Saklı Cennetim

#bölüm3

Multideki emel
Emel'in ağzından

Sinemle telefonda konuşutken bir anda yere yapıştım. Düşmenin etkisiyle telefona baktığımda ekranının çizildiğini farkettim o acıyla attığım çığlık üzerine millet etrafıma toplandığında teyzenin teki

"Geçmiş ola kızım neyin var, noldu"
Dedi telaşla ben de ağlamaklı bir sesle
"Teyzeyi yeri öptüm az önce oda bana hediye olarak şu son model telefonumun içine etti."
Teyze
"Cık cık cık daha çok gençmiş yazık düşmenin etkisiyle kafasını yere vurdu herhal bir doktara mı götürsek" diyince gülmemek için parmağımı ısırdım.

Bunu farkeden teyze
"Allah allah bak şimdide parmağını ısırmaya çalışıyor biri ambulans çağırsın"
Ben dayanamayıp kahkaha attığımda etrafımdaki insanlar bana 'bu iyi değil, harbi mal " bakışlatı atarak gitti. O anda farkettim ki ben hala yerdeyim. Hemen kalktım yere düştüğü için kapanan trlefonumu açtığımda 5 dakika içerisinde bizimkilerden 23 çağrı 12 mesaj olduğunu farkettim tam mesajları okuyacaktım ki ekranda 'yağuşuklum' yazısını gördüm.-bu benim kuzenim enes oluyo- şerefsiz çok yakışıklı aynı zaman da mal ama olsundu en sevdiklerim arasında. Daha fazla bekletmemek adına- çünkü 23 kere aramışlar demek ki önemli bişey var-  hemen açtım.

Telefonumu kulağıma dayadığım anda bir beddua yolladım.Ama malesefki enes hala böğürüyordu.

"EMEL LAN EMEL TELEFONU AÇTI"

Benim cevap vermeme fırsat kalmadan bu sefer çağlanın sesiyle kulağım için bir fatiha okudum.

"EMEL CEVAP VER, iyimisin ses ver emel."

Aha şimdi anladım ben telefonu imdat diye kapatmıştım demi.

Şimdi bi cevap verip kendimi kurtarmam lazım... Buldum.

"Ya bi durun kulağımın ırzına geçtiniz namussuzlar." dediğimde telefomdan bir oh sesi geldi.
Ardından sinan

"Sen buraya bi gel ben seni napıcam, ulan insafsız iyimisin ne oldu öyle "

Tabi bu arada benim ego bir tavan vir tavan.

"Beni çok sevdiğinizi biliyorum benim için çok endişelendiniz onada tmm ama 5 dakka sonra aradım zaten neyin kafası be yavrum. Yoldayım geliyorum bizim mekana"

Dedim ardından cevap vermelerine fırsat vermeden tlefonu kapattım.

Çağla'nın ağzından

Emelin teli kapandığında korkudan bedenimin titrediğini hissettim. Kesin bir şey olmuştu. Kızlarla aynı anda 'Emel'diye cırladığımızda çağdaş, sinan ve enes de yanımıza gelip bize ne oldu bakışları attılar. İçimizde en mantıklı konuşabilen kişi olan sinem

" emeli nerdesin diye aradık konuşurken bir anda 'imdat, ah yatdım edin' diye bağırdı ve telefon kapandı."

Bütün bunları tek nefeste söylemişti.
O anda enes hemen oturduğu yastığın üzerindeki telefonunu alıp emeli aradı ama telefonu kapalıydı.

Biz daha da telaş yapmaya başlarken gene içimizden en mantıklı konuşan ikinci kişi aslı

"Hepimiz arayalım telefonun sinyali çekiyo eğer çekmeseydi böyle bir numara kullanılmıyor derlerdi ve emel kalabalık bir alandaydı eğer biri bişey yaptıysa telefonuda yanına almayı unutmaz şimdi 3 dakkika içinde hepiniz arıyorsunuz eğer gene de cevap gelmezsse aramaya çıkıyoruz çünkü buraya geliyodu "

Herkezden evet nidaları çıkarken hepimi z telefonlarımızla emele ulaşmaya çalışıyoduk.

Enes her zaman ki gibi ciddileşmişti ve gülünce ve ainirlenince suratında çıkan çizgiler şimdi sinirlendiği için çok belli oluyodu.

Enes hep öyleydi konu biz olunca çok farklı bi enes çıkıyordu ortaya.

Ben hem bunları düşünüp hemde emeli ararken bir anda enesin sesiyle kafamı oraya çevirdim. Telefonun açıldığını anlayınca telefona
"Emel iyimisin emel ses ver " diye seslendim. Tamam ya biraz cırlamış olabilirim.
Emelin sesiyle hepimiz bir oh çekerken bir yandanda ona saydırıyorduk. Aslında içimizde en ciddimiz emel ile sinem gibi görünebilir di ama emelde arada bize benzeyebiliyordu.Telefonda duyduğum şey ile hafif kıkırdadık.

"Ya bi durun kulağımın ırzına geçtiniz namussuzlar. "dedi. Sonra biraz konuştıktan sonra yanımıza geldiğini söyleyip kapattı.Şimdi onun gelmesini bekliyorduk ta bi ben canım ikizime yalvarırcasına o fotoyu bana atmasını istiyorum ama atmıyo çünkü neymiş'enese yanlış yapamazmış' aslına bakarsan enesle ikizim yarışsa enes çağdaşı döver ama enes mal olduğu için çağdaşlaşmamış öküz çağdaş enesi dövebiliyo. Sinan ikisinide dövemiyo. Bunun sebebi ise hepimiz aslı sayesinde valeybola başladık ama çağdaşla enes basketbolda oynuyor ama sinan daha çom valeybola yatkın. Ama hepsinin ortak özelliği ise seslerinin mükemmel olması kızlarda ise bir tek aslı şarkı söyleyebiliyor ve söylediği şarkılarda sesi de tam anlamıyla EFSANE. Ben bunları düşünürken aslının sesiyle kendime geldim.

" Şşşt, sarı lolipopum hayırdır daldın."
Bir anda aklımdan geçenleri dilime döküverdim.

"Aslım bizim çocuklarla bir şarkı patlatsanız olmamı"

"O da nerden çıktı hayırdım sarı kuzu bişey mi var"

"Yok be nolcak öyle aklıma geldi ya söyleverin hadi"

Dediğime güldü.

"Bana uyar da emel bi gelsin o layı bi anlatsın sonra tamam mı?"

Dedi soran gözlerle, bende "ok bebeğim" demekle yetindim.

Kapıda Emeli  gördüğümde sırıttım

"Geldi egosunu yediğim" dedim bizimkilere arkamı dönüp kapıya
bakarak. Bu bahçeyi 4 senedir kullanıyoduk ve burası huzur kokuyodu o derece mükemmeldi. Emel yanıma geldiğinde "hayırdır gülüm noldu" dedim asık suratına karşı cidden morali bozuk gözüküyordu.

Yanıma oturup "anlatıyorum dedi" o söze başlamadan enes lafa atladı

"Bekle bekle , lan sen o şortlamı çıktın dışarı bide üstüne göbeği açık giyinmiş bugün sadece burdasın başka bir yere gidemezsin net"

Enesin bu sözlerine emel enese öpücük attı. Kuzenlerdi ama kardeşten farkları yokdu. Biz de enesle emele göz devirirken benim çağdaşlaşmamış çağdaşım lafa atlayıp aynı şey senin için geçerli diye laf attı .  ben de ona " o zaman bende senin dar gömlek giymene izin vermem"dedim. Çağdaşın bide o huyu vardı. Sadece dar gömlek,  dar t-shirt giyiyordu. Onlarıda ben ayarlıyordum zaten. Bu grupta giyilecek bütün kıyafetleri ben ayarlarım erkekler dahil ve hiçbiride şikayetçi değildi bu durumdan. Baktım konu uzayacak hemen topladım.

"Konumuz o değil, konumuz emel" dediğimde emele göz kırptım. Emelde anlamış olacak ki

"Başıma neler geldi var ya..." diye söze başlayıp susunca hep bir ağızdan aynı anda anlaşmış gibi  bir seromoni çıktı.
"NE OLDU"...

Bu bölümde böyle bitti sizce emelin gruba haberi neydi?

Hangi karakterin ağızından yazmamı istersiniz?