Öğle yemeği için hızlı ve büyük adımlarla asansöre doğru gittim ve asansörün düğmesine bastım ve kapılar açlınca gözlerimi devirmek zorunda kaldım .Çünkü buzlar kralını gördüm , şimdi buzlar kralı kim diyeceksiniz şırkettimizin ortağının oğlu kendisinden pek hazetmem , o da benden . Düğmeye basıp inceğim kattı beklemeye başladım .Buzlar kralı yani Asır ve ben küçüklüğümüzden beri birbirimizi tanırız , hep oyun oynarkende kavga ederdik kısacası sevmiyorum o da ben de .Asır'ı şirkette görmeye dayanamıyorum birde babam ve dedem yaptığı işleri çok beğenmeleri , birkaç haftadır onunla ilgili çok güzel hayallerim vardı bu şirketten kapı dışarı etmek için .Ayaklarımı masaya uzatmış ağzımda cak cak sakız çiğniyorum bir yandan'da dosyaları incelerken'de .Kapı çaldı "gel " diyince kapıyı içeri gelen kişiye dinlerdirici gözlüklerin üstünden bakınca Asır'ın geldiğini görünce elimdeki dosya'yı bırakıp ."Evet Asır ben'de seni bekliyodum , şimdi sana birkaç şey diyicem lütfen sözü kesmeden dinle . Seni bu şirkette aldığımdan beri bir türlü kanım ısnmadı , o yüzden seni kovuyorum " "Açelya Hanım neden " "Asır anlamadın galiba dur sana kelime kelime söyleyiyim K_O_V_U_Y_O_R_U_M bu sefer anladığı ümit ediyorum " diyip göz kırptım . Bi anda bana doğru gelip ayaklarıma yapıştı "çek ellerini " dedikçe iyiyce yapışıyor ittikçe yapışıyo sümük gibi , avazım çıktığı kadar "GÜVENLİK " diye bağırdım . İki güvenlik gelip kollarından tutular sürüye sürüye götürdüler , son bir kez daha bana bakınca el salladım .
Hayallerimden asasörün ding sesiyle kendime geldim ve Asır' ın mavi gözleriyle karşılaştım tip tip bakıyodu ne dercesinde kafamı oynattım , yani hakklı mal gibi sırtırsam kendi kendime neyse hiç takmadan çıktım .Şu hayallerde olsamasaydı biz napardık . Dışarı çıkınca vale arabayı getirince zaman kaybetmeden hemen bindim öğle yemeği için en iyi arkadaşımın lokantasında buluşucağımız oraya doğru yolla koyuldum .
Zehra' nın lokantası bu tarafanın meşur lokantasıdır ki zaten kendisi çok iyi aşcıdır .Onunla taa liseden beri arkadaşız , onun hep hayaliydi gastronomi okumak ve okudu .Üniversitede de aynı okula gittik ama farklı bölümlerdeydik ben mimarlık okudum .Yani yıllardır beraberiz ,bu lokantayı düzeltirken herşeyi beraber seçtik .
Araba'nın anahatarını vale'ye bırakıp bizimkilerin yanına gitmeden , mutfağa Zehra'nın yanına gittim koridorda yürürken kendi kendime bi şarkı mırıldanıyordum borda boyanmış duvarlar , birkaç tablo buradan yukarı teras katta çıkılıyo solla dönüp beyaz kapıyı itip içeri girdim . Mutfakta her yer bembeyaza boyanmış bir şekilde ve içeriyi ferah gösteriyordu bu renk , içerdekilere baktığımda hepsinin bir telaşı vardı hızlı bir şekilde Zehra'ya baktım yoktu .Elinde içeri yemek götüren garsonu durdurdum beni görünce gülümsedi sürekli burada oluduğum için tanıyolar artık " Açelya Hanım hoş geldiniz " " Hoş bulduk , Zehra nerede burada yok " " içeride misafirlerinin yanın da " " teşekkürler , hadi sana kolay gelsin " diyip mutfaktan çıkıp yanlarına gidecekken telefonum çalmaya başladı çantamdan çıkarıp kimin aradığına baktım dedemin bu saatte aramasına şaşırdım.. " alo dede ne oldu birşeyin yok dimi , sen bu saat'de aramazdın da " "yok birşeyim torunumu arayamaz mıyım " " tabiki arayabilirsin dedişkom benim " " diyecektim ki akşam biraz erken gel , misafirlerimiz var olur mu? " " tamam o zaman akşam görüşürüz " diyip telefonu kapattım yürümeyi devam ederken bir yandan da telefonu çantama koyayım derken kafama sert mi sert birşey çarptı " yuh ya önüze bakıp yürüyün " diyip ve kim olduğuna baktım. Baktım da bakmaz olaydım buzlar kralına çarpmışım buz olduğu için sert galiba ." farkındaysan sen önüne bakmıyorsun birde üstüne üstlük sen bağrıyorsun " " hadi ben önüme bakmıyorum sende kenardan yürü koca koridor pardon sen buz olduğun için sığmamışsın " " ne dedin sen " kaşlarına katmış bir şekilde bana bakıyodu , oysa o kadar sonunu sessiz söylemiştim ."Ne diycem ya , off seninle şuan burada tartışacak vaktim yok " kenardan geçmeye çalıştım kolunu duvara koydu kafamı yana doğru çevirip " çeker misin elini " dedim nazikçe ama naziklikten de anlar mı bu odun , salak , angut ." Ne dediğini söyle bırakayım " " çok da umurumda " diyip kolunun altından kaçtım sonra arkamı dönüp ne alaka ise mutluluktan çocuk gibi dilimi çıkardım bu sefer Asır daha çok sinirlendi içeri girip hızlıca bizimkilere baktım köşede ki koltuklara oturmuşlar koyu bir sohbete dalmışlardı bir taraftanda Asır geliyor mu diye baktım . Yavaş adımlarla geliyordu sanki napıcak ona gülüp bizimkilerin yanlarına gittim hepsi bir ağızdan " nerede kaldın " " ben buraya geldim mutfağa gittim sen yoktun sonra buraya geldim" analattıktan sonra Caner' le Zehra nın arasına oturdum Duru " sen niye sırıtıyon " " hiççç " diyip geçiştirim . Asır geliyomu diye kafamı kaldırıp baktım bakmaz olaydım bu çocuk ısrarcı buraya geliyo hay benim salak kafam ben napıcam, sakin ol şimdi sanıcak ki korkuyorum takma sıkma kendini Canere dönüp " ee napıyosun kaç gündür yüzünü göremiyorum . Aramıyosunda " " barda işler çoğalmıştı onlarla uğraştım " kafamı sadece salladım üstümüze bir karaltı olunca herkes kafasını kaldırdı Asır gelmişti , Barış ayağa kalkınca anlamadım neler oluyo bu arada Barış Duru ' nun kocası . Elini Asır'a uzattıp " hoş geldin " diyip tokalaştılar sonra bize dönüp " bu benim arkadaşım Asır , bunlarda benim arkadaşlarım Asır tanıştırayım " sadece kafasını salladı . Karşıma oturunca daha kötü oldum sitrese girdim mi tırnaklarımı avucuma batırrım benim buradan bir bahaneyle kalkmam lazım Asır' dan korktuğumdan değil , zaten sevmiyorum bide onunla karşılıklı oturup yemek yiyemem .Caner kulağıma yaklaşınca korktum " birşey mi oldu? tuhaf davranıyon yüzünde kızarmış " " yok birşey , hava sıcak o yüzdendir " öbürkü yandan da Zehra beni dürtüp " Açelya şuan rüya görüyorum dimi bu sizin şirkettede çalışan hatta siz birbirinizi sevmediğiniz çocuk değil mi ? " " evet ta kendisi " dedim ve yalandan gülümsedim . Ben sadece Zehra ' ya fotoğrafını göstermiştim o yüzden şak diye tanıdı Deniz " Barış siz nereden arkadaşsınız Asır' la " aynen nereden arkadaşlarmış ben de merak ettim " askerlik arkadaşıyız, askerlik bittikten sonra arkadaşlığımızı devam ettirdik " garson gelip şiperişlerimizi alıp gitti .Barış " bu arada Asır'ı arazında tanıyan var mı ?" diyince elim ayağıma dolaştı , daha demin masaya koyulan sulardan alıp içmeye başladım ya ben niye bu kadar abartıyorum ki söyleyiyem " ben tanıyorum " diyince herkes şaşkın şaşkın bana bakmaya başladı en çok da Zehra , sözüme devam ettim " aynı şirkette çalışıyoruz zaten oratağız öyle yani " Barış " vayy öyle mi Asır " Asır " evet öyle " diyip kısa kestti kendimi hafiflemiş hissettim telefonuma mesaj geldiğini duyunca çantamdan çıkarıp baktım. Mesajın Asır'dan geldiğine inanamadım hemen üstüne tıkalayıp baktım " daha fazala ileri gittme , şu dil çıkarma olayını unutmadım " gerizekalı bu kendini ne sanıyo'ya hemen klaveyenin üsttüne basıp cevabını yazdım "asıl sen kendini ne sanıyon .Biz burada otururken sen geldin masaya, bilseydim değil bu masaya bu lokantaya gelmezdim , o dil çıkarma olayında'da sen başlattın .." yazıp attım bu mesajı okuyunca yüz ifadesini merak ediyorum .Şimdiden yüzüne bakmaya başladım telefonun mesaj sesini duyunca eline alıp bakmaya başladı yüzünde hiçbir tepki göremedim, çünkü hep kaşları çatık duruyo mesaja baktıktan sonra yüzüme baktı göz göze gelince ' kızım sen görüceksin ' der gibi bakıyordu telefonu bırakıp gelen yemekleri soğutmadan yemeye başladım , karnımda çok acıkmıştı tadını çıkara çıkara yedim buranın en çok spagettisini seviyorum meyve suyumdan içerken , Özge " bu hafta sonu sinemaya gidelim çok güzel filimler çıkmış . Hem Asır' da gelir isterse tabi " diyince meyve suyu boğazımda kalıyodu bardağı bırakıp peçetyle ağzımı sildim " beni bu haftalık affedin " diyince hepsi niye derecesinde baktı " çünkü .." Caner sözümü kesip " çünkü beraber işimiz var " diyince şöyle dönüp ona tip tip o sadece göz kırptı yine beni kurtardı Zehra merak edasıyla " bu iş ne işi " " önemli değil " diyip geçiştirdim .