40

9.3K 757 84
                                    


  Çınar ile eve gidip başbaşa romantik dakikalar geçireceğimizi düşünürken, biz onun ilgilendiği rehabilitasyon merkezine gidiyorduk. Eskiden olsa burada olmaktan bir hayli rahatsız olurdum ama şimdi koşa koşa geldiğimi itiraf etmem gerekiyor. 

 Buradaki tüm çocuklar çok sevimli! 

 En sevimlileri ise benim önümden yürüyen çocuktu. Ay ben yerim seni! 

 Çınar bana bakıp ''Ne diye geriden geriden geliyorsun? Sallanmasana!" dedi. Ne güzel çemkiriyor öyle sevdiğim. 

 ''Arkadan endamını seyrediyordum.'' Dedim. 

Gözlerini devirip ''Götümü kesiyor olmayasın?" diye sordu. Bu soru muydu emin değilim ama bir şeyden eminim. Evet, götünü kesiyordum! Ama bunu söylersem beni öldürebilirdi. Buna yüzde yüz emindim .

"Asla öyle şeyler yapmam Çınar aşkım! Beni biliyorsun ne kadar saf temiz duygularla dolu olduğumu en iyi sen biliyorsun!" 

 Tamamen bana döndü. Etrafa şöyle bir baktıktan sonra gözlerini gözlerime dikip kaşlarını çattı. "Kapa gözlerini! Bi tane vurcam sana sapık!"  

 Vay amına koyayım yine mi şiddet! 

 Umarım fazla canımı yakmazdı. Hayır bir şey değil eli de ağırdı. Hiç onun minnoş bedenine yakışan cinsten değildi. Gerçi elleri de güzeldi. Yerim ya!

  Ben kaderime razı gelip gözlerimi kapattım. Tüm vücudumu kasıp, vuracağı zamanı bekledim. Ama her zaman olduğu gibi Çınar beklentimin ötesinde bir şey yaptı. Dudaklarımda sıcak dudaklarını hissettiğim anda tüm vücudum titredi. 

 Bu çocuk beni kalpten götürmeye çalışıyordu!

 Daha fazlasını istiyordum. Bunun için hamle yaptığımda Çınar çoktan çekilmişti bile. Ama daha dilli milli kısma geçmemiştik! Nereye gidiyorsun zalımın oğlu!?

  Çoktan köşeyi dönen çocuğun peşine düşmüştüm bile. O ise önden önden hızlıca yürüyordu. Eve gidince bunun intikamını alacakatım. Resmen beni çok mutlu etmişti. Devamını getirseydik hoş olurdu ama toplum henüz buna hazır değildi. 

   Binaya girdiğimizde Çınar beni kırmızı olmuş yanaklarıyla asansörün önünde bekliyordu. Yanında durup elini elimle okşadım. Direk tutamasam bile ona dokumya ihtiyacım vardı. 

 Alt dudağını dişlerinin arsına aldı. Gerilmişti. Bunu sevmiştim. 

 Onunla sürekli böyle uğraşasım geliyordu. Sırıttım. 

 Sınıfıların olduğu kata gelmiştik nihayetinde. Çınar zili çaldı. Kapı açıldığında adının geçen seferden hatırladığım Neşe hoca bizi karşıladı. 

 Kadın adının hakkını veriyordu. Çok güler yüzlüydü. Gerçi burada mutsuz görünen tek bir çalışan dahi görmemiştim. Bu güzeldi. Çınar'ın böyle iyi ve mutlu insanlarla vakit geçiriyor olması güzeldi. 

Sınıfa geçtiğimizde hepsi birden koşup Çınar'a sarılmaya çalışmışlardı. Kıskanıyordum ama.

Ben kitap okurken Çınar karşımda durup dudaklarımı okuyup işaret diliyle onlara çeviri yapıyordu. Resmen çok uyumluyduk.

Kimseden ses çıkmıyor herkes pür dikkat izliyordu.

Çok sevimlilerdi. En büyükleri dokuz yaşındaydı. En küçükleri ise yedi yaşındaydı. Daha küçük olanların dersini kaçırmıştım.

Çınar onlarla oyun oynarken ben de onu izliyordum. Yanıma adının Duru olduğunu hatırladığım güzel bir kız çocuğu geldi. Kulağında işitme cihazı vardı. Birazcıkta olsa duyabiliyor olmalıydı.

"Sen Çınar'ı seviyor musun?" Diye sordu işaret diliyle. Gülümsedim kafamı sallayıp "Evet." dedim ben de işaret diliyle. Sonunda öğrenebilmiştim.

  "Elini uzat."

Dediğini yapıp ona elimi uzattım. Parmaklarıyla avuç içlerime bir şeyler yazdı.

"Sana böyle 'Seni seviyorum.' demeyi öğreteyim mi?"

  Heyecanla onayladım. "Çok isterim!" Dedikten sonra elimi tekrar ona uzattım.

Minik parmakları, elimin için de kaybolsada bana öğretmeye oldukça hevesliydi. 

  Yapılan işlem basit gibiydi. Kağıda yazdığımız gibi ele yazıyorduk ama Duru o kadar heyecanlı anlatıyordu ki bu dünyanın en önemli şeyi gibi davrandım.

  "Çınar çok tatlı! Ben de onu çok seviyorum.  Benimle evcilik oynuyor."

Resmen bir rakibim vardı! Yine de çok tatlı bir rakip olduğu için saçlarını okşadım. "Aramızda kalsın ama bence o da seni çok seviyor."

Gözleri parladı. Sevimliliğine gülümsedim. O diğerlerinin yanına oynamaya giderken ben hepsini izledim.

Küçük engellerin onlara asla engel olamayacağını görüyordum ve bu benim gurur duymama neden oluyordum.

Çünkü benim sevdiğim çocuk en büyük engellerde bile çok güzel yaşamış ve çok güzel bir kalbe sahip olmuştu.

***




Geri Vites // Boy×BoyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin