Miraya resmen içimi dökmüştüm. Sanki en yakın arkadaşım gibiydi. Bana çok iyi gelmişti. Tam ona ailesinden bahsetmesini isteyecekken bana sorduğu soruyla ağzım 'O' şeklinde açık kalmıştı. Fazlasıyla Miraya minnettar
olmuştum.
Hayla ona şaşkın şaşkın bakarken sorusunu bir kez daha dile getirdi.
" İstersen 18 inden sonra benimle birlikte kendi evimde kalabiliriz "
İnanamıyordum sonunda o lanet yurttan sonra nerede kalacağım endişesi olmayacaktı. Fakat aklıma takılan bir soru vardı. İçimi kemiriyordu. Daha fazla duramadan Miraya sorumu sormaya başladım.
" Peki ama annen baban bu işe nasıl tepki vererirler yani düzeninizi bozmak istemem."
Sonunda sormuştum. Aslında evet annesi babası varken rahat edeceğimi düşünmüyordum. Hem onlarda rahatsız olurlardı. Tam Miraya olumsuz cevabımı söyleyecekken söze girişti.
" Merak etme Beste evde tek kalıyorum. Annem beni doğrurken öldü. Babam ise ondan bi haber alamıyorum hatta hayattamı şuan nerde hiçbir fikrim yok beni terk edip gitti."
MİRA'NIN AĞZINDAN
Olanları Besteye anlatırken kucağımda birleştirdiğim ellerime göz yaşları damlıyordu. Elimin tersiyle onları sildim. Neden ağlıyordumki !! Annem öldüğü içinmi yoksa babam beni tam ona ihtiyacım olduğu zamanda bırakıp gittiği içinmi .? Daha annemi bile tanımıyordum. Onu sadece fotoğraflarda görmüştüm şu ana kadar. Onu özlüyordum hiç dokunamadığım birini özlüyordum. Saçma gelebilir ama o annemdi sonuçta . Aklımdan bu düşünceleri zorda olsa sildim. Başımı Besteye çevirdiğinde o da ağlıyordu. Sonuçta onunda annesi babası ölmüştü. Azda olsa kaderlerimiz aynıydı.
