Saklı Cennetim

#bölüm4#

Multideki sinem
Sinem'in Ağzından

Hepimiz Emele meraklı gözlerle bakarken dedikleriyle hepimiz birbirimize bakıp kaldık.
Emel;
" Ya benim canım arkadaşlarım, ben yürüyordum son-"

Emelin sözünü sinan böldü.
"Aaaa! Şu işe bak ya Emel yürütebiliyomuş allah allah nasıl olur" dedi alay etmek için hepimiz ona "bi sus " bakışı attığımızdada, emel devam etti.

"İşte sonra sinem aradı telefonumu açtım, konuşuyodum birden düşdüm e sonra da telefonum düşüncede kapandı sonra..."

Emel her şeyi anlatınca biz gülmeye başladık. Hele o teyzenin tepkisiyle hepimiz gülerken, aslı bir anda durdu. Ciddi bir ifade takınmaya çalışarak.
" bana bak nöronlarını sevdiğim sen telefonumla birlikte yere düştüm diyemi 'yardım edin, imdatt ahh'diye bağırdın."

Emel yaramazlık yapmış çocuklar gibi kafasını salladığında ben de dayanamayıp.
"Bir şey sorabilir miyim?"
Emel 'sor' bakışı atınca
" Düşmeden önce kafanı falan vurdun mu? Yoksa böyle bir mallığı ayık kafaylamı yaptın emel?"

Emel bir off çekip
"Siz anlamazsınız be o telefon benim değerlim, kıymetlim bikere enesdn daha çok seviyorum o telefonu " diyince hepimiz sırıttık. Ama enes de jeton soneadan düşüyo tabi.

" Haklı lan ona değer verebilir, çünkü bi tofaş parası yatırdı telefon diye bahsettiği şeye " diye tepki verdi. Sonra bit kaç saniye düşünüp. Emele dönüp. Küçük emrah bakışları atıp,

" Senin için saçımı süpürge ettim ben vicdansız.cık cık cık hayırsızzzz.ama ben bunun böyle olacağını düşünemedim ya ondan böyle oldu. Sinem knk sen benim kuzenim olur musun? Bu saatten sonra bu emelle aynı soyadını taşıyamam" dedi.

Ben de şakayla ." ya valla enes başımda bi sinan olmasa belkide ikinizi birden idare edemem be knk "dedim. Hepimiz birbirimize güldük yy en sonra. Emel konuya devam ediyormuş gibi konuşmaya başladı.

" Ben size başka bir şey anlatıcam, hani ben bu gün geç geldim ya. İşte onun bi sebebi var. Şimdi bu bizim son senemiz ya e sağolsun sinemle enesde bizim için bir sene okullarını dondurdular, aynı sınıfa gidelim diye, işt ben de diyorum ki son senemizde iyi bir okula kayıt aldıralım."

Hepimiz ciddi bir ifadeye bürünürken. Hepimizden olumlu nidalar çıkıyordu. Bu sessizliği çağla bozdu.

"İyi hoşda hangi okula gideceğiz."

Biz soran gözlerle emele bakarken o mal mal sırıtıyordu.

"Saklım Kolejine"

Sonra çağdaş lafa atlıyor.
" Emel düşerken kesin kafasını çarpmış. Kızım sen neyin hayalini kuruyorsun. Tamam senin paraya dağir sıkıntı yok ama bizi düşünsen." diye bir laf ortaya attığında, şu dobralığın çağladan çağdaşa geçtiğini fark ettim. Çünkü gerçekten emelin para konusu konuşulmasından rahatsız olduğunu hepimiz biliyorduk. Olayı çağla topluyor.

" çağdaş çeneni kapat, emel evet haklısın okulumuzu değiştirip, saklı kolejine geçmemiz hepimiz için iyi olur ama bunun da bir karşılığı var, değil mi brownim"

Biz emele 'browni' diyoruz çünkü hem o o çikolatayı çok seviyor ve saçlarıda tam bir çikolata şelalesi gibi.
Emel de cevap veriyor.

"Evet sarı çikolatam haklısınız ama benim de bir bildiğim var elbet. Ben araştırdım ve kolejin sahibi benim babamın arkadaşı size ve bana iyi bir indirim yapıyorlar. Ve bütçeyide okulun sahibi karşılayacağını söyledi. Maşallah hepimizin valeybolda ve seste çok birinciliklerimiz olduğundan bu okuldakilerde hep inek olup böyle şeylerle uğraşmadığından okulun birinciliklere ihtiyacı varmış ve o birincilikleri biz getiricez şimdi varmısınız."

Emeli soluksuz dinlerken kafamda bazı şeyler oturmaya başladığında ve bizimde bu okula ihtiyacığımız olduğundan bende bu olaya onay verdim.

İlk tepki veren çağla oldu.

" ben varım, hem şimdi kolej kızları çirkindir bide havalıdır onları biraz indirmemiz lazım ." biz çağlaya gülerken çağdaş da kardeşine arka çıktı.

" ben de varım"
Sonra enes de

" ben zaten her türlü varım." deyip göz kırptı.

Ardından sinanla aslı aynı anda " biz de varız" deyince tek ben kaldığım için bende "tamam" diyip işten aıyrılıyorum. İşte bizde bir olaya karar vermek böyle oluyo üstünde çok düşünmüyoruz. Hepimiz de konuyu değiştirdik. Okulların açılmasına bir ay vardı ve bizim artık ders çalışmamız gerekiyodu. Hepsinin canının sıkılcağını bilsemde bunu söylemem lazımdı.
"Gençlik okulların açılmasına son bir ay." hepsinin suratı düşüyor. Sonra sinan konuşunca hepimiz gülüyoruz.

" Ben okumayacam çöpçü olacam bu ülkenin çöpçülerede ihtiyacı var ama."
Sinanın böyle dediğine bakmayın o en zekimiz aslında. Aslında hepimizin dersleri çok iyi aslı dışında o da çok zeki ama kanservatuar okumak istediği için derslere pek önem vermiyo e kızda haklı.
Resim kabiliyeti desen var, müzik ses desen muhteşem aleyboldada iyi daha ne olsun dimi ama.ben bunları düşünürken herkes suspus bir şey düşünüyo ama enesin suratında bir sırıtış var. Baktığı yöne baktığımızda biz de sırıtıyoruz çünkü karşımızda gördüğümüz kişi... UMUT ABİ