Evet. Sen gelmemi istemiyor musun?- Hayır öyle değil. Yani tabiki gelebilirsin.
- Yani istiyor musun gelmemi?
- Ben istemesemde geleceksin zaten yani bunu burda tartışmanın bir anlamı yok.
Jungkook bu dediğime üzülmüş olacak ki başını öne eğerek konuşmasına devam etti;
- Yani gelmemi istemiyorsun...
Ben dediğim şey yüzünden Jungkook'un üzülmesine üzüldüm. Ardından Jungkook'a doğru bir adım attım ve sarıldım. Jungkook benim sarılmama şaşırığı için ellerini belime birkaç dakika sonra koymuştu;
- Beni istemiyorsan gelmeyebilirim.- Seni bu evde istiyorum sevgilim.
- S-Sevgilim? İlk defa bu kadar içten bir şekilde bana sevgilim dedin.
- Neyse bu kadar özlem yeter.
Dedim ve Jungkook'dan ayrıldım. Daha sonra;
- Hadi git artık. Annen ve baban seni bekliyordur.
Dedim ve onu kolundan kapı tarafına döndürüp sırtından kapıya doğru ittirdim. Jungkook kapıdan çıkmıştı ama daha sonra hemen arkasına dönüp yanıma geldi ve çenemden tutarak dudağıma kısa ve nazik bir öpücük kondurdu;
- İyi geceler sevgilim.
Dedi ve evden çıkıp anne ve babasının yanına gitti. Ben ise öylece bakıyordum. Bu habersiz öpmelerine uzun bir süre alışamayacaktım anlaşılan. Annem ve babam eve girdiğinde ben odama çıktım. Kankam odamda masama oturmuş bilgisayarımla oynuyordu. Yanına ilerleyerek ne yaptığına baktım. Oyun oynadığını gördüğümde yatağıma oturup alay edermişcesine bir ses tonuyla konuşmaya başladım;
- Daha büyüyememişsin anlaşılan. Oyun oynadığına göre...
Bu dediğin üzerine kankam oynadığı oyunu durdurup dönen sandalyeyi bana çevirerek cevap verdi;
- Hayır. Ben gayet de büyüdüm. Asıl senin için kararmış...~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~
♧️Beğenmeyi ve yorum yapmayı♧️
♧️unutmayın♧️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayallerle Tutunduğum HAYAT
Roman d'amourBir insan ölümle baş başa kaldığında onu ne kurtarabilir? Onu ancak ileriye dönük olan hayalleri kurtarabilir... Bir insan ancak hayalleri olursa hayata tutunabilir ve bu dünyada bir yeri olduğunu farkedebilir.... Eğer sen ölümle içli dışlı bir insa...