KALPSİZ

3.1K 124 3
                                    

Multi ; Eda ..

BARAN AĞA;

Şuan öyle sinirliydim ki benim sevdiğim kıza o piç gelip ahlaksız cümleler sarfetmişti . Öfkem dağları delecek , dünyayı yakacak kadar derindi . Kimdi ki o kim ? O gün büyük bir hırsla gidip Mert denen herifi bulmaya çalıştım ama yoktu . Daha sonra Osman ve diğer adamlarıma bulmalarını söylemiş yarım saat sürmeden Osmandan aldığım telefon üzerine şuana kadar hiç kullanmaya ihtiyaç duymadığım depoya gittim . Ve evet onu benim sevdiğim kadına söylediklerii için bin pişman ettim. Yaptıklarım için pişman mıyım ? Hayır! Evet bi doktor adayı için ve iyi bir insan için ters şeyler yaptım belki ama iyi bir derse ihtiyacı vardı . Bu ilk vukaati değildi ama benim en hassas damarıma basmayacaktı. Annemden sonra tek bir bakışında huzur bulduğum kadındı o.. Belki beni hiç sevmeyecek belki hiç bana ait olmayacaktı benliği kalbi , belk.. belki başkasını sevecek evlenecekti . Hayır hayır bu düşüncesi bile ölümü tercih etmeme sebep ben ondan vazgeçemem . Onun başkasının olmasına izin vermem veremem . Yutkunmamı bile zorlarken bunları düşünmek , gerçek olsa nefessiz kalırım galiba . Biri görse bu halimi nerde o sert mizaçlı otoriter koskoca mardin ağası BARAN AĞA der . Ahh bu kız ne yapıyor bana hemde hiç konuşmadan dokunmadan gözümün içine bile bakmadan .. Ama şuan içim rahat yanında sürekli gezen kazulet abisiymiş. Galiba onu aşmamda çok zor olacak . Ama ben Baranım BARAN ağayım kimse hiçbir zaman benim önümde duramaz bu kim olursa olur . Yeterki o da beni sevsin , dünya geçse karşıma onu benden alamaz !

*****************

Rümeysanın sesiyle uyanmıştım yine bu sabah. Sabah dediğime bakmayın öğleyine geliyor saat Elif ve uyku aşkı ! Rümeysanın tekarar çağırmasıyla

-Kalktım baş belası geliyorum dedim. Ve telefonuma uzandım . Elime alıp hemen ekrana baktım . Baran yine mesaj atmıştı . Her sabah günaydın mesajıyla uyanıyordum artık . O olaydan bir hafta sonra abim Rizeye dönmüştü . Zar zor ikna etmiştim tabii korkuyordu başıma bişe gelir diye ama Mert sapığı o günden sonra hiç karşıma çıkmamıştı . Rümeysada abim gider gitmez tamanen yanıma yerleşmişti . Çokça aksamıştı zaten taşınma işi. Erkenden kalkıp bi anne gibi her sabah evi toplar kahvaltıyı hazırlar çağırırdı beni . Çok çabuk alıştık birbirimize zaten alışılmayacak bi kız değil ki .. ve Baran o olaydan sonra yani bir aydır çok yakın davranıyor sürekli Ömerle birlikte bizimle vakit geçirmek için bahaneler üretiyordu . Az çok anladım bana ilgi duyduğunu ama henüz söylenmiş birşey yok. Olmasındıda zaten ben onun hayatına ayak uyduramam zaten o da benim imkansız gibi birşey, en iyisi mesafemi koruyup arkaşça devam etmek Ömerle olduğu gibi.. Evet kalbimde anlam verenediğim kıpırtılar var heycan var ve çok sık olmasada gülümsediğinde beni benden alan gamzeleri. Off işim çok zor bu adamdan uzak durmak çok çok daha zor ..

Kapıyı kilitleyip çıktık evden Rümeysayla . Rümeysayı hastaneye bırakacaktım üçüncü sınıf olduğu için arada uğruyordu. Hastaneye gelice Baranın da burda staj yaptığı geldi aklıma . Ve elim yandığı o gün .. aslında o gün sezmiştim bana karşı az da olsa ilgi duyduğunu ama aklımın bi köşesine yer etmesine izin vermeyip dört bir yana savdım hepsi. Ayının suratsızın tekiydi . Gülmeyi bilmeyen adam aşkı sevgiyi nerden bilsindi . Ama geçen zamanda anlamıştım az çok . Ama o ne kadar bana ulaşmaya çalışıyorsa ben o kadar mesafe koyuyorum araya . Çünkü korkuyorum güvenmekten , aşkına sevgisine kapılıp gitmekten .. Zaten kalbim dünden hazır koşup Baranın kalbinin en güzel yerinde taht kurmaya , içindeki en ücra köşedeki tahta Baranın kalbini oturtmaya sarıp sarmalamaya ..

- Aloooo !! Kızım kendinde misin acaba ? " Rümeysanın sesiyle düşüncelerimden uzajlaştım iyice Leyla ya sarıyordum . Allahım sen yardım et !

HER DİLDE AŞK ( Karadenizden Mardine )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin