Garip enesxbaşak

8

Enes Günlüğü
Naber? Bi gün bu günlüğü ona Başak'a okutmak istiyorum. Ya şuan okuyosan Başak seni çok seviyorum. Neyse bu günde işte sabahın köründe kalkıp işe gittim. Sanırım sadece hafta sonları çalışıcaz. Hmm... Başka, başka ne olabilir. Ne olacaak? Yarın Başak ile sözlenecektik. Ama benim yarın işim var. Okuldan sonra spora gitmem gerek. Ooof of. Neyse yapıcaz bişeyler bi şekilde gitmem gerek yoksa babam beni keser. Uygulama işide gider. Yani gidebilir bitebilir. İşte öyle olmaması lazım. Neyse bb...

Başak Günlüğü
Bugün işe geç kaldım. Nedenini de bilmiyorum. Normalde erken kaşkarım. Ama geç kalmadım. Ama kendimi rezil ettim. İşe geç kaldığım için o kadar acele etmişim ki üzerimi değiştirmeyi unutmuşum. Yani işe gecelikle gitmişim. Bide yarın hazır olmam gerekiyor iyi de benim yarın işim var. AVM de bilgisayar bakmam gerek. Ooooofff

***
Başak bu gün geç kalktı çünkü gece bilgisayarlara bakmayı çok abarttı. Madem ki tanımadığı (belki tanıyo) biri ile (zorla) evlendirilecekti. (Enes iken ama haberi yok gamzelimin) E o zaman yeni şeyler yapıp, alıp kendini mutlu edebilirdi. O böyle düşünüyodu. Sabah kalktığında herkes uyuyordu. Saat 9 ama onlar saat 8 de işe başlamalıydı,

Başak: Nasıl yaaa? Ooof nasıl yetişecem ben!

Başak o kadar acele etti ki (bu iş için heycanlı çünkü) üzerini değiştirmeyi unuttu. Telefonunu ve çantasını alıp evden hızla çıkıp arabasına bindi ve işe doğru arabayı sürmeye başladı.
***
Enes şaşkın ve gülerek: Başak?

Başak: Efendim, bi dakka yaa sen niye gülüyosun?

Enes kendini gülmemek için tutarak: Üzerin?

Başak: Üzerim? Ne olmuş üzerime (kıyafetkerine bakar) (ağlayacak durumda) Haayır yaa. Ben ne giycem şimdi? O kadar yolu geri mi döncem, yada dönemi cem?

Fatih giriş kapısının önündeki sesleri duydu menejerine: Neye gülüyo bunlar?

Menejeri: Bilmem. Bi bakın isterseniz?

Fatih girişe geldi: Ne oluyo burda?

Başak: Ben üzerimi değiştirmeyi unutmuşum da.

Fatih Başak'ın kapının önünde pembe bir gecelikle durduğunu görünce gülmeden edemedi,

Başak: Ben bi arabaya bakayım. Belki yedek kıyafetim vardır. (Oflayarak) Aynı okulun ilk günü gibi. Ama ortaokulda dahada rezil olursun. Ama ben işteyim. Neyse...

Enes: Başak bekle. Şirketin kıyafetlerinden var aslında giyersen?

Başak: Sanırım hayatım kurtuldu.

Enes: E o zaman kızlar siz ilgilenin. Verin siz kıyafetlerini.

Enes Başak'ı kızlarla göndermekte hata yapmıştı, ama farkında değildi. Kızlar 3 kişilerdi. 3 kişilerdi çünkü Başak'a zarar vermeyi planlıyolardı. Bahaneleri ise kıyafetleri bulmak zor. (Yazar: neden böyle bi bölüm yazıyotım? Bilmem) Peki neden zarar vermeyi planlıyolardı? Çünkü içlerinden biri Enes'in plotiniğiydi. Hatta onlarla aynı sınıftaydı. Ama Enes'i izlemek için hep saklanmıştı. (Platonik: Sevim)

Başak: Nerde bu kıyafetler, siz söyleyin ben kendim alırım.

Sevim: Burada. Hem biz veririz sonuçta yeni başladın.

Bir odaya girdiler,

Başak: teşekkürler.

Sevim: Kızlar, tutun!!!

Kızların ikiside aynı anda Başak'ın koluna girip onu tuttular. Sevim yavaş yavaş Başak'ın üzerine yürümeye başladı, (kapı hafif açık kalmıştı)