Ferace Faciası

107 13 3
                                    

Allahım Sabır! Yine o ses! Yine o pislik alarm. Bu sefer acımadım kaldırıp attım ve kırdım. Annem aşağıdan telaşlanarak" Kız noldu? Ne kırıldı?" Diye bağırıyordu. Yok bi şey Anne saati yere fıtlattım o da kırıldı. "Kız sen deli misin? Saati niye kırdın?" Sinirimi bozuyordu zaten anne. Tüm öfkemi ondan çıkardım bugün. "Allah hayrını versin. Neyse kahvaltı hazır hadi in aşağı geç kalacaksın." Geldim anne. İğrenç okula gidiyorum yine. Pazartesiden nefffret ediyorum ya. Eğer nikah kıyarsam asla bu güne almayacağım. Bana okul günlerimi, kabuslarımı hatırlatır. Allah korusun ya. Annem " Yine kiminle konuşuyorsun kız deli?" Anne kendi kendine konuşmak delilik değil akıllılıktır. Ben rahatlıyorum böyle. Sen istersen deli de ama herkes benimle aynı düşümcede. Banyoya girdim. Feracemi giyip eşarbımı taktım. Bugün okulda Ferace ile ilk günüm olacak. Rabbim sonumuzu hayr etsin inşallah. Dualarımı ettim ve kahvlatıya indim. Birkaç şey atıştırıp çıktım. Annem arkamdan çok bağırdı kadıncağız ama nafile. Servise bindim tüm gözler üzerimdeydi. Sanki yanlış birşey yaptım ya. Özellikle de Tuğçe. Resmen gözleriyle yerin dibine soktu beni. Orhan abi bana baktı ve gülümsedi ben de ona gülümsedim. Orha abi servistekilere "İşinize bakın!"diye bağırdı. Teşekkür adına gülümsedim ve başımı salladım. O da bana kafa salladı:))Okula geldik. Servisten indiğimde Nehir bankta beni bekliyordu ve herkes ona bakıyordu. Nehirin yanına gittim. Ayaküstü bir de bahçedekilerin bakışlarına maruz kalmıştım. Rüzgar sinirlenerek "Herkes işine baksın!" Diye bağırdı. Rüzgara laf atan çok oldu ve bu laflar iğrençti. Bana geçen defa laf atan kişiler şimdi de Rüzgara laf atıyorlardı. "Vaay! Rüzgar efendiye bakın siz sevdiği kızı da korurmuş." Rüzgar daha fazla dayanamayıp dövmeye başladı. Yiğit de arkasından tabii. Rüzgar sakinleşince bize doğru dönerek" Yanlış anlamazsanız sizi sınıfa kadar bırakayım. Bu pislikler peşinizden gelnesin." Korkuyordum. Olur anlamında başımı eğerek kafamı salladım ve sınıfa çıktık. Rüzgara teşekkür ettik ve  yerlerimize oturduk. Nehire olay olsun zaten. Hemen laf. "Allahtan eniştem buradaydı. Yoksa o pislikler ne yapardı ya?!" Enişte kısmını ilk başta anlamadım tabii. Aynen dedim. Sonra farkedince patakladım tabii:) Ne demek enişte?! Daha ortada hiçbir şey yokken... Allahım kabus geldi. Matematik hocamız bizi görünce suratı bir değişti. Yüzünü ekşitti. Yanımıza gelerek " Hayırlı olsun kızlar." Dedi. Sağolun hocam dedik." Çok abartmamışmısınız ama. Ferace,eşarp falan. Ferace giyip şal taksaydın. Çok uzun olursa mazallah takılır düşersin yani. " Yok hocam yok. Birşey olmaz Allahın izniyle. Yarım kapanacağıma tam kapanayım da iffetimi koruyayım dedim. Rabbimin huzuruna alnım dik gideyim dedim. Bunu bana takmaya layık gören Allah sabrını da verecektir elbet siz sakın merak etmeyin. Yüz felci geçiriyordu sanki. "Ben sizin için dedim canım. Yoksa banane." Evet hocam. Sınıftakiler şaşkındı. Çünkü Burcu hocayla bu konuşma cesaretini nereden bulduğumu ben de bilmiyordum..
Media:Tuğçe

İyi Ki HayatımdasınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin