Gözlerimi araladığımda etraf karanlıktı . Elime telefonu alıp saate baktığım da daha beş olduğunu gördüm .
Karnımdan acayip gurultular geliyordu çünkü uzun süredir açtım, ayağa kalkıp üzerimi düzelttim .
Banyoya girip işlerimi hallettim ve odamın kapısını açıp alt kata inmeden önce hastama aç olup olmadığını sormak için şu çocuğun kapısını tıklattım .
Biranda onu ve olanları kabullenmiştim . Sonuçta başka şansım da yoktu .
İçerden ses gelmeyince kapıyı açıp içeri girdim . Yatağında bir çocuk kadar masumca uyuyordu . Sabah kükreyen kişiyle uzaktan yakından alakası yoktu . Yanına yaklaştım ve kolunu dürttüm.
Hareket etmedi ştt, diye seslenip tekrat dürttüm , yine hareket etmedi . Heyy adını bilmediğim hastaamm , diye tekrar dürttüğüm de bileğimden tutup beni yatağa sırt üstü yatırdı ve oda üzerime çıktı .
Dudaklarım arasından ufak bir çığlık firar ettiğinde bunu ellerimi ağzıma bastırarak engellemeye çalıştım . Ne yapıyor lan bu dangalak diye düşünürken ona bakma gafletine düştüm ,
Uyumaktan şişmiş gözleri ve dağınık saçlarıyla daha da yakışıylıydı , yutkunmak zorunda kaldım diyim siz anlayın .
Allah sizi inandırsın mister yağuşuklu ödülünün bu ay ki kazananı bu çıcık . Tabi şimdi o ne diceksiniz o benim düzenlediğim yarışma fazla takılmayın .
Üzerime doğru uzanıp kafasını boynuma gömdü ve mırıldandı , hiç bir şey anlamamış olsamda bu benim kendime gelmemi sağlamıştı .
- ne diyorsun? kalksana üzerimden be adam . diye onu omuzlarından itiyordum ama nafile davar ölüsü mübarek yerinden oynamıyor .
- mmımımımımım
- anlamıyorum , olum kalksana lan üstümden . Diyip omuzlarından itmeye devam ettim .
Yalnız şuan bulunduğumuz pozisyona bayıldım , hasta doktor ilişkimiz fevkaladenin fevkinde , aman nazar değmesin .
Kulağıma nefesini verip tekrarladı , bunu da huy edinmişti ya neyse ,
- benim adım Onur .
peki, anladım fakat neden hala üzerimden kalkmıyorsun ? , anlatsana biraz ,Sinirlerimi kontrol altında tutmak için aşırı efor sarfediyordum . Bu da bizim mesleğin cilveleri işte .
- peki . Neden hala üzerimden kalkmıyorsun . Dedim dişlerimin arasında .
- kuş tüyü yastıkdan daha rahatsın .
Dedi ve belime sarıldı . Üzerimde neredeyse üç tonluk bir hayvan yatıyordu ve bana rahatsın diyordu .Allahım bunları yaşamak için ne günah işledim . biraz düşününce . Haaa tamam , pardon . Dedim içimden, yaşadıklarım müstehakdı bana canım .
Sevgili hayvan ölüsü arkadaşımın ağırlığı zaten beni rahatsız ederken birde bulunduğumuz durumun dışardan görünüşü iyice rahatsız ediyordu beni . Ama gerçek bir rahatsızla da polemiğe girmicek kadar zekiydim . Tamam belki biraz ucundan . Neyse konumuz bu değil .
- yemek yemeye inelim mi onur ? . Dedim üzerimden kalkmasını ümit ederek , yoksa zaten katil olacağımdan biryerlerde kalma sıkıntım da olmayacaktı . kafasını boynumdan kaldırdığında yüzünde piç bir gülümseme vardı .
- olur . Dedi sadece ve üzerimden yavaşça kalktı . İçimden bir oh çekip ayağa kalktım . Kendimi kasmaktan ve bunun ağırlığından vücudumun her yeri ağrımıştı . Boynumu ovarken o önden ben ardından odadan çıktık .
Beraber aşşağı inerken bizi kim görse , tamam düzeltiyorum , onuru kim görse cin çarpmışa dönüyordu . Bu durum beni kuşkulandırıyordu , emin olduğum tek bir şey vardı .
O da bu evde hala benden saklanan veya bana söylenmeye tenezzül edilmeyen bir şeyler olduğuydu .
En sonunda mutfağa girdiğimizde masada oturan görevliler ani bir hareketle ayağa fırladılar, öyle hızlı davrandılar ki ben bile irkilmiştim .
- bize yiyecek birşeyler hazırlayın . Dedi onur , otoriter bir sesle ve kolunu omuzuma attı ama bu kadar samimiyet fazlaydı . Kolunu rahatsız olduğumu belirtecek bir şekilde omuzumdan hafifçe indirdim ,bana yandan bir bakış attı ama birşey söylemedi zaten söyleseydi oyardım gözlerini . Beraber mutfaktan çıkıp salonda ikili koltuğa oturduk .
Daha yirmidört saattir bile tanımadım insanların evinde hatta bu deliyle böyle yanyana olduğumu babam bir görse . Valla beni av tüfeğiyle samanyoluna kadar kovalar .
Düşünceme kıkırdamamla onur kafasını çevirip bana baktı . Ben hala gülümserken oda gülümsedi .
- neye gülüyorsun ? .dedi
- hiç . Öylesine , gülmeyeyim mi ?.dedim
- gül . Dedi sadece gözlerime bir kaç saniye bakıp kafasını dizlerime koydu . Bundan rahatsız olmamıştım, çünkü çok masum bir hareketti fakat koltuğa sığmaması kahkaha isteğimi bastırmama hiç yardımcı olmuyordu .
Farklı şeyler düşünmek adına etrafa bakarken istemsizce saçlarıyla oynamaya başladım . Çok yumuşak ve bakımlı saçları vardı . Ayrıca saçlarıyla oynadıkça buram buram kahve ve çikolata kokuları yayılıyordu etrafa .
Aynı yukarda üzerime yattığındaki gibi gerçi o zaman koklamaya pek fırsat bulamamıştım. Herneyse demeye çalıştığım bu kokuyu sevdiğim . Sadece kokuyu yoksa kendileri bir deliden farksız gözümde . Yakışıklı bir deli ...
Beş dakika kadar sonra yiyeceklerin hazır olduğunu haber verdiklerinde kalkıp mutfağa gittik masaya karşılıklı oturup , önümüze konulan onlarca çeşit yiyecekten karnımızı doyuracak kadarını yedik .
Yemek boyunca da çatal ve tabaktan gelen seslerden başka hiç bir ses duyulmadı .
Bu evde herkez ölü gibiydi . Al işte rahatsız olma için başka bir sebep daha bizim ev olsa seslerden evde durulmaz . Ah benim güzel evim ah .
Yemekten sonra ise doğruca kalkıp onun odasına gittik , ben siyah ve gri detaylı pufa o yatağa oturdu , giderken dağınık bıraktığımız oda şuan fazlasıyla derli topluydu .
- e napıcaz şimdi burda , dedi ve piçimsi bir şekilde gülümsedi . Bende gülerek kafamı iki yana salladım .
- bilmem . Beraber yapmak istediğin birşey yoksa odama geçebilirim .dedim tekrar güldük .
- bilmem yok galiba . Dedi
- o zaman , haydi görüşmek üzere , dedim son kez gülümseyerek ve tam ayağa kalkmış gidiyordum ki elimi tuttu ve kendi yatağına oturttu . Ona sorgularcasına bakarken içten içe birşey yapar mı acaba diye de korkmuyor değildim .
- bana kitap okur musun ? . Dedi o kadar masumca bir istekdi ki resmen tutup yanaklarını mıncırasım gelmişti . Tamam abarttım ama şimdi korkuyla ne diyeceğini beklediğim için adrenalin falan hep tavan . Tutup mıncırsam mı acaba diye geçirdim içimden .
Fakat tepkisini ölçemediğimden böyle birşey yapmadım . Kocaman gülümsedim ve yanımızda duran büyük kitaplıktan rastgele bir kitap seçtim, ismi siyah ve kırmızıydı ona gösterdiğimde kafasıyla onayladı ve dizime yattı .
Kitabı okumaya başladığımda bir elimle de saçlarıyla oynuyordum , kahve ve çikolata kokusu uykumu getirmeye başladığında , en son hatırladığım kitabın elimden düşüşüydü .
Evet bay deli ve bayan doktor sever okuyucularım . Bu bölümümüzün de sonuna geldik yapımda ve yayımda emeği geçen beynim ve parmaklarıma saygılarımı sunuyorum . 😂😂 sizleri çok seviyorum, beğenecek gibi olursanız da aman vazgeçmeyin he 😂😂😘😘😍😍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
● Vampir Kelebek ●
RomanceAilesinden uzak bir şehirde tek başına hayata tutunmaya çalışan genç bir kızın , hayatının geri kalanını refah içinde geçirebileceği bir teklifi kabul etmesi . Sonrasın da ise kabul ettiği teklife mahkum kalması. - Senden beni iyileştirmeni istiyoru...