7 Adımda Ölüm ~Death in Seven Steps~

5~Çakı~

Şapalakhaneye bir türlü çıkamamıştım.
Biraz mal mal oturdukdan sonra aklıma bir şey geldi.
Ağaç evin arkasında bir Salıncak vardı Salıncağa çıktım ve yavaş yavaş sallanmaya başladım ve hızlanıncada içeriye doğru zıpladım.
Kapı açıktı ve anında içeriye yuvarlanarak girdim.
~~~
3  Ay Önce
Aralık 7.
Şapalakhanede herkes sakin sakin kendi hallerinde oturuyorlardı.
Derin hava koltuğunda alinin karnına yatmış Tyler Joseph'i çizmeye çalışıyordu Ali ise halinden gayet memnun bir şekilde telefonda müzik dinleyip instagram'da geziniyordu.
Diğer köşede Gece sakin sakin harry potter azkaban tutsağını okuyordu.
Masada ise arya tırnaklarına mavi oje sürüyor ve bir yandan test çözen toprağa Eski sevgilisinin yeni sevgilisi kaşar beril ile ilgili eleştiriler yapıyordu.(Hoş olmayan eleştiriler.) ve toprakta dinliyormuş gibi kafa sallıyordu.
İçeriye aniden sesli bir şekilde çisem ve bulut girdi ellerinde ise kasa kasa patates vardı çisem 2 kasayı dengesini kaybederek Hacıyatmaz gibi sallanırken bulut 5 kasayı rahatlıkla taşıyordu. Aniden bulut bağırdı ve herkesin yerinden zıplamasına sebep oldu.
"Selaaaaam bebekler."
Onu tek takan derin cevap verdi.
"Selam bebeğim de... O kasadakiler ne ya?"
Çisem çok normalmiş gibi hemen cevap verdi.
"Paatateeeess."
"Ne yapacağız biz bu kadar patatesi ya?" dedi derin.
Çisem hemen anırarak cevap verdi.
"Götümüze sokacağız şekerimSJBSYSBXWK"
Derin ağız büktü ve darıldığını belli eden bir kaç hareket yaptı.Bulut hemen derinin öcünü alırmışcasına cevap verdi.
"İstersen senin ebenin götüne sokalım Şapalak?"
Çisem gözlerini devirdi ve zar zor taşıdığı kasadan bir tane patates alıp buluta doğru attı.
Bulut ani bir refleksle kolunu kaldırdı ve patates kolundan sekip aryanın kafasına geldi ve bu durum aryanın sinir krizi geçirmesine neden oldu.
Mavi ojeyi baş parmağına tam sürerken patates kafasına gelmişti ve baş parmağı boydan boya mavi oje ile kaplanmıştı.
Hemen ayağa fırladı ve patatesi alıp buluta doğru atmıştı.
Kendisine o patatesi bulutun attığını sanmıştı.
Patates bulutun tam gözüne geldi ve çığlık atarak yere çöktü çisem aryayı suçlarmışcasına.
"Al gırdın, al." dedi ve bir patates daha alıp aryaya doğru atmaya çalıştı. Evet çalıştı çünkü o patates geceye geldi ve gece kitabını yere düşürüp sayfasını kaybetti. Ardından cinnet geçirdi.
2 dakika sonra herkes birbirine patates atıyordu. İşe toprak bile karışmıştı...
Çisem avatar gibi oradan buraya zıplıyordu ve bir yandanda"ALLAHUEKBER... DIKŞIN DIKŞIN... GEBER NİGA."Diye bağırıyordu Derin yerden bir patates alıp koltuğa çıktı ve tam aryaya doğru  atıyordu ki karnına bulutun attığı bir patates geldi ve geriye uçtu..Evet uçtu.
Arkasındaki ali hemen derini yakaladı ve klasik aşk sahnesi yaşandı bir süre bakıştılar.Bir süre..
Ve derin o an alinin bütün hislerini anladı. Bir sessizlik olmuştu ve gece ölü gözlerle bir derin bir aliye bakıyordu...Olayı çok yanlış anlamış tı.
Tam o an çisem yangına körükle gitti ve gülerek konuştu."Varya şuan tam öpüşseniz yanar buralar."
Bulutta dalga gecerek devam etti.
"Sinemaya para verip aşk filmi izleyeceğimize bunları izleyelim yahuJDJEUDBWHS."
Arya sırıtarak
"Best Ship filan."dedi
O an gece iliklerine kadar nefreti hissetmişti.
Kin ve Nefreti.
Ölüm için 1. level tamamlanmıştı.
Çantasını aldı ve sinirle ağaç evden koşarak çıktı.
Dışarıya çıktığı anda ağlamaya başladı ve o an gece aliyi ne kadar çok sevdiğini bir kez daha anlamış oldu...
~~~

Yerler temizdi.
içeriye sadece ay ışığı geliyordu.
Ayağa kalktım ve üstümü düzelttim, saçlarımı arkama attım.Ve duvardaki resimleri incelemeye başladım.
Bunlar ablamın çizimleri idi.
İçim ürperdi bir an.
Çünkü resimlerde bende vardım.
Sonra ise dikkatimi yerdeki büyük resim çekti yanında ise ablamın kalemliği vardı.
Hemen yere oturdum ve resmi inceledim.
Derin'nin resmi çok iyiydi düşüncelerini resim ile anlatırdı.
Yerdeki resim dikkat çekiciydi.
Ortada derin vardı ve üstünde beyaz bir elbise...Bembeyaz...
Derin kolunu ali'nin beline dolamıştı alinin sırtında ise çisem vardı.Alinin yanında ise gece.
Derinin diğer tarafında bulut vardı ve kolunu arya'ya dolamıştı oda arkada ise toprak gülümsüyordu.
Ben ise derinin yanındaydım.
El ele tutuşmuştuk. O an resimde bir şey dikkatimi çekti.
Derinin bilekleri resimde kesilmişti...
O an o resmi derinin çizdiğinden emin oldum.
Elim istemsizce kalemliğe gitti. Kalemlikteki bütün kalemler karakalem kalemiydi ama içinde kan kırmızısı bir Çakı vardı parıl parıl parlıyordu.
Elime aldım ve inceledim elime aldıktan 5 saniye sonra avuç içime gözyaşlarım düştü...
Çakı'nın jilet yeri yoktu...
O an bütün vücutum titredi.
Derin buraya gelmişti.
Okuldan izin alıp buraya gelmişti.
Her şey bir yapboz misali yerine oturuyordu teker teker.
Kalemliği elime aldım ve ters çevirdim içindeki her şey halıya düştü.
En son yere bir kağıt parçası düştü.
Panikle aldım ve açmaya çalıştım, çok panik yapmış olmalıyım ki kağıt birazcık yırtıldı.
Kağıdın bir harita olduğunu gördüm biraz inceledim ve mavi bir kalem ile bir yerin işaretlenmiş olduğunu gördüm.
Elimde kağıt ile hemen ağaç evden çıktım.
Çıkarken ağaç evin yüksekte olduğunu o anki panikle unuttuğum için çimenlere bok çuvalı gibi düştüm ve kafamı bir taşa çarptım "Hassi-..." Kanadığını farkettim."Ah, siktir yaa."
Ayağa kalktım ve kafamı tek elimle tutarak haritayı aramaya başladım.
düşerken haritada başka bir yere savrulmuştu.
Çok geçmeden buldum ve haritanın kan olduğunu gördüm ve ani bir panikle o kan'nın derine ait olduğunu sandım sonra ise aklıma kafam gelince rahatladım ve haritayı takip etmeye başladım.