0.8

10 2 4
                                    

Keyifli okumalarr.

Yavaş yavaş yürüyordum eve. Tabi arkamdan da aşkın. Aslında iyi kız ama çok kaba. Saatlerce yürüdük ben önden giderken o arkamdan geliyordu. Adımlarımızın sesleri artık karışmıştı. Sesizce kafamı arkaya doğru çevirdim. Aşkın kafasını ayakkabılarına eğmiş arkamdan geliyordu. Sıkılmış bi havası vardı. Gözüm arkasındaki siyah silüete kaydı biran yerimden durdum. Bu.. bu o. Ben küçükken hep sinirkendiğimde, canıma kıymak istediğimde hep bir duygu patlaması yaşadığımda hep ordaydı.. yanımda..

Durduğumu fark eden aşkın'da durdu. 'Noldu?' Dercesine baktı korku dolu gözlerime ben ona bakmıyordum ama hisedebiliyordum. Çünki tam arkasındaki siyah gölgeye bakıyordum. Ben kilitlenmiş bi şekilde gölge'ge bakerken gölgeninde başı bana doğru dönüktü. Gölgenin başını sağa ve sola doğru salladı. Beynimin içinde sadece 1 ses yankılandı bu bende şok dalgası yaratırken o sese odaklanmıştım. Sarsılma yaşıyordum. Gözlerim kilitlenmişti. Ses ise şuydu.

"Yapma." Kalın ve tok ses kulaklarımı çınlatırcasına başımda yankılanıyordu. Bana 'yapma' diyordu. Ama neyi yapmıcaktım. Anlamamıştım. Korkuyordum. Yanlızdım. Karan.. karan kurtar beni..

Gölgeler çoğalmaya başlamıştı. Aşkın beni sarsıyordu. Sanki uyanmamı istermişçesine. Ama bu rüya veya hayal değildi. Gerçekti. Ben çocukluğumu geçirdiğim gölgelere bakerken aşkın havalandı. Ama ben hareket edemiyorum. Gözlerim sadece bir gölgeye odaklanmıştı. Şuan o kadar farklıydım ki anlatamıyordum. Değişik duygukar beni sarmalarken aşkın'ın acı dolu çığlıklarını duyuyordum.

Sesler beynimin içinde ayırt edemeyecek hale geldi sadece uyuktukar vardı. Gözlerim bir noktaya odaklanmışken aynı zamanda kararıyordu. İyice bayılma noktasına gelmiştim. Yere düştüm ve gözlerimi kapatım. O gölge bana be yapıyordu böyle!

Sesler artık somutlaşırken etraf zifiri karanlıktı. Son bir çığlık duymuştum bu ses aşkınındı "masha!" Diye çağlık atıyordu ama ben bir harekette bile bulunamıyordum. Gözlerimi açamıyordum. Adeta kilitlemiştim etraf somutlaştı ve ben iyice bilincimi kaybettim..

(~UYANDIĞINDA~)
Yumuşak bir zeminin üstündeydim. Burnuma yoğun derecede kahve kokusu geliyordu ve bu bana haz veriyordu. Gözlerimi yorugunlukla açtım. Etrafı incelemeye koyuldum. Yoğun derecede beyaz döşemeli bir odaydı. İç açıcıydı. Adeta benin zevkime göre döşenmişti. Yatağın yanlarında küçük komidinler vardı. Onların üzerinde ise masa lambası vardı. Ben böyle gözlerimi etrafta gezdirirken içeri en fazla 9 yaşında olan bir kız çocuğu girdi.

Benim gözlerim o çocuğun gözleriyle buluşunca yerimden doğruldum ve oturur pozisyona geldim. Küçük kız hemen yatağa koştu ve zıplamaya başladı aynu zamanda da bağırarak konuşuyordu.

Küçük kız
"Uyandı! Uyandı! Sonunda bee! Uyandın!" Diyerek zıplamaya devam ediyordu. Küçük kız yarım ağız gülümseyerek son defa zıpladı yumuşak yatakta ve oturdu. Küçük kızın sarı saçları ve ela gözleri vardı çok tatlıydı. Küçük elini bana doğru uzatarak "ben zeynep kısaca sen bana zey veya zeyno de." Dedi. Gülümseyerek. Bende karşılık verdim ve.

"Bende masha. Tanıştığımıza memnun oldum zey." Dedim ve gülümsedim. Aslında çok merak ettiğim şey vardı ama bu kıza soramazdın eminim bu evde yetişkin kişiler de vardır.

Sanki aklımı okumuşçasına içeri 2 yetişkin 2 de biri genç kız biride erkek olmak üzere giriş yaptılar. Yetişkin kadın gülümseyerek konuşmaya başladı.

Yetişkin kadın.
"Merhaba ben elizabeth bana sadece beth diyebilirsin." Tam ağzımı açmış kendimi tanıtacakken. Devam etti. "Biliyorum adın masha. Ama pek emin olma. Sana herşeyi anlatacağız." Dedi.

İçimde nedensizce tuhaf bir kıpırtı, duygu oluyordu. Anlam veremediğim bir duygu.

----------------------------------------------

Evet ballarım.
Biliyorum çok kısa bir bölüm oldu ama bunu dün attığımda bazı sıkıntılar olmuş ve bölüm gelmemiş. Onun için bende yeniden yazdım.

Merak etmeyin pazar günü bunu telafi edicemm.

Bye bye
💙🖤💛🖤❤

Beyaz'ın Gölgesi SiyahHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin