Anneme arkadan bakakalmıştım sadece. Diyemedim tabii Anne beni de götür diye. Soramadım Anne Ömrüm nasıldır diye. Olmadı. Yapamadım. Ve yanağımın kenarından akmaya başladı gözyaşlarım. Nasıl olur ya?! Kim Rüzgarı bıçaklar ki? Ona bakmaya bile kıyamazken ben,ona kim kıyar ki? Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. Nehire mesaj atıp gelmesini söyledim ve durumu anlattım ona. Hala ağlıyordum. Sonra kapı çaldı. Elimin tersiyle sildim gözyaşlarımı. Kapıyı açtım,Nehir gelmişti. Nehiir! Dedim ve kendimi ağlayarak onun omuzlarına attım. Nehir başımı okşuyor,bir yandan da teselli veriyordu. Sonra yüzümü avuçlarının arasına aldı ve" Bak ne diyeceğim? Eğer merak ediyorsan ben öğrenip geleyim mi durumunu? Madem sen gidemiyorsun,ben giderim. Hı olur mu?" Nehir. Gerçekten mi? Bunu yapar mısın? İnan yarâmı öyle sararsın ki. "Tamam ama ilk önce şu gözyaşlarını sil bakayım. Sümüklü böcek!" Nehir biraz da olsa beni güldürmüştü. "Hah işte böyle ya! Sen Kumsal Öztürksün. Hemen yıkılacak kız değilsin sen! Topla kendini dedi ve omzuma vurdu. Gülümsedim ve Tamam dedim. Elini yüzüme tekrar koydu ve parmaklarıyla gözyaşlarımı sildi. Teşekkür ederim dedim kısık ve ağlamaklı bir ses ile. Beni kendine çekti ve sımsıkı sarıldı. "Kız sulugöz! Şimdi Rüzgarı öğrenemeyeceğim ha! Ağlama da gideyim." Tamam anlamında başımı salladım. Nehir kapıdan çıktı ve gitti sonra. Elime telefonu aldım hemen. Anneme durumunu sordum "Bekliyoruz kızım daha." Dedi. Zeynep ablanın ve Hatice teyzenin ağlama seslerini duydum. Telefon elimden kaydı ve düştü. Ağlamaya başladım. Ama sessiz ağladım. Zeynep ablanın oğlu vardı yanımda. Kendimi banyoya attım sadece. Allahım inşallah düşündüğüm şey dğildir Ya Rab! Hemen elime telefonu aldım. Ellerim öyle titriyordu ki zor bastım tuşlara. Nehiri aradım hemen. Alo! Nehir. Noldu? İyi değil mi Rüzgar? Yok birşeyi? Hatice teyzeler sevinçten ağlıyor değil mi?
Nehirden:
Kumsala ne diyeceğimi bilmiyordum. Çok çaresizdim. Kumsal. Şeyy" Ney Nehir Neyy! Noldu Rüzgara?" Kumsalcım sakin ol ilk önce. Rüzgar iyi ama bıçaklandıktan sonra hemen müdahale edilmediği için çok kan kaybetmiş. Doktor kan istedi. Aileden sadece Hatice teyzeninki oluyor ama onun kalp krizi riski varmış. Bu yüzden doktor kabul etmedi. Biz de şimdi kan verecek birisini arıyoruz. Aranan kan bulunmayabilir. Doktor herşeye hazırlıklı olun dedi. Hatice teyze de buna ağlıyordu işte.
Kumsaldan:
Telefonu yere indirdim. Başımı dizlerimin arasına sıkıştırdım ve ağlamaya devam ettim. Saçlarımı çekiyordum üzüntüden. Ne demek herşeye hazırlıklı olun?!! Sonra kan grubunu sormak geldi aklıma. Nehiir? "Efendim kuzum?" Rüzgarın kan grubu neymiş? "0 rch negatif canım niye sordun ki?" Hemen geliyorum. Benim kan grubumla aynı. "Tamam canım. Çabuk ol ama. Ben de Hatice teyzelere söyleyeyim hemen." Hemen üstümü giydim. Zeynep ablanın oğlu Musabı da giydirdim. Onu yan komşumz Ayşe ablalara bıraktım,ben de hemen taksiye atladım ve hastaneye gittim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İyi Ki Hayatımdasın
Romance"Kumsal ve Rüzgar iki ayrı dünyaların insanları.Sanki hiçbir zaman birbirlerini bulamıyacaklarmış gibi.Ama sevdasına tutunan ve onu bırakmayan bir kız..Ona sonradan aşık olacak bir genç.." İyi ki hayatımdasın kitabımı herkese tavsiye ediyorum arkada...