Okumayan ölümü öpsün sllföfmfmf. Bölüm hiç içime sinmedi. Sadece yayın akışı devam etsin diye yazdım. En alttaki yazıya da diğer bölümle ilgili ufak bir açıklama yapacağım. Onu okumazsanız diğer bölümü ıkınarak anlarsınız başta. Zaten pek uzatmam alttaki yazıyı. Neyse iyi okumalarrrrr!
(MM FEYZOVE SU TUVALETTEYKEN)
Yanımda burnu kanayan, dudağı patlamış suya baktım. Şerefsizler çok eğleneceğiz dedikten sonra kendilerince eğlenmişlerdi:Suya eziyet ederek.
Kuzum durumu kötüydü ve ben hiçbir şey yapamamıştım. Cebimde bulduğum yıpranmış peçeteyle önce burnunu sonra dudağını sildim.
"Su neden vurdular sana? Hadi kuşum anlat"
Su gözlerinden akan yaşı silip bana Maviş gözlerle baktı. Maviş deyince aklıma Ateş geldi. Oğğff.
"Beni öpmek istedi,ben de suratıma tükürdüm. O da sinirlendi."
Sarıldım... Acısını geçirebilecek gibi. Kafasını dizlerime koydu ve ben de saçlarıyla oynamaya başladım. Aksiyonlara babam sayesinde alışmıştım ve artık farklı karşılamıyordum fakat su alışmadığı için normaldi.
Aklım Ateşe kaydı. Mavi gözleri,çapkın gülüşü, bana kelebeğim diyişi.Hadi be gel Ateş Açar. Bana öpücük atıp Nazlım de.
Annemin öğrendiği günü hatırlıyorum.Ateş ve ben bizim evde Tabiri caizse yiyişiyorduk. Ben tam üstüne çıkmış ve biz iyice ateşlenmişken annemin Nazlı niye çığlığına duymuştuk. Gerisi tam bir keşmekeş.
Benim Ateşin üstünden inişim, Ateşle toparlanmaya çalışmamız ve annemin kahkahası... Ateşle ben ona kocaman gözlerle bakınca "Neden şaşırıyorsunuz? Biliyordum zaten. Anlamamak için aptal olmak gerekir." demişti.
Suyun sesi ile dünyaya döndüm.
"Efendim anlamadım"
Su başını dizlerimden kaldırmadan "Sana bir şey yapmadılar değil mi?"
Hayır anlamında kafamı salladım. Cidden yapmamışlardı. "Şükürler olsun"
Kafasını dizimden kaldırınca omuzunu sıvazladım. "ahhhhh"
Telaşla "Ne oldu?" dedim. Zorla gülümseyip "Yok bir şey ya, Ne olacak? Birden şey oldum."
Tek kaşımı kaldırıp "Çıkart tişörtünü." dedim.Gözlerini kocaman açıp "Saçmalama be Git şuradan" dedi.
Ona ısrarla bakınca Oflayıp çıkardı. Gördüğüm şeyle Şok Oldum. Sırtında Kemer izleri vardı ve bölge bölge kan toplamıştı.
Ona baktım. "S-su sen...Allah'ım Vicdansızlar nasıl yaptılar bunu?"
"Çok acımıyor. Vallahi bak. Sadece sen dokununca birden şey oldu. Ondan. Ne olur panik yapma."
"Ya ne demek Panik yapma? Senin halinden haberin yok galiba. Sırtında mor olmayan, kızarmamış tek bir bölge yok."
Ağlayarak "Ne olur üstüme gelme. Kendimi yeterince kötü hissediyorum. Ayrıca canım yanıyor Nazlı bunu mu duymak istiyorsun? Eğer istiyorsan diye söylüyorum, Evet canım duramayacak kadar çok acıyor."
Söylediği sözlerden ve gözlerinden akan yaşlardan sonra üstüne gitmek istemedim ama kendi içimdeki fırtınayı durduramıyordum.
Ne demek savunmasız bir kıza sırf seni istemediği için öldürürcesine vurmak? İstemiyorsa istemiyor, bu kadar. Israra ne gerek var?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKINA DIVANE -FEYSU-
Fanfiction"Boncuğum" diy heyecanla mırıldandım . Çok güzeldi, hatta fazla güzel. Boynuma atlayıp sıkıca sarıldı ,sarıldık