D.O. Hanedanlığı'nın 3. İmparatoru D.O. Kwangsoo oğlunun bir senelik sıkı eğitimden gelmesi şerefine o akşam kendisi ve hanedanlığın da katılacağı bir ziyafet için emir vermişti. Kendisinden sonra tahta geçecek olan oğlu, ilk göz ağrısı Kyungsoo sonunda tam bir imparator olma yolundaki en büyük görevini tamamlamıştı. Muhafızlardan ve kendi adamlarından duyduğu kadarıyla oğlu, kendisi ve hatta babalarından daha güçlü bir hükümdar olacaktı. Kendisinden sonra kendisinden daha iyi bir hükümdar bırakarak halkına yapabileceği en büyük iyiliği yapıyordu ve bunun için oğluyla gurur duyuyordu.
İmparator Kwangsoo oğlunun geldiği akşam halkıyla birlikte sağında Kyungsoo ve yanında küçük prensi Kwansoo, solunda sevgili imparatoriçesi ve küçük kızıyla yemek yemiş, oğlunu halkına gelecekteki imparatorları olarak tanıtmıştı. D.O. halkı imparatorlarını ve prenslerini canı gönülden seviyor ve destekliyordu, onlar diğer hanedanlıklar gibi yokluk ve sefalet içinde yaşamıyor aksine imparator D.O. sayesinde bolluk ve bereket içinde yaşamlarını sürdürüyorlardı. Halk, biricik prenslerinin gelecekteki hükümdar olmasını istediğini o akşam çokça kez dile getirmiş ve geldiği akşam Kyungsoo oldukça güzel ve sıcak bir şekilde ağırlanmıştı.
İlerleyen günlerde sarayda söz sahibi olan Prens Kyungsoo'nun talimatıyla birçok değişikliğe gidilmişti. Mutfakta fazladan yapılan aşın atılması yasaklanmış, sarayda görevli olup eğitimi olmayanların eğitim almasını sağlamıştı. Orduda yapılması gereken birkaç değişiklik hakkında babasıyla konuşmuş ve isteklerini kabul ettirmişti.
Hanedan topraklarının güneylerinde birtakım sıkıntılar aralıklarla baş göstermekteydi ve bunlar diğer hanedanlıkların yaptıkları saldırılardan başka bir şey değildi. İmparator Kwangsoo buna bir son vermenin zamanının geldiğinin bilinciyle ordularına sefer için hazırlık emri vermişti.
Savaşa gitmek için yola çıkmadan önceki gün oğlunu yerine vekil tayin etmiş, olur da kendisi bu savaşta ülkesi için kan dökerse kendisinden sonraki imparatoru onaylamıştı. Gitmeden oğluna kendi muhafızından sonra en güvendiği adamı olan Kim Jihyun'un oğlunu sağ kol olarak atamıştı.
İmparator Kwangsoo'nun sefer için yola çıktığı gün Kyungsoo'nun babasının tahtına oturduğu ilk gündü. Bütün saray halkı vekil imparatorlarına kendilerini tanıtıp ortak alandan çıkarken içeri iki adamıyla biri girmişti. Odada sadece Kyungsoo ve karşısında da başı öne eğik üç adam vardı."Kendinizi tanıtın."
Kyungsoo tahtından kalkıp kendisinden uzun ve yapılı üç adamın önüne kadar geldi. Yüzündeki sert ifadesini destekler nitelikteki otoriter sesinin karşısındakileri yaprak gibi titrettiğini gördüğünde dudağının sağ köşesinin şuh bir şekilde kalkmasına engel olamadı.
Öndeki adam başını yerden kaldırmadan cevapladı.
"Ben sağ kolunuz, baş muhafızınız, kulunuz Kim Jongin, Prens Hazretleri."
Daha sonra üç genç adam imparator selamlaması yaparak sol bacaklarını dizden kırarak yere koymuş, sağ bacağını ise önlerine alarak dizden kırarak yarı oturur pozisyona gelmişlerdi, sağ dizlerinin üstüne kılıçlarını koyup alınlarını da kılıçlarına yaslamışlardı.
Bu selamın bir tek anlamı vardı. İmparator bunu savaşa gitmeden önce halkının önünde yapar, halktan insanlar ise imparatoru korumak için ona sunarlardı.
'Yolunuzda ve uğrunuzda canım feda, boynum ise kıldan incedir.'
Kyungsoo cübbesinin ucunu savurarak arkasına döndü ve tekrar tahta oturdu.
"Kalkın."
Emre itaat ederek üç genç de selamını bozup kalkmış, hafifçe başları eğik, gözleri postallarına bakar şekilde yeni bir emrin gelmesini beklemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Emperor, My Universe
Fanfic"kişi seni severse soyunur aya karşı sever ölüşüne dek" -Fazıl Hüsnü Dağlarca