♠︎ Morfin

2.5K 290 40
                                    

Finale adım adım.

Gittiğinden beri donuyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gittiğinden beri donuyorum. İçimde oluşan boşluk her gece titrememe sebep oluyor.  Yatağın sol yanı, tek başıma aldığım duşlar beni üşütüyor. Yüzüm sadece göz yaşlarıyla ısınıyor. Kalbimde oluşan yara bir kesik gibi. Kabuğunu her sabah soyuyormuşçasına her gün tazelenip canımı yakıyor. İyileşmek bilmiyor. Yediğim her yemek, yuttuğum her lokma işkence gibi geliyor. Ölmek istiyorum, vazgeçiyorum ardından. 'Hayır, ölen olamam, ben öldürenim.' Diye tekrar ediyorum sürekli. Kendimi ikna etmeye çalışıyorum.

Depo boş biliyor musun? O bodruma nadiren iniyorum artık. İki aydır belki iki kez. O da senin için. Kokunu alma umuduyla uğruyorum. Umduğumu bulamadan da dönüyorum. Kokun gitti biliyorum. O da seninle burayı terk etti ama yine de başka kimseyi sokmuyorum oraya. Yeni kimseyi almıyorum. Korkuyorum. Birini öldürürken zevk alamamaktan, kendim olamamaktan korkuyorum. Çünkü sensiz ben, bir kimse olmaya çalışan hiç kimseyim.

Seni bir parçam haline getirmiştim. Sen ise benden ayrıldın, artık yoksun. Nasıl kendim olabilirim? Çakmak yanıyor, kaşık ısınıyor ve toz eriyor. Eriyen toz köpürüyor ve kokusu odaya yayılıyor. Artık hiçbir şeyden zevk almıyorum. Şırıngaya dolan sıvıya yalvaran gözlerle bakıyorum. Sadece birkaç saatliğine de olsa kendimden kaçmama yardım edebilir mi?Gözlerimi sıkıca kapıyorum ve damarlarıma akın eden sıcak sıvıyı hissediyorum. Acıyor, yanıyor ve yok oluyor. Şimdi her şey farklı bir hal alıyor. Daha mı mutluyum? Beni öldüren bu şey aynı zamanda sanki beni hayata bağlıyor. Bil bakalım bu bana kimi hatırlatıyor?

Döneceğini sanıyordum. Gitmezsin sanıyordum. Teşekkür ederim, polisleri buraya göndermediğin için. Beni ele vermediğin için teşekkür ederim. İki ayda kendine yeni bir hayat kurabildin mi? Ben her gün yeniden ölüyorum. Onların yalanlarını benim gerçekliklerimden daha çok sevdin mi? Ben hiçbir yalana kendimi inandıramıyorum. Başım dönüyor, nefesim daralıyor. Hiçbir kimyasal sana olan özlemimi bir anlığına olsun yok etmiyor. Bu dünyadaki hiçbir madde beni kendimden kurtarmıyor. Şimdi bir katilim, bir sanatçıyım ama her şeyden önce ben kendimin kurbanıyım.

Bir kurtarıcıya ihtiyacım var. Günün birinde bu soğuk evin soğuk zemininde can vereceğim. Ben en büyük işkenceyim ve en acılı şekilde öleceğim. Beni kurtarmana ihtiyacım var. Bu kimseyi baştan yaratmana, yeniden var etmene ihtiyacım var.

Sıvı kanıma karışıyor ve göz kapaklarım ağırlaşıyor. Belki olmayan şeyler görüyorum, belki olmayan şeyler duyuyorum. Işık gibi... Belki gün doğuyor. Kapı zili gibi... Belki de sen geldin.

Hayır sevgilim, sen gelmezsin. Ama o kadar istiyorum ki kapı zilini duymayı, sanki durmadan çalıyor ve yankılanıyor aklımda. Gerçek olmadığını biliyorum. Belki kimyasalın etkisinden belki sana olan özlemimden kalkıyorum yattığım yerden ve ilerliyorum aşağı kata. Merdivenler şu saniye o kadar eğlenceli ki...Ve açıyorum kapıyı. Soğuk rüzgar yüzüme vururken kapıyorum gözlerimi, gülümsüyorum.

Biliyordum gerçek olmadığını. Çünkü gerçek olsan seni görürdüm, değil mi? Gerçek olsaydın gülümserdin, ağlardın ya da bana kızardın. Küfürler eder, bağırır çağırır sonra yine bana sarılırdın. Bu gördüğüm ise bir halüsinasyon. Çünkü sen asla yanında biriyle gelmezdin. Gerçek olsaydın, kafama asla silah tutmazdın.

 Gerçek olsaydın, kafama asla silah tutmazdın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~Sıradaki Bölüm~
SANRI

THE SUFFERERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin