İyi Ki Hayatımdasın

Büyük İtiraf

Aleykum selam Zeynep ablacım. "Nasılsınız canım iyi misiniz inşallah?" Hamdolsun Zeynep ablacım siz nasılsınız? "Çok şükür." "Kumsalcım ben seni birşey söylemek için rahatsız ettim." Estağfirullah abla ne rahatsızlığı buyur seni dinliyorum. " Canım ben annemlere sizden bahsettim. Annemlerde "gidip tanışalım kızım, iyi birilerine benziyorlar belli ki." Dedi. Müsaitseniz eğer Ailecek sizinle tanışmaya geleceğiz. Eğer ailen izin verirse tabii ki." Yok Zeynep abla buyurun gelin. Annem çok sevinir. Ben de sizi tanımak istiyorum doğrusu. "Tamam canım. O zaman biz size çay içmeye geliriz. Hazırlık yapmanıza gerek yok boşuna zahmet etmeyin olur mu?" Yine de bir pasta yaparım ama. " Tamam yap o zaman. Hadi canım Allaha emanet ol." Sen de ablacım görüşürüz. Telefonu kapattım ve Nehire bakarak gülmeye başladım. Nehir az önce noldu? Zeynep abla sizr mi geleceğiz mi ne mi dedi? Türkçem kaydı. Noldu az önce? " Yanlış anlamadıysam Zeynep abla ve ailesi bize geleceklermiş. Ben bizimkilere haber edeyim bari. Peki sen niye bu kadar heyecanlandın ki Kumsal." Nehir sanırım artık sana itiraf etmemin zamanı geldi.
"Noluyor kız neyi itiraf edeceksin ki? Yoksa.. düşündüğüm şey mi Kumsal?" Evet Nehir. Sana daha önce söyleyecektim ama bu sensin işte ne bileyim ima falan yaparsın diye korktum. Çünkü daha ortada birşey yok. Sanırım bunun adı 'Karşılıksız Aşk'. Ben ona ilk görüşte aşık oldum,ama o bana aşık olduğuyla ilgili veya sevdiği ile ilgili hiçbirşey belli etmedi." Ama ben sizi gördüm. Kağıtları topluyordunuz. O neydi o zaman?" Ya onda sadece yardım etmişti." Peki Zeynep ablayı bize yardım etmesi için göndermesi?" Onu bende anlamadım ki. Daha adımı bile öğrenmedi ki. Neden yani kapanmamı bu kadar istiyor ki? Nehir ayağa kalkarak pis pis gülmeye başladı ve " iki kalp severse adı AŞK olur" Ya Nehir. Yapma böyle. Nehir hala şarkının devamını söylüyordu. Terlik fırlattım,koşarak aşağı inmeye başladı ama merdivende bile söylüyordu. Deli bu kız ya! Peşinden bende aşağı indim. Annemin yanına gittik,bana sırıtıyordu, dil çıkardım o da bana çıkardı. Anneme Zeynep ablayı anlattım, akşam bizimle tanışmaya geleceklerini söyledim. Çok tatlı karşıladı tabii. "Gelsinler kızım. Hoşgelsinler." Yesinler kız seni gel buraya. Annen acı acı bağırıyordu yine. Ben yine katliam işliyordum. "Kumsal dur! Yanağım kopacak. Allah hayrını versin senin." Daha fazla kıyamadım ve bıraktım Nehir " Yanak katliamcısı Kumsaal Öztürk. Seri katil heryerde aranıyor. Kumsal Öztürk'e pişman olup olmadığı soruldu,verdiği cevap kan dondurucuydu:"Annemi çok seviyorum." Vicdansız katil." Nehiiir! Yanağını öpme delisi yaparım. Kendini fazla zorlama istersen. "Hayır Kumsal yapma nolur kıyma bana ben daha çok gencim. Önümde uzun ve güzel bir hayat beni bekliyor." Annem gülme krizine girmişti. Ben de Nehirin yanaklarını parçalamakla meşguldüm, o kadar tatlılar ki, insan öpmelere doyamıyor. Biz böyle şakalaşırken babam gelmişti,hemen toparlandık tabii. Annem hoşgeldin dedikten sonra Ben de babamın elini öptüm. Nehir öpemez tabii,uzaktan hoşgeldin dedikten sonra oturdu. Nehirle beraber mutfağa geçtik ve yemek yaptık. Sofrayı hazırlarken Nehirin anne ve babası da gelmişti. Sevim abla ve Cemal abi çok tatlı ve iyi biridirler. Bana herzaman"Sen bizim ikinci kızımısın" veya" Oğlumuz olsaydı seni gelin olarak alırdık" diyorlar,ben de haliyle utanıyorum tabii. Hoşgeldin faslından sonra yemeğe oturduk,bir yandan sohbet ediyoruz bir yandan yemek yiyoruz. Yemğimizi yedik,annemler içeride sohbet ederken biz de Nehirle beraber sofrayı topladık ve bulaşıkları yıkadık. Misafirler gelecek diye Nehirle beraber feracemizi ve örtümüzü takmaya gittik. Nehir hala sırıtıyordu. Aşağı indik babamlar annemler hepsi bize bakarak gururlandı ve "Aferin kızlarım"dediler. Vee kapı çalmıştı...